Ergün: Türkiye’yi İlaç Araştırmaları ve Yapım Üssü Haline Getireceğiz

Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün, ilaç sektörü strateji belgesinin tamamlandığını belirterek, "İlaç strateji belgemizle Türkiye'yi ilaç araştırmalarında, yeni molekül geliştirilmesi ve ilaçların yapılmasında önemli merkezlerinden biri haline getirmeyi amaçlıyoruz." dedi.

Bakan Ergün, Ekonomi Muhabirleri Derneği (EMD) tarafından Bakanlık binasında düzenlenen kahvaltılı basın toplantısında gazetecilere açıklamalarda bulundu. Türkiye’deki ilaç pazarının 11-12 milyar dolar olduğunu, 4,5 milyar dolarlık ithalat, 700 milyon dolarlık ihracat yapıldığını aktaran Ergün, dış ticaret açığının en yoğun olduğu alanlardan birinin bu sektör olduğunu vurguladı. Ergün, “Katma değeri yüksek ilaç sektörünün strateji belgesini hazırladık. Strateji belgemizle Türkiye'yi ilaç araştırmalarında, yeni molekül geliştirilmesi ve yeni ilaçların yapılmasında önemli merkezlerinden biri haline getirmeyi amaçlıyoruz.” diye konuştu.

Asfalt çizgilerinin boyasının bile ithal edildiğini dile getiren Bakan Ergün, bu konuda TÜBİTAK’ta bir projenin olduğunu belirterek, Türkiye’nin ihtiyaçlarına özgü üretilecek boyanın karayollarında ve diğer ülkelere satılabileceğine işare etti. TÜBİTAK’ta artık teknolojinin sanayileşmesini daha çok destekleyen bir modelle çalışmaya başladıklarını ifade eden Ergün, şunları söyledi:"Kanalizasyondan enerji üretiyorsunuz. Çamur kalıyor geriye. Çimento fabrikasına para verip yaktırıyorsunuz bu çamuru. Şimdi yeni sistemler var, arıtma tesisi çamurlarından fuel- oil ve ham petrol üretebiliyorsunuz. Türkiye'deki birçok arıtma tesisi, çamuru ham petrole dönüşüp rafinaj işleminden sonra fuel oil, benzin, mazot olarak kullanılabilecek, çamur diye bir şey kalmamış olacak ortada."“ATIKLARDAN 7-8 MİLYAR DEĞERİNDE KAYNAK ELDE EDERİZ”Ergün, atıkların ekonomiye kazandırılması ile ilgili yaptığı değerlendirmelerde, “Türkiye her şeyi çöp diye atan onun içindeki ekonomik değeri bilmeyen bir ülke maalesef. Eğer atıklarımızın yarısını yeniden değerlendirebilirsek, ilk etapta 7-8 milyar liralık yeni bir ekonomik kaynak karşımıza çıkar.” ifadelerini kullandı. Geri dönüşüm konusunda Türkiye’nin bir sıçrama yapması gerektiğini vurgulayan Ergün, 2 yıl önce kendilerine Türkiye'nin Geri Dönüşümle İlgili Strateji Belgesi, Yol Haritası ve Eylem Planı'nın hazırlanması görevi verildiğini belirterek, bu çalışmanın da tamamlandığını bildirdi ve planın Ekonomi Kordinasyon Toplantısı’nda ele alınacağını kaydetti.

TATLANDIRICILAR DENETLENECEK Türkiye’de uzun süredir tartışılmaya devam eden glikoz ve fruktoz şurubu konusuna da değinen Egün, şunları aktardı: “Şeker Kanunu hazırladık. Hiç denetlenmeyen alanlar vardı, Türkiye’de. Bizim ürettiğimiz şeker iki türlü; nişasta bazlı ve şeker pancarından ürettiğimiz şeker. Ağırlık olarak şeker pancarından üretilen şekeri kullanıyoruz. Onun dışında maliyetler yüksek olduğu için insanlar başka şeker tatlandırıcılarına kaçıyorlar. 1 kg ile 7 ton şeker tatlandırabiliyorsunuz ve denetleyen bir kuruluş da yoktu. İnsanlar, çantasına koyup getiriyorlardı, gazoz taşır gibi. Artık yeni kanunda, bunun önüne geçiyoruz. Nişastadan elde edilen şekerde sıkıntı yok. Sıkıntı tatlandırıcılarda. Çünkü tatlandırıcıları denetleyen kurum bulunmuyordu. Yapılan düzenleme ile şimdi, Şeker Kurumu tamamı tümü ile ilgilenecek.” Ergün, yasada nişastadan elde edilen şekerin yüzde 10 kullanılacağına ilişkin düzenlemeyi, yüzde 15 kullanılacağı şeklinde düzenlediklerini bildirdi. Piyasada en çok hangi şekerin zararlı olduğu tartışmaları yapıldığında ilk olarak denetim dışı olan şekerlerin ortaya çıktığını da vurguladı.