7 Santimlik Kanserli Lenf Bezleri 10 Saatte Temizlendi
Balıkesir Üniversitesi Tıp Fakültesi Genel Cerrahi Anabilim Dalı, tiroid kanserinin boyun lenf bezlerine sıçradığı hastayı 10 saatlik bir ameliyatla sağlığına kavuşturdu.
Dr. Öğr. Üyesi Erman Alçı ve Dr. Öğr. Üyesi Azad Gazi Şahin tarafından gerçekleştirilen operasyonda 31 yaşındaki Meltem Kara’nın boyun lenf bezlerine sıçrayan kanserli dokular tamamen temizlendi. Balıkesir’de Genel Cerrahi alanında bir ilk olarak gerçekleştirilen operasyonla ilgili açıklamalarda bulunan Dr. Öğr. Üyesi Erman Alçı, hasta Meltem Kara’nın sağlığına tamamen kavuştuğunu, bundan sonra da tiroid kanseriyle ilgili kontrollerinin devam edeceğini söyledi.
Gerçekleştirilen operasyonda sinir görüntüleme sistemiyle çalıştıklarına vurgu yapan Dr. Öğr. Üyesi Erman Alçı, bu uygulamayla komplikasyonların yaşanma riskini asgariye indirgediklerinin altını çizdi.
BAÜN Tıp Fakültesi Genel Cerrahi Ana Bilim Dalı’ndan Dr. Öğretim Üyesi Erman Alçı, 10 saat süren zorlu ameliyatla ilgili yaptığı açıklamada, “Meltem Hanım genç bir hastamız. Bundan yaklaşık birkaç ay önce boynunda bir şişlik fark ediyor. Bu fark ettiği şişlik sebebiyle doktora gidiyor. Ardından yapılan tetkiklerde tiroidinde bir kanser odağı olduğunu ve bu tiroidteki kanser odağının boynundaki lenf bezelerine yayılmış olduğunu saptadık. Ardından ameliyat kararını konseyimizle beraber aldık. Uzun ve zor bir ameliyat geçirdi. Boynun sağ tarafındaki lateral alan dediğimiz boyun kompartmanında yaklaşık 6-7 santimetre çapa ulaşan, boynun ana damarlarına çok yakın komşulukta olan ve onları invaze etmiş dediğimiz lenf bezleri mevcuttu. Bu lenf bezlerinin tamamını bu zorlu ve uzun ameliyatla temizledik. Yaklaşık 10 saate yakın sürdü ameliyatı. Ardından sol tarafında da boynun aslında görüntülemeye yansımayan, herhangi bir patolojik bulgu olmayan ameliyat esnasında lenf bezlerine rastladık. Onlardan da patoloji çalıştık. Orada da kanser metastazları, kanser sirayetiyle uyumlu gelince boynun sol tarafını da tamamen temizledik. Yani hem tiroid bezinin tamamını aldık, hem boynun sağ tarafındaki tüm boyun lenf bezlerini temizledik, hem de sol santral alan dediğimiz lenf bezlerini temizledik zor ve uzun bir ameliyat sonrasında. Ameliyatın yaklaşık beşinci günündeyiz. Hastamızın drenlerini çektik, herhangi bir komplikasyonumuz yok. Bir aksilik olmazsa hastamızı evine şifayla uğurlayacağız inşallah. Bu gerçekleştirdiğimiz selektif boyun diseksiyonu Balıkesir bölgesinde genel cerrahi branşının gerçekleştirdiği ilk ameliyat olarak da kayda değer. Onun için de bunu gerçekleştirmiş olmaktan mutluyuz kliniğimiz adına” diye konuştu.
Alcı, “Hastamıza gerçekleştirdiğimiz bu operasyon esnasında sinir görüntüleme sistemi dediğimiz intraoperatif nöromonitörizasyon sistemini uyguladık. Yaklaşık bir yıldır hastanemizde aktif olarak bu sistemi uyguluyoruz. Bu sistem bize tiroid ameliyatlarında halk arasında guatr troid bezinin büyümesi olarak addedilen guatr ameliyatlarında, nodül ameliyatlarında, paratiroid bezini ilgilendiren hastalıkların ameliyatlarında özellikle ses tellerine giden sinirlerin bulunması, korunması ve hastanın ömür boyu bir ses kısıklığı sorunu yaşamasının önüne geçiyor. En azından bu riski olabildiğince azaltıyor. Ameliyatta hem bizim hem de hastanın konforunu artırıyor. Biz de bu sinir görüntüleme sistemini aktif olarak endokrin cerrahisi alanındaki tüm ameliyatlarımızda başarıyla kullanıyoruz. Bu hastamızda da uzun süren bu ameliyat esnasında yoğun bir şekilde bu sistemi kullandık, bu sayede komplikasyon yaşanma ihtimalini en aza indirdik” dedi.
Prof. Dr. Murat Başbuğ ise bu tür zorlu ameliyatların artık üniversite hastanesinde de başarılı bir şekilde yapıldığını belirterek, hastaların büyük şehirlere gitmesinin önüne geçildiğini söyledi.
Başbuğ, “Balıkesir Üniversitemizin genel cerrahi kadrosunu güçlendirmemizle cerrahi alanda zor ve uzun süren ameliyatlara bir yenisini daha ekledik. Özellikle genç hastamızda tiroid kanseri tanılı, lenf bezlerine yayılma olan hasta grubumuzda da ameliyatlarımıza başladık. Özellikle daha önce de yaptığımız çeşitli zor ameliyatlarımızın yanında bu tür ameliyatları da yapmamız bize mutluluk veriyor. Özellikle de bölge halkına bu konuda yardımcı olduğumuz için, diğer illere gidip o bölgede zor durumda kalmalarını yaşamamaları için bu tür ameliyatlar hastalarımız için de iyi oluyor. Bundan sonra bu hastalarımız özellikle diğer illere gitmek zorunda kalmayacaklardır. Gerçekten bu genç hastamıza da uzun süren ameliyat yaptık. Şu an boyun kısmı tamamen temizlendi, kanser dokusu kalmadı. İnşallah bundan sonra da bu ameliyatları yapmaya devam edeceğiz” ifadelerini kullandı
Kaynak: İHA
Gerçekleştirilen operasyonda sinir görüntüleme sistemiyle çalıştıklarına vurgu yapan Dr. Öğr. Üyesi Erman Alçı, bu uygulamayla komplikasyonların yaşanma riskini asgariye indirgediklerinin altını çizdi.
BAÜN Tıp Fakültesi Genel Cerrahi Ana Bilim Dalı’ndan Dr. Öğretim Üyesi Erman Alçı, 10 saat süren zorlu ameliyatla ilgili yaptığı açıklamada, “Meltem Hanım genç bir hastamız. Bundan yaklaşık birkaç ay önce boynunda bir şişlik fark ediyor. Bu fark ettiği şişlik sebebiyle doktora gidiyor. Ardından yapılan tetkiklerde tiroidinde bir kanser odağı olduğunu ve bu tiroidteki kanser odağının boynundaki lenf bezelerine yayılmış olduğunu saptadık. Ardından ameliyat kararını konseyimizle beraber aldık. Uzun ve zor bir ameliyat geçirdi. Boynun sağ tarafındaki lateral alan dediğimiz boyun kompartmanında yaklaşık 6-7 santimetre çapa ulaşan, boynun ana damarlarına çok yakın komşulukta olan ve onları invaze etmiş dediğimiz lenf bezleri mevcuttu. Bu lenf bezlerinin tamamını bu zorlu ve uzun ameliyatla temizledik. Yaklaşık 10 saate yakın sürdü ameliyatı. Ardından sol tarafında da boynun aslında görüntülemeye yansımayan, herhangi bir patolojik bulgu olmayan ameliyat esnasında lenf bezlerine rastladık. Onlardan da patoloji çalıştık. Orada da kanser metastazları, kanser sirayetiyle uyumlu gelince boynun sol tarafını da tamamen temizledik. Yani hem tiroid bezinin tamamını aldık, hem boynun sağ tarafındaki tüm boyun lenf bezlerini temizledik, hem de sol santral alan dediğimiz lenf bezlerini temizledik zor ve uzun bir ameliyat sonrasında. Ameliyatın yaklaşık beşinci günündeyiz. Hastamızın drenlerini çektik, herhangi bir komplikasyonumuz yok. Bir aksilik olmazsa hastamızı evine şifayla uğurlayacağız inşallah. Bu gerçekleştirdiğimiz selektif boyun diseksiyonu Balıkesir bölgesinde genel cerrahi branşının gerçekleştirdiği ilk ameliyat olarak da kayda değer. Onun için de bunu gerçekleştirmiş olmaktan mutluyuz kliniğimiz adına” diye konuştu.
Alcı, “Hastamıza gerçekleştirdiğimiz bu operasyon esnasında sinir görüntüleme sistemi dediğimiz intraoperatif nöromonitörizasyon sistemini uyguladık. Yaklaşık bir yıldır hastanemizde aktif olarak bu sistemi uyguluyoruz. Bu sistem bize tiroid ameliyatlarında halk arasında guatr troid bezinin büyümesi olarak addedilen guatr ameliyatlarında, nodül ameliyatlarında, paratiroid bezini ilgilendiren hastalıkların ameliyatlarında özellikle ses tellerine giden sinirlerin bulunması, korunması ve hastanın ömür boyu bir ses kısıklığı sorunu yaşamasının önüne geçiyor. En azından bu riski olabildiğince azaltıyor. Ameliyatta hem bizim hem de hastanın konforunu artırıyor. Biz de bu sinir görüntüleme sistemini aktif olarak endokrin cerrahisi alanındaki tüm ameliyatlarımızda başarıyla kullanıyoruz. Bu hastamızda da uzun süren bu ameliyat esnasında yoğun bir şekilde bu sistemi kullandık, bu sayede komplikasyon yaşanma ihtimalini en aza indirdik” dedi.
Prof. Dr. Murat Başbuğ ise bu tür zorlu ameliyatların artık üniversite hastanesinde de başarılı bir şekilde yapıldığını belirterek, hastaların büyük şehirlere gitmesinin önüne geçildiğini söyledi.
Başbuğ, “Balıkesir Üniversitemizin genel cerrahi kadrosunu güçlendirmemizle cerrahi alanda zor ve uzun süren ameliyatlara bir yenisini daha ekledik. Özellikle genç hastamızda tiroid kanseri tanılı, lenf bezlerine yayılma olan hasta grubumuzda da ameliyatlarımıza başladık. Özellikle daha önce de yaptığımız çeşitli zor ameliyatlarımızın yanında bu tür ameliyatları da yapmamız bize mutluluk veriyor. Özellikle de bölge halkına bu konuda yardımcı olduğumuz için, diğer illere gidip o bölgede zor durumda kalmalarını yaşamamaları için bu tür ameliyatlar hastalarımız için de iyi oluyor. Bundan sonra bu hastalarımız özellikle diğer illere gitmek zorunda kalmayacaklardır. Gerçekten bu genç hastamıza da uzun süren ameliyat yaptık. Şu an boyun kısmı tamamen temizlendi, kanser dokusu kalmadı. İnşallah bundan sonra da bu ameliyatları yapmaya devam edeceğiz” ifadelerini kullandı