Kürt Dili Bölümlerine Öğretim Üyesi Olma İmkanı
Yükseköğretim Kurulu'na (YÖK) yapılan başvurunun olumlu karşılanmasıyla Bingöl Üniversitesi Yaşayan Diller Enstitüsünde Kürt Dili ve Edebiyatı ile Zaza Dili ve Edebiyatı bölümlerinde doktora programı açıldı.
Türkiye'de Çözüm Süreci ile Kürt dili ve edebiyatı önündeki engeller tek tek kaldırılırken, çeşitli üniversitelerde açılan Yaşayan Diller Enstitüsünde Kürtçe üzerine verilen eğitimlerin kapsamı genişletiliyor.
YÖK'ün onayıyla, Bingöl Üniversitesi Yaşayan Diller Enstitüsünde Kürt Dili ve Edebiyatı ile Zaza Dili ve Edebiyatı bölümlerinde doktora programları açılmasıyla, bilim insanları artık ilgili bölümlerde öğretim üyesi olabilecek.
Bingöl Üniversitesi Yaşayan Diller Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Hasan Çiftçi, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 1980 ve 1990'lı yıllara kadar Kürtçe ile ilgili her şeyin yasak olduğunu anımsatarak, 1990'lı yıllardan sonra merhum Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın iş başına geçmesinden sonra devletin Kürtleri görmeye başladığını söyledi.
AK Parti hükümeti döneminde de Kürtlerle ilgili birtakım reformların yapılmaya başlandığını dile getiren Çiftçi, ilk olarak Kürt dili ve edebiyatı ile ilgili yazılan makaleler ve dergiler üzerindeki yasakların kalkmaya başladığını, savunmaların mahkemelerde Kürtçe alınmaya başlandığını, Kürtçe yayın yapan televizyon kanalı açıldığını vurguladı.
Bunların çok önemli gelişmeler olduğuna işaret eden Çiftçi, bunların ardından çeşitli üniversitelerde Kürtçe lisans ve yüksek lisans bölümleri, Bingöl Üniversitesinde de ilk olarak ayrı ayrı eğitim yapan Zaza Dili ve Kürt Dili Ana Bilim Dalları olarak 2 bölüm açıldığını hatırlattı.
- İlk mezunlar 2017 yılında
Bingöl Üniversitesinde 4 yıllık eğitim düzeyinde 2 bölüm olduğunu belirten Çiftçi, yaklaşık 3 yıl önce açılan Zaza Dili ile Kürt Dili ve Edebiyatı bölümlerinden 2017 yılında ilk mezunları vereceklerini, lisans düzeyinde okuyan öğrenci sayısının yaklaşık 200 olduğunu dile getirdi.
Türkiye'de acil ihtiyaç olarak devlet kademelerinde istihdam edilmek üzere ilk olarak Kürdoloji alanında tezsiz yüksek lisans programlarına ağırlık verildiğine dikkati çeken Çiftçi, Bingöl, Muş ve Mardin'deki üniversitelerde tezsiz yüksek lisans programlarından mezun olan ve sayıları binlerle ifade edilebilecek öğrencinin söz konusu olduğunu söyledi.
- Doktora bölümü açıldı
"Çözüm Süreci 'bitti' denilen süreçte çok önemli gelişmeler yaşandı" diyen Çiftçi, şöyle devam etti:
"Kürtçe ile ilgili Türkiye'de belki Cumhuriyet tarihinde en önemli gelişmelerden bir kısmını tam bu süreçte yaşadık. Türkiye'de ilk defa Kürdoloji alanında doktora programı açıldı. Doktora programı çok önemli çünkü eğer doktora programı olmazsa Kürt dili bölümlerindeki öğretim elemanlarının öğretim üyesi olma imkanları ortadan kalkmış olacaktır. Doktora programının açılmasıyla artık bölümlerimizde mevcut olan elemanlarımız, asistanlarımız, bu doktora programlarında öğrenci olacaklar. Doktora öğrenimlerini bitirdikten sonra öğretim üyesi imkanına kavuşacaklardır. Öğretim üyesinin olmadığı yerde bilimden söz etmek mümkün değildir."
- "YÖK, talebimizi kabul etti"
Çiftçi, Bingöl Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Gıyasettin Baydaş'ın isteği üzerine Kürt Dili ve Edebiyatı Doktora Programının açılmasıyla ilgili hazırladıkları dosyayı YÖK'e sunduklarını ve dosyanın kabul edildiğini bildirdi.
Bingöl Üniversitesi ile Muş Alparslan Üniversitesine ortaklaşa Kürt Dili ve Edebiyatı Programının açılma izninin verildiğini, ayrıca Zaza Dili ve Edebiyatı Doktora Programı açılması için de hazırladıkları dosyayı YÖK'e gönderdiklerini ve bunun da kabul edildiğini kaydeden Çiftçi, Zaza Dili ve Edebiyatı alanında da doktora programı açılması imkanının ortaya çıktığını, bunun oldukça sevindirici bir gelişme olduğunu söyledi.
Önümüzdeki dönemde hem Zaza Dili ve Edebiyatı hem de Kürt Dili ve Edebiyatı doktora bölümlerine öğrenci almaya başlayacaklarını ifade eden Çiftçi, Kamu Personeli Seçme Sınavında da Kürt Dili Öğretmenliği kodunun girildiğini belirtti.
Çiftçi, konuşmasını şöyle tamamladı:
"Öğretim üyesi kadromuzu genişletebilirsek, Kürt Dili ve Zaza Dili Edebiyatı alanında kaliteli bir eğitim verebilirsek, önümüzde artık hiçbir engel kalmaz. Bu gelişmelerin tamamı çözüm süreci 'bitti' denilen sürece denk gelmektedir. Bu pratik de şunu göstermektedir. Devletin Kürtlerle ilgili başlatmış olduğu reformlar ve Kürt sorunu ile ilgili çözüm arayışları pratikte devam etmiştir ve devam etmek zorundadır. Bunlar son derece önemli gelişmelerdir."
Kaynak: AA
YÖK'ün onayıyla, Bingöl Üniversitesi Yaşayan Diller Enstitüsünde Kürt Dili ve Edebiyatı ile Zaza Dili ve Edebiyatı bölümlerinde doktora programları açılmasıyla, bilim insanları artık ilgili bölümlerde öğretim üyesi olabilecek.
Bingöl Üniversitesi Yaşayan Diller Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Hasan Çiftçi, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 1980 ve 1990'lı yıllara kadar Kürtçe ile ilgili her şeyin yasak olduğunu anımsatarak, 1990'lı yıllardan sonra merhum Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın iş başına geçmesinden sonra devletin Kürtleri görmeye başladığını söyledi.
AK Parti hükümeti döneminde de Kürtlerle ilgili birtakım reformların yapılmaya başlandığını dile getiren Çiftçi, ilk olarak Kürt dili ve edebiyatı ile ilgili yazılan makaleler ve dergiler üzerindeki yasakların kalkmaya başladığını, savunmaların mahkemelerde Kürtçe alınmaya başlandığını, Kürtçe yayın yapan televizyon kanalı açıldığını vurguladı.
Bunların çok önemli gelişmeler olduğuna işaret eden Çiftçi, bunların ardından çeşitli üniversitelerde Kürtçe lisans ve yüksek lisans bölümleri, Bingöl Üniversitesinde de ilk olarak ayrı ayrı eğitim yapan Zaza Dili ve Kürt Dili Ana Bilim Dalları olarak 2 bölüm açıldığını hatırlattı.
- İlk mezunlar 2017 yılında
Bingöl Üniversitesinde 4 yıllık eğitim düzeyinde 2 bölüm olduğunu belirten Çiftçi, yaklaşık 3 yıl önce açılan Zaza Dili ile Kürt Dili ve Edebiyatı bölümlerinden 2017 yılında ilk mezunları vereceklerini, lisans düzeyinde okuyan öğrenci sayısının yaklaşık 200 olduğunu dile getirdi.
Türkiye'de acil ihtiyaç olarak devlet kademelerinde istihdam edilmek üzere ilk olarak Kürdoloji alanında tezsiz yüksek lisans programlarına ağırlık verildiğine dikkati çeken Çiftçi, Bingöl, Muş ve Mardin'deki üniversitelerde tezsiz yüksek lisans programlarından mezun olan ve sayıları binlerle ifade edilebilecek öğrencinin söz konusu olduğunu söyledi.
- Doktora bölümü açıldı
"Çözüm Süreci 'bitti' denilen süreçte çok önemli gelişmeler yaşandı" diyen Çiftçi, şöyle devam etti:
"Kürtçe ile ilgili Türkiye'de belki Cumhuriyet tarihinde en önemli gelişmelerden bir kısmını tam bu süreçte yaşadık. Türkiye'de ilk defa Kürdoloji alanında doktora programı açıldı. Doktora programı çok önemli çünkü eğer doktora programı olmazsa Kürt dili bölümlerindeki öğretim elemanlarının öğretim üyesi olma imkanları ortadan kalkmış olacaktır. Doktora programının açılmasıyla artık bölümlerimizde mevcut olan elemanlarımız, asistanlarımız, bu doktora programlarında öğrenci olacaklar. Doktora öğrenimlerini bitirdikten sonra öğretim üyesi imkanına kavuşacaklardır. Öğretim üyesinin olmadığı yerde bilimden söz etmek mümkün değildir."
- "YÖK, talebimizi kabul etti"
Çiftçi, Bingöl Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Gıyasettin Baydaş'ın isteği üzerine Kürt Dili ve Edebiyatı Doktora Programının açılmasıyla ilgili hazırladıkları dosyayı YÖK'e sunduklarını ve dosyanın kabul edildiğini bildirdi.
Bingöl Üniversitesi ile Muş Alparslan Üniversitesine ortaklaşa Kürt Dili ve Edebiyatı Programının açılma izninin verildiğini, ayrıca Zaza Dili ve Edebiyatı Doktora Programı açılması için de hazırladıkları dosyayı YÖK'e gönderdiklerini ve bunun da kabul edildiğini kaydeden Çiftçi, Zaza Dili ve Edebiyatı alanında da doktora programı açılması imkanının ortaya çıktığını, bunun oldukça sevindirici bir gelişme olduğunu söyledi.
Önümüzdeki dönemde hem Zaza Dili ve Edebiyatı hem de Kürt Dili ve Edebiyatı doktora bölümlerine öğrenci almaya başlayacaklarını ifade eden Çiftçi, Kamu Personeli Seçme Sınavında da Kürt Dili Öğretmenliği kodunun girildiğini belirtti.
Çiftçi, konuşmasını şöyle tamamladı:
"Öğretim üyesi kadromuzu genişletebilirsek, Kürt Dili ve Zaza Dili Edebiyatı alanında kaliteli bir eğitim verebilirsek, önümüzde artık hiçbir engel kalmaz. Bu gelişmelerin tamamı çözüm süreci 'bitti' denilen sürece denk gelmektedir. Bu pratik de şunu göstermektedir. Devletin Kürtlerle ilgili başlatmış olduğu reformlar ve Kürt sorunu ile ilgili çözüm arayışları pratikte devam etmiştir ve devam etmek zorundadır. Bunlar son derece önemli gelişmelerdir."