Gaziantep Mimarlar Odası Başkanı Hasan Özgür Girişken Açıklaması

Mimarlar odası başkanı Hasan Özgür Girişken kent gündemine ilişkin konuları değerlendirdi. Kentlerin marka olmadığını belirten Girişken, "Kentler marka değildir, marka ticari ürünlerine aittir. Kentlerin değeri vardır" dedi.

Gaziantep Mimarlar Odası Başkanı Hasan Özgür Girişken Açıklaması
TMMOB binasında gerçekleşen kent konulu değerlendirmeye Gaziantep Mimarlar Odası Başkanı Hasan Özgür Girişken, Gaziantep Mimarlar Odası Başkan Yardımcısı Serdar Karakaş, Oda Sekreteri Aslı Tezel, Oda saymanı Mustafa Özkeçeci katıldı.

Gaziantep için kritik gündemin yeniden hazırlanan çevre düzeni planı olduğunu belirten Gaziantep Mimarlar Odası Başkanı Hasan Özgür Girişken, “Bizim için şu an da kritik olan gündemlerden bir tanesi Gaziantep’in yeniden hazırlanan 1 bölü 100 bin ölçekli çevre düzeni planı ve 1 bölü 25 bin ölçekli ana azım imar planımız. Yürürlükteki 1 bölü 100 bin imar planıdır” dedi.

Yürürlükteki 1 bölü 100 bin imar planında kentin güney batı ucundaki, İslahiye, Nurdağı’ndan Kuzeydoğu ucundaki Arabana Kadar Şehirin ana ölçekli ana planıdır. Burada en önemli husus bu planın kaç kişilik bir nüfusa göre yapıldığıdır. Şu andaki yürürlükteki planda 2030 yılı için ön görülen nüfus 3 milyon. Ancak planın yenileceğini duyduğumuzda ilk baktığımız husus bu planın kaç kişi için yapılacağı ve hangi yılın projeksiyon nüfusu olarak belirleneceğiydi. Onun için Gaziantep’in nüfusunun son yıllardaki istatistiklerini inceledik. 2007 yılındaki TÜİK verilerine göre 1 milyon 560 binden başlamışız ve 2015 itibariyle yaklaşık 1 milyon 932 bin kişilik bir il nüfusuna sahibiz. Gaziantep’in nüfus artış hızı yıllar arasında yüzde 3,35 son yıllarda 2,57 ile biraz düşüş eğilim göstermeye başlamış tır. Nüfus artmaya devam ediyor ancak nüfus artış hızı azalmaya başlıyor” ifadelerini kullandı. Kent logosuyla ile ilgili açıklamalarda bulunan Gaziantep Mimarlar odası Başkanı Hasan Özgür Girişken, kentlerin marka olmadığını belirtti.

Girişken, "Bir kent neden markaya ve ya logoya ihtiyaç duyuyor. Mesela Paris’in ve ya Roma’nın ya da Londra’nın logosu yok. Bizler neden gerçekten logoya ihtiyaç duyuyoruz. Kentleri bizler anıtlarla hatırlarız işte örnek Eyfel, Coliseum, Gizza Pramitleri. Peki ya Gaziantep’te bunlar yok mu? Dülük antik kenti, Yesemek Açık Hava Müzesi, Karkamış’ta ki antik kent gibi elimizde bunlar varken neden logoya ve ya kurumsal kimlik çalışmasına ihtiyaç duyarsınız. Bizim asıl karşı çıktığımız ve sorguladığımız şeyler bunlar. Bırakın logo çalışmasını mazisi olmayan 30-40 yıllık geçmişi olan Dubai gibi, Katar’ın Doha’sı gibi kentler uygulasın. Bizim böyle şeylere ihtiyacımız yok. Bizim kendi varlığımızı korumak öne çıkarmak ve doğru bir şekilde tanıtmaya ihyacımız var. Kentler Marka Değildir, marka ticari ürünlere ait bir şeydir Kentlerin değeri vardır” diye konuştu
Kaynak: İHA