Mhp Genel Başkanı Bahçeli: Yemin Törenine Eksiksiz Katılacağız
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, TBMM’deki yemin törenine tüm milletvekilleriyle eksiksiz katılarak demokrasinin işlemesine destek vereceklerini söyledi.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, TBMM’deki yemin törenine tüm milletvekilleriyle eksiksiz katılarak demokrasinin işlemesine destek vereceklerini söyledi.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli yaptığı yazılı açıklamada, TBMM’nin yasama çalışmalarına başlamadan etki ve tesir alanı çok geniş olabilecek bir krizle yüz yüze kaldığını söyledi. Buna, AK Parti hükümetinin söz ve uygulamalarının birinci derecede yol açtığını ileri sürdü.
YSK’yı da eleştiren Bahçeli, “Ayrıca YSK’nın aymazlığı, milletvekili seçilme yeterliliğine sahip olmayan bazı kişilerle ilgili sakat tutumu bugün yaşadığımız sıkıntıların en başta gelen hazırlayıcıları arasında yer almıştır. Terör propagandasından dolayı bir yılı aşkın kesinleşen hapis cezası bulunan bir şahsın, 22 Mart 2011 tarihinde Yargıtay’ca cezasının onanmasına rağmen milletvekili adayı olmasına göz yumulması YSK’nın affedilmesi mümkün olmayan kusuru olarak karşımızdadır.” dedi.
"TÜRK MİLLETİNİN TERCİHİNE HAKARETTİR"
Milletvekili seçilen ve halen cezaevinde bulunanlara da değinen Bahçeli, şöyle devam etti: “Özellikle partimizin İstanbul milletvekili Sayın Engin Alan ve benzer durumda bulunan bir kısım milletvekilinin yaşadıkları mağduriyet ve maruz kaldıkları haksızlıklar Türk demokrasisine vurulan en ciddi darbelerden birisi olmuştur. Başta Sayın Engin Alan olmak üzere, milletvekili seçilen ve halen cezaevinde bulunan şahısların, itirazlarına rağmen tutukluluk hallerinin devam etmesi tam anlamıyla hukuk skandalıdır. Bu demokrasi ayıbının bir üst mahkeme tarafından ortadan kaldırılması her şeyden öncelikli hale gelmiştir.”
Sonuçlandırılmayan dava süreçlerinin insaf, vicdan ve adalet ölçülerinden tamamen uzaklaştığını belirten Bahçeli, “Suçlu olup olmadıkları henüz belli olmayan ve hukuken durumları netlik kazanmamış milletvekillerinin tutukluluk hallerinin sürdürülmesi Türk milletinin tercihine açıkça hakaret ve karşı tavırdır.” diye konuştu. Engin Alan ve aynı durumda bulunanların hukuken milletvekili olmalarına engel herhangi bir durumları olmadığını savunan Bahçeli, “Eğer seçilmiş kişilerin özgürlüklerinin kısıtlanmasındaki inat ve ısrar sürerse bu defa akıllara ister istemez belirli amaçların gözetildiği hususu gelecektir.” ifadesini kullandı.
Bahçeli, halen cezaevinde bulunan milletvekillerinin ‘kaçma, saklanma ve delilleri karartma şüphesi’ doğrultusunda tutukluluk hallerinin devam etmesinin yanlı karar veren ve siyasasallaşmış yargının bir örneği olduğunu ileri sürdü. “Hizbullah militanlarını serbest bırakırken şüphe alameti görmeyen AKP güdümlü yargı anlayışı, nedense aynı eğilimi bu son itirazlarda göstermemiştir.” diyen Bahçeli, şöyle devam etti: “22 Temmuz 2007 seçimlerine tutuklu olduğu halde bağımsız milletvekili adayı olarak katılan ve ardından da seçilen bir şahıs seçim sonuçlarının ilamından sonra serbest bırakılırken, Sayın Engin Alan ve benzer durumda olanların tutukluluk hallerinin devam etmesi, AKP’nin yeni bir oyunu sahnelemeye çalıştığına işaret etmektedir. Geçmişte PKK’yla kahramanca mücadele eden bir şahıstan bugün rövanş alırcasına hareket edilmesi Türk milletinin aziz vicdanında hiçbir şekilde karşılık bulamayacaktır.”
Yargının bağımsızlığının endişe verici şekilde zedelendiğini ileri süren Bahçeli, “Geldiğimiz bugünkü aşamada demokrasi ve millet egemenliği AKP’nin üstünlüğünü benimsemiş hukukçu zihniyeti tarafından kuşatılmış durumdadır.” dedi.
"YENİ ANAYASA KONUSUNDAKİ GÖRÜŞLER KUŞKU VERİCİ"
Yeni anayasa konusunun gündeme gelmesini kuşku verici olarak nitelendiren Bahçeli, “Hakları askıda olan milletvekillerinin sorunlarının halli birinci gündem maddesi olması gerekirken, gerek Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’den gerekse de Başbakan Erdoğan’dan yeni anayasa yapımı konusunda görüşler gelmesi ise düşündürücü olduğu kadar kuşku verici bulunmuştur. Başta Cumhurbaşkanı olmak üzere nisan ayında bazı bağımsız adayların YSK tarafından müracaatlarının kabul edilmemesi karşısında gösterilen direncin ve tepkinin bir benzerine ahlaken bugün de ihtiyaç olduğu kuşkusuzdur.” sözlerini kaydetti.
"DEMOKRASİ KRİZİ TBMM İÇERİSİNDE AŞILABİLİR"
Siyasi ve demokrasi krizinin güdümlü yargı yoluyla ya da boykot niyetleriyle değil, TBMM içerisinde aşılacağına inandıklarını kaydeden Bahçeli, “Partimiz, Başbakan Erdoğan’ı samimi bir şekilde tavır almaya ve demokrasiyi savunmaya çağırmaktadır.” ifadelerini kullandı. Türkiye’nin içine düştüğü karanlık süreçte kaybolmaması için sorumluluk mevkiinde bulunanların akıllarını başlarına almalarında sonsuz yararlar olduğunu söyleyen Bahçeli, sözlerine şöyle devam etti: “MHP, TBMM’nin saygınlığına ve millet iradesinin vazgeçilmezliğine inandığından dolayı yemin törenine tüm milletvekilleriyle eksiksiz katılacak ve demokrasinin işlemesine destek verecektir.”
‘Boykot kararı alanların, bunu aklından geçirenlerin, TBMM’yi kirli emellerine alet etmeye yeltenenlerin krizden, kavgadan ve kaostan beslenenler olacağını’ belirten Bahçeli, açıklamasını şu ifadelerle tamamladı: “TBMM’de yapılacak olan milletvekilliği yemin töreni öncesi muhatapları tarafından bu tespitlerimiz üzerinde düşünülmesi ve müşterek duruş gösterilmesi elzem haline gelmiştir. Başbakan Erdoğan ve partisini çok önemli bir samimiyet testi beklemekte, kendilerine yapılmasını istemedikleri uygulamalar karşısında omurgalı tavır almaları için önlerinde tarihi bir fırsat durmaktadır. Kaybedecek vakit, boşa geçecek zaman ve heba edecek değer artık kalmamıştır.”
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli yaptığı yazılı açıklamada, TBMM’nin yasama çalışmalarına başlamadan etki ve tesir alanı çok geniş olabilecek bir krizle yüz yüze kaldığını söyledi. Buna, AK Parti hükümetinin söz ve uygulamalarının birinci derecede yol açtığını ileri sürdü.
YSK’yı da eleştiren Bahçeli, “Ayrıca YSK’nın aymazlığı, milletvekili seçilme yeterliliğine sahip olmayan bazı kişilerle ilgili sakat tutumu bugün yaşadığımız sıkıntıların en başta gelen hazırlayıcıları arasında yer almıştır. Terör propagandasından dolayı bir yılı aşkın kesinleşen hapis cezası bulunan bir şahsın, 22 Mart 2011 tarihinde Yargıtay’ca cezasının onanmasına rağmen milletvekili adayı olmasına göz yumulması YSK’nın affedilmesi mümkün olmayan kusuru olarak karşımızdadır.” dedi.
"TÜRK MİLLETİNİN TERCİHİNE HAKARETTİR"
Milletvekili seçilen ve halen cezaevinde bulunanlara da değinen Bahçeli, şöyle devam etti: “Özellikle partimizin İstanbul milletvekili Sayın Engin Alan ve benzer durumda bulunan bir kısım milletvekilinin yaşadıkları mağduriyet ve maruz kaldıkları haksızlıklar Türk demokrasisine vurulan en ciddi darbelerden birisi olmuştur. Başta Sayın Engin Alan olmak üzere, milletvekili seçilen ve halen cezaevinde bulunan şahısların, itirazlarına rağmen tutukluluk hallerinin devam etmesi tam anlamıyla hukuk skandalıdır. Bu demokrasi ayıbının bir üst mahkeme tarafından ortadan kaldırılması her şeyden öncelikli hale gelmiştir.”
Sonuçlandırılmayan dava süreçlerinin insaf, vicdan ve adalet ölçülerinden tamamen uzaklaştığını belirten Bahçeli, “Suçlu olup olmadıkları henüz belli olmayan ve hukuken durumları netlik kazanmamış milletvekillerinin tutukluluk hallerinin sürdürülmesi Türk milletinin tercihine açıkça hakaret ve karşı tavırdır.” diye konuştu. Engin Alan ve aynı durumda bulunanların hukuken milletvekili olmalarına engel herhangi bir durumları olmadığını savunan Bahçeli, “Eğer seçilmiş kişilerin özgürlüklerinin kısıtlanmasındaki inat ve ısrar sürerse bu defa akıllara ister istemez belirli amaçların gözetildiği hususu gelecektir.” ifadesini kullandı.
Bahçeli, halen cezaevinde bulunan milletvekillerinin ‘kaçma, saklanma ve delilleri karartma şüphesi’ doğrultusunda tutukluluk hallerinin devam etmesinin yanlı karar veren ve siyasasallaşmış yargının bir örneği olduğunu ileri sürdü. “Hizbullah militanlarını serbest bırakırken şüphe alameti görmeyen AKP güdümlü yargı anlayışı, nedense aynı eğilimi bu son itirazlarda göstermemiştir.” diyen Bahçeli, şöyle devam etti: “22 Temmuz 2007 seçimlerine tutuklu olduğu halde bağımsız milletvekili adayı olarak katılan ve ardından da seçilen bir şahıs seçim sonuçlarının ilamından sonra serbest bırakılırken, Sayın Engin Alan ve benzer durumda olanların tutukluluk hallerinin devam etmesi, AKP’nin yeni bir oyunu sahnelemeye çalıştığına işaret etmektedir. Geçmişte PKK’yla kahramanca mücadele eden bir şahıstan bugün rövanş alırcasına hareket edilmesi Türk milletinin aziz vicdanında hiçbir şekilde karşılık bulamayacaktır.”
Yargının bağımsızlığının endişe verici şekilde zedelendiğini ileri süren Bahçeli, “Geldiğimiz bugünkü aşamada demokrasi ve millet egemenliği AKP’nin üstünlüğünü benimsemiş hukukçu zihniyeti tarafından kuşatılmış durumdadır.” dedi.
"YENİ ANAYASA KONUSUNDAKİ GÖRÜŞLER KUŞKU VERİCİ"
Yeni anayasa konusunun gündeme gelmesini kuşku verici olarak nitelendiren Bahçeli, “Hakları askıda olan milletvekillerinin sorunlarının halli birinci gündem maddesi olması gerekirken, gerek Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’den gerekse de Başbakan Erdoğan’dan yeni anayasa yapımı konusunda görüşler gelmesi ise düşündürücü olduğu kadar kuşku verici bulunmuştur. Başta Cumhurbaşkanı olmak üzere nisan ayında bazı bağımsız adayların YSK tarafından müracaatlarının kabul edilmemesi karşısında gösterilen direncin ve tepkinin bir benzerine ahlaken bugün de ihtiyaç olduğu kuşkusuzdur.” sözlerini kaydetti.
"DEMOKRASİ KRİZİ TBMM İÇERİSİNDE AŞILABİLİR"
Siyasi ve demokrasi krizinin güdümlü yargı yoluyla ya da boykot niyetleriyle değil, TBMM içerisinde aşılacağına inandıklarını kaydeden Bahçeli, “Partimiz, Başbakan Erdoğan’ı samimi bir şekilde tavır almaya ve demokrasiyi savunmaya çağırmaktadır.” ifadelerini kullandı. Türkiye’nin içine düştüğü karanlık süreçte kaybolmaması için sorumluluk mevkiinde bulunanların akıllarını başlarına almalarında sonsuz yararlar olduğunu söyleyen Bahçeli, sözlerine şöyle devam etti: “MHP, TBMM’nin saygınlığına ve millet iradesinin vazgeçilmezliğine inandığından dolayı yemin törenine tüm milletvekilleriyle eksiksiz katılacak ve demokrasinin işlemesine destek verecektir.”
‘Boykot kararı alanların, bunu aklından geçirenlerin, TBMM’yi kirli emellerine alet etmeye yeltenenlerin krizden, kavgadan ve kaostan beslenenler olacağını’ belirten Bahçeli, açıklamasını şu ifadelerle tamamladı: “TBMM’de yapılacak olan milletvekilliği yemin töreni öncesi muhatapları tarafından bu tespitlerimiz üzerinde düşünülmesi ve müşterek duruş gösterilmesi elzem haline gelmiştir. Başbakan Erdoğan ve partisini çok önemli bir samimiyet testi beklemekte, kendilerine yapılmasını istemedikleri uygulamalar karşısında omurgalı tavır almaları için önlerinde tarihi bir fırsat durmaktadır. Kaybedecek vakit, boşa geçecek zaman ve heba edecek değer artık kalmamıştır.”