Çanakkale'de Gezi Parkı Odaklı Gelişmelerin Davası
Çanakkale'de, Gezi Parkı odaklı gelişmelerle ilgili protestolar sırasında sprey boyayla yere bazı kelimeler yazdığı gerekçesiyle tutuksuz yargılanan B.T.İ'nin (13) cezalandırılmasına yer olmadığına karar verildi.
Çanakkale Asliye Ceza Mahkemesindeki davanın ikinci duruşmasına, "kamu malına zarar vermek" suçundan 2 yıldan 6 yıla kadar hapisle cezalandırılması istenen B.T.İ. ve babası Tamer İ. katıldı.
Mahkeme, gözlemler ve alınan raporlara göre, B.T.İ'nin cezai ehliyeti bulunmadığına ve ona ceza verilmesine yer olmadığına hükmetti.
Çanakkale Adliyesi önünde, duruşma öncesi CHP Çanakkale Milletvekilleri Ali Sarıbaş ve Serdar Soydan ile Tunceli Milletvekili Hüseyin Aygün'ün de aralarında bulunduğu çok sayıda kişi toplandı.
Taksim Dayanışması adına burada gazetecilere açıklama yapan Mücella Yapıcı, B.T.İ'nin, yere yazı yazdığı için mahkemeye konu edilmesinin utandırıcı olduğunu savundu.
Bu durumun özellikle anneler ve babalar için tahammül edilemez bir konu olduğunu belirten Yapıcı, "Çocuklarımızın gerçekten çok demokratik, özgürce oynayabileceği, gülebileceği, kendilerini ifade edebileceği alanlara ihtiyacı vardır. Bir anne olarak burada olmaktan utanıyorum ama böyle çocuklarımız var diye gerçekten onur duyuyorum" dedi.
Mikrofon şekli verilen elma şekerlerini eline alarak konuşan Ziraat Mühendisleri Odası Çanakkale Şube Başkanı Türker Savaş ise adaleti, hukuku ve yargıyı düşündüklerini, hukukun ve yasaların, adaletli olmasını beklediklerini söyledi.
Sadece düşündüklerini bildiren Savaş, "Burada 13 yaşında bir çocuk yargılanıyor. Yola yazı yazan bir çocuk. Ne kolluk güçlerine ne de yargıya müdahale edebiliriz. Çünkü demokrasiye inanırız" ifadesini kullandı.
B.T.İ'nin avukatlarından Sabri Kuşkonmaz ise duruşma sonrası yaptığı açıklamada, çocuğun, kendisi dahil 12 avukat tarafından savunulduğunu anlattı.
Bunu "kaldırım davası" olarak adlandırdıklarını dile getiren Kuşkonmaz, şöyle konuştu:
"Bir çocuğun, kaldırıma kurban edilmesi söz konusuydu. Mala zarar verilirken devletin kaldırımı korunurken bu ülkenin çocuğu heba edildi. Şu aşamaya kadar sürekli kamunun çıkarları ön planda tutuldu. Elbette devletin yasaları ön planda olacak ama o devletin yasalarında çocuğu kollayan hükümler de var. Bu duruşmada verilen cezasızlık kararı aslında en başta olması gereken bir şeydi."
Kaynak: AA
Mahkeme, gözlemler ve alınan raporlara göre, B.T.İ'nin cezai ehliyeti bulunmadığına ve ona ceza verilmesine yer olmadığına hükmetti.
Çanakkale Adliyesi önünde, duruşma öncesi CHP Çanakkale Milletvekilleri Ali Sarıbaş ve Serdar Soydan ile Tunceli Milletvekili Hüseyin Aygün'ün de aralarında bulunduğu çok sayıda kişi toplandı.
Taksim Dayanışması adına burada gazetecilere açıklama yapan Mücella Yapıcı, B.T.İ'nin, yere yazı yazdığı için mahkemeye konu edilmesinin utandırıcı olduğunu savundu.
Bu durumun özellikle anneler ve babalar için tahammül edilemez bir konu olduğunu belirten Yapıcı, "Çocuklarımızın gerçekten çok demokratik, özgürce oynayabileceği, gülebileceği, kendilerini ifade edebileceği alanlara ihtiyacı vardır. Bir anne olarak burada olmaktan utanıyorum ama böyle çocuklarımız var diye gerçekten onur duyuyorum" dedi.
Mikrofon şekli verilen elma şekerlerini eline alarak konuşan Ziraat Mühendisleri Odası Çanakkale Şube Başkanı Türker Savaş ise adaleti, hukuku ve yargıyı düşündüklerini, hukukun ve yasaların, adaletli olmasını beklediklerini söyledi.
Sadece düşündüklerini bildiren Savaş, "Burada 13 yaşında bir çocuk yargılanıyor. Yola yazı yazan bir çocuk. Ne kolluk güçlerine ne de yargıya müdahale edebiliriz. Çünkü demokrasiye inanırız" ifadesini kullandı.
B.T.İ'nin avukatlarından Sabri Kuşkonmaz ise duruşma sonrası yaptığı açıklamada, çocuğun, kendisi dahil 12 avukat tarafından savunulduğunu anlattı.
Bunu "kaldırım davası" olarak adlandırdıklarını dile getiren Kuşkonmaz, şöyle konuştu:
"Bir çocuğun, kaldırıma kurban edilmesi söz konusuydu. Mala zarar verilirken devletin kaldırımı korunurken bu ülkenin çocuğu heba edildi. Şu aşamaya kadar sürekli kamunun çıkarları ön planda tutuldu. Elbette devletin yasaları ön planda olacak ama o devletin yasalarında çocuğu kollayan hükümler de var. Bu duruşmada verilen cezasızlık kararı aslında en başta olması gereken bir şeydi."