İzmir`de Yaklaşık 10 Bin Bina Deprem Riskine Karşı Taranacak
İzmir Büyükşehir Belediyesi, "Mevcut Yapı Stoğu Envanterinin Oluşturulması Projesi" kapsamında Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) ve İnşaat Mühendisleri Odası (İMO) İzmir Şubesi ile protokol imzaladı.
Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, 10 ay içinde tamamlanacak projeyle pilot bölge seçilen Balçova ve Seferihisar ilçelerinde toplam 9 bin 500 binanın deprem riski açısından mercek altına alınacağını, daha sonra projenin bütün şehre yayılacağını söyledi.
Balçova ve Seferihisar İlçelerinde Yapı Stoğu Envanterinin Oluşturulması ve Yapı Güvenliğinin Deprem Riski Açısından Değerlendirilmesi Ortak Hizmet Projesi Protokolü`nün imza törenine Başkan Kocaoğlu, Balçova Belediye Başkanı Mehmet Ali Çalkaya, DEÜ Mühendislik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ercüment Yalçın, İMO İzmir Şube Başkanı Ayhan Emekli, TMMOB Dönem Sözcüsü Ferdan Çiftçi, akademisyenler ve meslek odaları temsilcileri katıldı. Söz konusu protokolle bir deprem sırasında binaların hasar görme riskleri belirlenecek ve elde edilecek sonuçların, iki ilçe bazında bölgesel olarak raporlanması sağlanacak. Törende konuşan Kocaoğlu, Büyükşehir Belediyesi tarafından 1999 yılında hazırlanan Radius Projesi’nden bu yana İzmir’de deprem ve afet öncesiyle sonrasına ilişkin çalışmalar hakkında bilgi verdi. Şehir dönüşümü çerçevesinde yapılanları özetleyerek, “1/25 binlik nazım imar planı çerçevesinde, sosyal donatı alanları ayrılmış planlı bir kent için çalışıyoruz. İzmir`i, diğer çevre yatırımlarıyla birlikte yaşanacak kentler sıralamasında en üste çıkarmak istiyoruz.” dedi. Dünya Sağlık Örgütü’nün İzmir’i, Türkiye’de havası en temiz şehir olarak belirlediğini hatırlatan Kocaoğlu, “Bu yeterli değil. Havası, toprağı, suyu, yeşili ve planlamasıyla dünyanın en sağlıklı kentlerinden biri olmayı hedefliyoruz.” şeklinde konuştu. Söz konusu protokol üzerinde uzun zamandır çalıştıklarını vurgulayan Kocaoğlu, “İmza törenimiz, Van depremlerinden sonraya denk geldi. Bu da hepimizin konuya hassasiyetini arttırdı. Pilot olarak belirlenen iki bölgeden sonra hızlı bir şekilde diğer ilçelere de projeyi yaygınlaştıracağız.” dedi. Prof. Dr. Yalçın da Van depremlerinden sonra projenin öneminin ortaya çıktığını ifade ederek, “Böyle önemli bir projede yer almaktan mutluyum.” diye konuştu. İMO Şube Başkanı Emekli ise yakın süreçte yaşanan depremlerin projeye kaçınılmaz bir önem kazandırdığını belirterek, “İzmir olarak bir ilki gerçekleştiriyoruz. Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’na teşekkür ederim.” dedi.
PROJE NEYİ HEDEFLİYOR?
İlk etapta Balçova`daki yaklaşık 6 bin 500 ve Seferihisar’ın merkezindeki yaklaşık 3 bin binanın envanterinin çıkarılması, bunların güvenliğinin deprem riski açısından hızlı bir şekilde değerlendirilmesi sağlanacak. Her yapının ilgili belediyesinden temin edilecek dosyası ve mahallinde yapılacak inceleme sonucunda elde edilecek veriler doğrultusunda kimlik bilgilerinin oluşturulması amaçlanıyor.
Projeden elde edilecek sonuçlar, aynı zamanda İzmir İmar Bilgi Sistemi’nin oluşturulması ve afet zarar azaltma çalışmalarında bilgi altyapısı olarak kullanılacak. Böylece afet planlama ve yönetiminin daha etkin yapılabilmesi için güncellenebilir ve güvenilir bir veri tabanı oluşturulacak. Sonuçlardan yararlanarak, afet öncesi hazırlık yapmak ve şehrin sürdürülebilir gelişimi için öncelikleri belirlemek mümkün olacak.
Proje sonucunda incelenen bölgeler için sismik risk haritaları çıkarılacak. Yaklaşık 10 bin binanın inceleme sonuçlarına dayanılarak, İzmir için mevcut yapı stoğu hakkında güvenilir değerlendirmeler yapılabilecek.
NELER YAPILACAK?
İzmir Büyükşehir Belediyesi adına İmar ve Şehircilik Daire Başkanlığı tarafından yürütülecek proje çerçevesinde, önce mevut yapıların envanter bilgileri oluşturulacak. Stoğun deprem açısından riskinin belirlenmesi için kullanılacak değerlendirme yöntemiyle binalara ait parametrelerin elde edilmesine yönelik (yığma ve betonarme binalar için ayrı ayrı) veri toplanacak.
Binaların envanter bilgileri ve yapı özelliklerinin derlenmesine yönelik bilgi toplamada görev alacak inşaat mühendislerine eğitim verilecek. Bu eğitim, deprem gibi afetler öncesi ve sonrasında hasar görebilirlik konusunda uzman görüşü oluşturabilecek teknik elemanlar yetişmesine de katkı sağlayacak.
Bina hasar indeksi puanları hesaplanacak ve güvenlik seviyeleri göreceli olarak belirlenecek.
Projenin gerek yönetimi gerekse uygulaması, İmar Bilgi Sistemi’nin oluşturulmasına temel hazırlayacak. Veri toplama çalışması kapsamında elde edilecek olan bilgiler sayısallaştırılacak.
Proje doğrultusunda her birimin katılımcılarıyla oluşturulacak danışma kurulu, eşgüdüm içinde çalışacak.
Balçova ve Seferihisar İlçelerinde Yapı Stoğu Envanterinin Oluşturulması ve Yapı Güvenliğinin Deprem Riski Açısından Değerlendirilmesi Ortak Hizmet Projesi Protokolü`nün imza törenine Başkan Kocaoğlu, Balçova Belediye Başkanı Mehmet Ali Çalkaya, DEÜ Mühendislik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ercüment Yalçın, İMO İzmir Şube Başkanı Ayhan Emekli, TMMOB Dönem Sözcüsü Ferdan Çiftçi, akademisyenler ve meslek odaları temsilcileri katıldı. Söz konusu protokolle bir deprem sırasında binaların hasar görme riskleri belirlenecek ve elde edilecek sonuçların, iki ilçe bazında bölgesel olarak raporlanması sağlanacak. Törende konuşan Kocaoğlu, Büyükşehir Belediyesi tarafından 1999 yılında hazırlanan Radius Projesi’nden bu yana İzmir’de deprem ve afet öncesiyle sonrasına ilişkin çalışmalar hakkında bilgi verdi. Şehir dönüşümü çerçevesinde yapılanları özetleyerek, “1/25 binlik nazım imar planı çerçevesinde, sosyal donatı alanları ayrılmış planlı bir kent için çalışıyoruz. İzmir`i, diğer çevre yatırımlarıyla birlikte yaşanacak kentler sıralamasında en üste çıkarmak istiyoruz.” dedi. Dünya Sağlık Örgütü’nün İzmir’i, Türkiye’de havası en temiz şehir olarak belirlediğini hatırlatan Kocaoğlu, “Bu yeterli değil. Havası, toprağı, suyu, yeşili ve planlamasıyla dünyanın en sağlıklı kentlerinden biri olmayı hedefliyoruz.” şeklinde konuştu. Söz konusu protokol üzerinde uzun zamandır çalıştıklarını vurgulayan Kocaoğlu, “İmza törenimiz, Van depremlerinden sonraya denk geldi. Bu da hepimizin konuya hassasiyetini arttırdı. Pilot olarak belirlenen iki bölgeden sonra hızlı bir şekilde diğer ilçelere de projeyi yaygınlaştıracağız.” dedi. Prof. Dr. Yalçın da Van depremlerinden sonra projenin öneminin ortaya çıktığını ifade ederek, “Böyle önemli bir projede yer almaktan mutluyum.” diye konuştu. İMO Şube Başkanı Emekli ise yakın süreçte yaşanan depremlerin projeye kaçınılmaz bir önem kazandırdığını belirterek, “İzmir olarak bir ilki gerçekleştiriyoruz. Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’na teşekkür ederim.” dedi.
PROJE NEYİ HEDEFLİYOR?
İlk etapta Balçova`daki yaklaşık 6 bin 500 ve Seferihisar’ın merkezindeki yaklaşık 3 bin binanın envanterinin çıkarılması, bunların güvenliğinin deprem riski açısından hızlı bir şekilde değerlendirilmesi sağlanacak. Her yapının ilgili belediyesinden temin edilecek dosyası ve mahallinde yapılacak inceleme sonucunda elde edilecek veriler doğrultusunda kimlik bilgilerinin oluşturulması amaçlanıyor.
Projeden elde edilecek sonuçlar, aynı zamanda İzmir İmar Bilgi Sistemi’nin oluşturulması ve afet zarar azaltma çalışmalarında bilgi altyapısı olarak kullanılacak. Böylece afet planlama ve yönetiminin daha etkin yapılabilmesi için güncellenebilir ve güvenilir bir veri tabanı oluşturulacak. Sonuçlardan yararlanarak, afet öncesi hazırlık yapmak ve şehrin sürdürülebilir gelişimi için öncelikleri belirlemek mümkün olacak.
Proje sonucunda incelenen bölgeler için sismik risk haritaları çıkarılacak. Yaklaşık 10 bin binanın inceleme sonuçlarına dayanılarak, İzmir için mevcut yapı stoğu hakkında güvenilir değerlendirmeler yapılabilecek.
NELER YAPILACAK?
İzmir Büyükşehir Belediyesi adına İmar ve Şehircilik Daire Başkanlığı tarafından yürütülecek proje çerçevesinde, önce mevut yapıların envanter bilgileri oluşturulacak. Stoğun deprem açısından riskinin belirlenmesi için kullanılacak değerlendirme yöntemiyle binalara ait parametrelerin elde edilmesine yönelik (yığma ve betonarme binalar için ayrı ayrı) veri toplanacak.
Binaların envanter bilgileri ve yapı özelliklerinin derlenmesine yönelik bilgi toplamada görev alacak inşaat mühendislerine eğitim verilecek. Bu eğitim, deprem gibi afetler öncesi ve sonrasında hasar görebilirlik konusunda uzman görüşü oluşturabilecek teknik elemanlar yetişmesine de katkı sağlayacak.
Bina hasar indeksi puanları hesaplanacak ve güvenlik seviyeleri göreceli olarak belirlenecek.
Projenin gerek yönetimi gerekse uygulaması, İmar Bilgi Sistemi’nin oluşturulmasına temel hazırlayacak. Veri toplama çalışması kapsamında elde edilecek olan bilgiler sayısallaştırılacak.
Proje doğrultusunda her birimin katılımcılarıyla oluşturulacak danışma kurulu, eşgüdüm içinde çalışacak.