Milletvekili Demirçalı Narenciye Gen Merkezini Meclis'e Taşıdı
CHP Adana Milletvekili ve TBMM Milli Savunma Komisyonu Üyesi Ali Demiçalı, Çukurova Üniversitesi Ziraat Fakültesi Gen Merkezinin imara açılması olayını TBMM gündemine taşıdı.
Ali Demirçalı, TBMM’nin dünkü oturumunda gündem dışı söz alarak Çukurova Üniversitesi ile yeni kurulan Bilim ve Teknoloji Üniversitesi yöneticilerinin karşı karşıya getirilerek tatsız olayların yaşandığına dikkat çekti.
Demirçalı Meclis kürsüsünde, “Kurulması planlanan Bilim ve Teknoloji Üniversitesi Adana ilimizde büyük sevinç yaşatmıştır. Ancak özensiz, plansız ve duyarsız yapılan arazi tespiti 1700 dekarlık arazisi elinden alınan Çukurova Üniversitesi yöneticileri ile Bilim ve Teknoloji Üniversitesi yöneticilerini karşı karşıya getirerek tatsız olaylara neden olmuştur. Ne üzücüdür ki Çukurova Üniversitesi’ne ait bu arazi Bilim ve Teknoloji Üniversitesi’ne tahsis edilirken üzerinde ne gibi genetik kaynakların ya da araştırma materyallerinin olduğuna bakılmamıştır." dedi.
BU ALAN KORUMA ALTINDA
Çukurova Üniversitesi’nden alınan 1700 dekarlık arazinin birinci ve ikinci sınıf tarım arazisi ve narenciye gen araştırma bahçelerinden oluştuğunu ifade eden Demirçalı, "Bu alanlarda uluslararası çok sayıda bilim insanı görev yaparak projeler yürütülmüş, yüksek lisans tezi, doktora ve doçentlik tez çalışması yapılmış, 5403 sayılı toprak koruma ve arazi kullanım kanunu uyarınca korumaya alınmıştır. Adana’da birçok uygun alan bulunmasına rağmen Gen merkezi yok edilerek Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım örgütünün veri tabanında yer alan genetik kaynakları oluşturduğumuz tarım alanlarının imara açılmasını anlamak mümkün değildir. Arazisi elinden alınan Çukurova Üniversitesi’nin görüşü alınmadan, yerleşim yerini bedavaya getirmek amacıyla hızla arazi tespitinin yapılması anlaşılır gibi değildir. Bir üniversite arazisinin içerisine başka bir üniversitenin kurulduğu hiçbir ülke yoktur." diye konuştu.
BELEDİYE BAŞKANINI ANLAMAK MÜMKÜN DEĞİL
Demirçalı, "Adana’nın geleceğe dönük büyüme stratejisi dikkate alınarak kent sınırları içerisinde yeni alanlar bulunarak Bilim ve Teknoloji Üniversitesi’ne yakışır bir yerleşke yapılması daha doğru ve yerinde olacaktır. Adana’da bu hedefi gerçekleştirecek yeterli arazi vardır. Durum böyle iken görevi tarım alanlarını korumak olan Adana Büyükşehir Belediyesi başkan vekilinin tarım arazisinin imara açılmasına imza atmış olması bir yerel yönetim skandalıdır. Kanunlarımızı yapma ve korumakla görevli bakanlıklarımızın yasayla korumaya alınmış bir araziyi imarlı arsaya dönüştürmüş olması ise devlet adamı sorumluluğu ile bağdaşmamaktadır. Bu kürsüden soruyorum, yerleşke alanının tahsisine imza atan Adana Büyükşehir Belediye başkan vekili tahsis yeri için imar ve şehirleşme açısında ne gibi menfaatler görmüştür?." şeklinde konuştu.
VARLIKLARIMIZA SAHİP ÇIKALIM
Demirçalı konuşmasına şöyle devam etti: "Tahsis alanına imza atan Milli Eğitim Bakanlığı iç içe yerleşke oluşturmada eğitim açısından ne gibi yararlar görmüştür?. Yine tahsiste imzası bulunan Maliye Bakanlığı yetkililerinin gönülleri tarım alanını imara açmaya Gen- Araştırma alanlarını yok etmeye nasıl razı olmuştur?. Yetkililerin bizlere ve tüm Adana kamuoyuna bu yasa dışı tahsisin nedenlerini açıklamasını bekliyoruz. Tarım Bakanlığı’nın da konuyla ilgili bir araştırma yapmasının yerinde olacağı kanaatindeyiz. Unutmayalım ki bir değer yok edilerek yeni değerler oluşturulamaz. Ülkemiz değerlerine, toprak varlıklarımıza ve Gen Araştırma çalışmalarımıza sahip çıkalım. Adana ‘ya yakışır bir yerleşke yaratılması konusunda ilgili bakanlarımızı ve yerel yöneticilerimizi göreve çağırıyorum.”
Demirçalı Meclis kürsüsünde, “Kurulması planlanan Bilim ve Teknoloji Üniversitesi Adana ilimizde büyük sevinç yaşatmıştır. Ancak özensiz, plansız ve duyarsız yapılan arazi tespiti 1700 dekarlık arazisi elinden alınan Çukurova Üniversitesi yöneticileri ile Bilim ve Teknoloji Üniversitesi yöneticilerini karşı karşıya getirerek tatsız olaylara neden olmuştur. Ne üzücüdür ki Çukurova Üniversitesi’ne ait bu arazi Bilim ve Teknoloji Üniversitesi’ne tahsis edilirken üzerinde ne gibi genetik kaynakların ya da araştırma materyallerinin olduğuna bakılmamıştır." dedi.
BU ALAN KORUMA ALTINDA
Çukurova Üniversitesi’nden alınan 1700 dekarlık arazinin birinci ve ikinci sınıf tarım arazisi ve narenciye gen araştırma bahçelerinden oluştuğunu ifade eden Demirçalı, "Bu alanlarda uluslararası çok sayıda bilim insanı görev yaparak projeler yürütülmüş, yüksek lisans tezi, doktora ve doçentlik tez çalışması yapılmış, 5403 sayılı toprak koruma ve arazi kullanım kanunu uyarınca korumaya alınmıştır. Adana’da birçok uygun alan bulunmasına rağmen Gen merkezi yok edilerek Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım örgütünün veri tabanında yer alan genetik kaynakları oluşturduğumuz tarım alanlarının imara açılmasını anlamak mümkün değildir. Arazisi elinden alınan Çukurova Üniversitesi’nin görüşü alınmadan, yerleşim yerini bedavaya getirmek amacıyla hızla arazi tespitinin yapılması anlaşılır gibi değildir. Bir üniversite arazisinin içerisine başka bir üniversitenin kurulduğu hiçbir ülke yoktur." diye konuştu.
BELEDİYE BAŞKANINI ANLAMAK MÜMKÜN DEĞİL
Demirçalı, "Adana’nın geleceğe dönük büyüme stratejisi dikkate alınarak kent sınırları içerisinde yeni alanlar bulunarak Bilim ve Teknoloji Üniversitesi’ne yakışır bir yerleşke yapılması daha doğru ve yerinde olacaktır. Adana’da bu hedefi gerçekleştirecek yeterli arazi vardır. Durum böyle iken görevi tarım alanlarını korumak olan Adana Büyükşehir Belediyesi başkan vekilinin tarım arazisinin imara açılmasına imza atmış olması bir yerel yönetim skandalıdır. Kanunlarımızı yapma ve korumakla görevli bakanlıklarımızın yasayla korumaya alınmış bir araziyi imarlı arsaya dönüştürmüş olması ise devlet adamı sorumluluğu ile bağdaşmamaktadır. Bu kürsüden soruyorum, yerleşke alanının tahsisine imza atan Adana Büyükşehir Belediye başkan vekili tahsis yeri için imar ve şehirleşme açısında ne gibi menfaatler görmüştür?." şeklinde konuştu.
VARLIKLARIMIZA SAHİP ÇIKALIM
Demirçalı konuşmasına şöyle devam etti: "Tahsis alanına imza atan Milli Eğitim Bakanlığı iç içe yerleşke oluşturmada eğitim açısından ne gibi yararlar görmüştür?. Yine tahsiste imzası bulunan Maliye Bakanlığı yetkililerinin gönülleri tarım alanını imara açmaya Gen- Araştırma alanlarını yok etmeye nasıl razı olmuştur?. Yetkililerin bizlere ve tüm Adana kamuoyuna bu yasa dışı tahsisin nedenlerini açıklamasını bekliyoruz. Tarım Bakanlığı’nın da konuyla ilgili bir araştırma yapmasının yerinde olacağı kanaatindeyiz. Unutmayalım ki bir değer yok edilerek yeni değerler oluşturulamaz. Ülkemiz değerlerine, toprak varlıklarımıza ve Gen Araştırma çalışmalarımıza sahip çıkalım. Adana ‘ya yakışır bir yerleşke yaratılması konusunda ilgili bakanlarımızı ve yerel yöneticilerimizi göreve çağırıyorum.”