Ölen Eşine Sevdasını 7 Yılda Yazdığı 170 Mektupla Anlattı
Kastamonu'da yaşayan emekli öğretmen ve iş adamı Muhittin Göksoy, 50 yıl aynı yastığa baş koyduğu, 7 yıl önce yaşamını yitiren eşine duyduğu sevgiyi ona hitaben yazdığı 170 mektupla ifade etti Göksoy, 'Toprak Ana Kamile'ye Sevda Mektupları' isimli kitapta topladığı mektuplarında, eşine sevgisi ve özlemi ile ortak hayalleri olan sarımsak fabrikasına ilişkin bilgiler verdi Göksoy: 'Eşim Kamile hanım, benim evrensel sevdam. Özverisi, çalışkanlığı olmasaydı, beni evlendikten sonra eğitimci konuma taşımasaydı şu an ben, ben olmazdım'
ÖMER ERİM BAŞTİMAR - Kastamonu'da yaşayan emekli öğretmen ve iş adamı Muhittin Göksoy, 50 yıl evli kaldıktan sonra 7 yıl önce hayatını kaybeden eşine hitaben yazdığı, sevgi ve özlemini anlattığı 170 mektubunu 'Toprak Ana Kamile'ye Sevda Mektupları' isimli kitapta topladı.
Taşköprü ilçesinde yaşayan Muhittin Göksoy'un 1967 yılında evlendiği Kamile Göksoy ile 3 çocukları oldu. Evlendiğinde lise mezunu olan Muhittin Göksoy, eşinin maddi ve manevi desteği sayesinde önce Kastamonu Eğitim Enstitüsünü, ardından ODTÜ'yü bitirerek öğretmen oldu.
Farklı kentlerde 30 yıl öğretmenlik yaptıktan sonra 1990 yılında emekli olan, bir süre sonra da memleketi Kastamonu'ya dönen Göksoy, eşi ile ortak hayalleri olan sarımsak işleme fabrikasını kurmak üzere çalışmalara başladı. Kamile Göksoy, 7 yıl önce, hayalini kurdukları fabrikanın açıldığını göremeden yaşamını yitirdi.
Eşini kaybetmenin üzüntüsünü yaşayan Muhittin Göksoy, ortak hayalleri olan sarımsak fabrikasını çocuklarıyla açmayı başardı. Göksoy, eşine duyduğu sevgiyi, özlemi ve sarımsak fabrikasını kurarken yaşadıklarını ona yazdığı mektuplarla aktarmaya başladı. Bugüne kadar kaybettiği eşine 170 mektup yazan Göksoy, bu mektupları bastırdığı 'Toprak Ana Kamile'ye Sevda mektupları' isimli kitapta bir araya getirdi.
- 'Eşim Kamile hanım benim evrensel sevdam'
Muhittin Göksoy, AA muhabirine yaptığı açıklamada, eşine 57 yıl önce başlayan sevgisinin hiç bitmediğini söyledi.
Eşi ile en büyük hayallerinin sarımsak fabrikası kurmak olduğunu, bu nedenle emekliliğinden sonra Kastamonu'na döndüklerini dile getiren Göksoy, fabrika kurma çalışmaları sırasında eşini kaybedince dünyasının karardığını belirtti.
Hayallerini gerçekleştirmek için ayakta durma kararı aldığını, biriktirdikleri para ve çocuklarından aldığı yardımla Ovaköy Sarımsak Fabrikası'nı kurarak eşinin hayalini gerçekleştirdiğini anlatan Göksoy, şunları kaydetti:
'Eşimle 50 yıl aynı yastığa baş koyduk. Yedi yıldır ise yalnızım. 57 yıl önce ilk duygum ne ise şu anda da öyle. Ona olan sevdam hiç bitmedi. Çünkü hayatımdaki yeri çok önemli. Sarımsak satarak üniversitede okumamı sağladı. Ben öğretmenlik yaparken o yine bana destek olmak için sarımsak üretti, sattı. Üç çocuğumu üniversite mezunu etti. Eşim Kamile hanım, benim evrensel sevdam. Özverisi, çalışkanlığı olmasaydı, beni evlendikten sonra eğitimci konuma taşımasaydı şu an ben, ben olmazdım.'
Fabrikada 15 kişiye iş verdiğini, sarımsakları yurt içi ve yurt dışına satarak köylülerin emeğinin paraya çevrilmesine katkı sunduklarına işaret eden Göksoy, fabrikanın kurulmasıyla eşinin de ruhunun rahatladığını düşündüğünü dile getirdi.
- 'Yedi yıldır eşimin manevi kişiliği ile yaşıyorum'
Göksoy, eşinden ölümünden sonra da hiç kopmadığını, yaşadığı her şeyi ona yazdığı mektuplarla anlattığını vurgulayarak, şöyle devam etti:
'Yedi yıldır eşimin manevi kişiliği ile yaşıyorum. Eşime bugüne kadar 170 mektup kaleme aldım. Mektuplarda eşime olan sevgimi, sevdamın bitmediğini anlattım. Fabrikanın kurulma aşamalarını, çektiğim sıkıntıları anlattım. Fabrikamın temel direği, eşim Kamile hanımdır. Ona yazdığım mektupları da 'Toprak Ana Kamile'ye Sevda Mektupları' isimli kitapta topladım. O mektupları, Türkiye Cumhuriyeti kızlarına ve delikanlılarına benimle Kamile'nin yaşamı örnek olsun diye kitaplaştırdım. Büyük boy fotoğrafını fabrikanın yemekhanesine asarak, özellikle bayan çalışanların onun azmini anlamalarını, onu tanımalarını istedim.'
Muhittin Göksoy, eşiyle köyde yaşadıkları dönemdeki yaşantıları ve anılarını da 'Bizim Köyden Öte Köy Yok' isimli bir kitapta topladığını sözlerine ekledi.
Kaynak: AA
Taşköprü ilçesinde yaşayan Muhittin Göksoy'un 1967 yılında evlendiği Kamile Göksoy ile 3 çocukları oldu. Evlendiğinde lise mezunu olan Muhittin Göksoy, eşinin maddi ve manevi desteği sayesinde önce Kastamonu Eğitim Enstitüsünü, ardından ODTÜ'yü bitirerek öğretmen oldu.
Farklı kentlerde 30 yıl öğretmenlik yaptıktan sonra 1990 yılında emekli olan, bir süre sonra da memleketi Kastamonu'ya dönen Göksoy, eşi ile ortak hayalleri olan sarımsak işleme fabrikasını kurmak üzere çalışmalara başladı. Kamile Göksoy, 7 yıl önce, hayalini kurdukları fabrikanın açıldığını göremeden yaşamını yitirdi.
Eşini kaybetmenin üzüntüsünü yaşayan Muhittin Göksoy, ortak hayalleri olan sarımsak fabrikasını çocuklarıyla açmayı başardı. Göksoy, eşine duyduğu sevgiyi, özlemi ve sarımsak fabrikasını kurarken yaşadıklarını ona yazdığı mektuplarla aktarmaya başladı. Bugüne kadar kaybettiği eşine 170 mektup yazan Göksoy, bu mektupları bastırdığı 'Toprak Ana Kamile'ye Sevda mektupları' isimli kitapta bir araya getirdi.
- 'Eşim Kamile hanım benim evrensel sevdam'
Muhittin Göksoy, AA muhabirine yaptığı açıklamada, eşine 57 yıl önce başlayan sevgisinin hiç bitmediğini söyledi.
Eşi ile en büyük hayallerinin sarımsak fabrikası kurmak olduğunu, bu nedenle emekliliğinden sonra Kastamonu'na döndüklerini dile getiren Göksoy, fabrika kurma çalışmaları sırasında eşini kaybedince dünyasının karardığını belirtti.
Hayallerini gerçekleştirmek için ayakta durma kararı aldığını, biriktirdikleri para ve çocuklarından aldığı yardımla Ovaköy Sarımsak Fabrikası'nı kurarak eşinin hayalini gerçekleştirdiğini anlatan Göksoy, şunları kaydetti:
'Eşimle 50 yıl aynı yastığa baş koyduk. Yedi yıldır ise yalnızım. 57 yıl önce ilk duygum ne ise şu anda da öyle. Ona olan sevdam hiç bitmedi. Çünkü hayatımdaki yeri çok önemli. Sarımsak satarak üniversitede okumamı sağladı. Ben öğretmenlik yaparken o yine bana destek olmak için sarımsak üretti, sattı. Üç çocuğumu üniversite mezunu etti. Eşim Kamile hanım, benim evrensel sevdam. Özverisi, çalışkanlığı olmasaydı, beni evlendikten sonra eğitimci konuma taşımasaydı şu an ben, ben olmazdım.'
Fabrikada 15 kişiye iş verdiğini, sarımsakları yurt içi ve yurt dışına satarak köylülerin emeğinin paraya çevrilmesine katkı sunduklarına işaret eden Göksoy, fabrikanın kurulmasıyla eşinin de ruhunun rahatladığını düşündüğünü dile getirdi.
- 'Yedi yıldır eşimin manevi kişiliği ile yaşıyorum'
Göksoy, eşinden ölümünden sonra da hiç kopmadığını, yaşadığı her şeyi ona yazdığı mektuplarla anlattığını vurgulayarak, şöyle devam etti:
'Yedi yıldır eşimin manevi kişiliği ile yaşıyorum. Eşime bugüne kadar 170 mektup kaleme aldım. Mektuplarda eşime olan sevgimi, sevdamın bitmediğini anlattım. Fabrikanın kurulma aşamalarını, çektiğim sıkıntıları anlattım. Fabrikamın temel direği, eşim Kamile hanımdır. Ona yazdığım mektupları da 'Toprak Ana Kamile'ye Sevda Mektupları' isimli kitapta topladım. O mektupları, Türkiye Cumhuriyeti kızlarına ve delikanlılarına benimle Kamile'nin yaşamı örnek olsun diye kitaplaştırdım. Büyük boy fotoğrafını fabrikanın yemekhanesine asarak, özellikle bayan çalışanların onun azmini anlamalarını, onu tanımalarını istedim.'
Muhittin Göksoy, eşiyle köyde yaşadıkları dönemdeki yaşantıları ve anılarını da 'Bizim Köyden Öte Köy Yok' isimli bir kitapta topladığını sözlerine ekledi.