Matkap soruşturması davasında verilen cezalara itiraz edildi

Matkap operasyonu davasında sanıklara verilen cezalara duruşma savcısı ve soruşturma savcısından itiraz geldi. Duruşma savcısı, mahkeme kararında örgütün varlığının kabul edilmesine, soruşturma savcısı ise örgütün varlığının kabul edilmesine rağmen cezaların en alt sınırdan verilmesine itiraz etti.

İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından açıklanan gerekçeli kararda, sanıklar arasında gevşek de olsa hiyerarşik bir ilişki bulunduğu, üye sayısının üçten fazla olduğu ve suç işlemek amacıyla bir araya geldikleri, suç işleme iradelerinde devamlılığın bulunduğu hususunda tam bir vicdani kanaat oluştuğu belirtilmişti. Duruşma savcısı Mustafa Çavuşoğlu, mütalaasında, sanıklar hakkında suç örgütü kurmak yönünden sayısal yeterlilik bulunmakla beraber sanıklar arasında hiyerarşik bir yapılanma bulunmadığı, suç işleme iradesinde devamlılığın tespit edilemediği anlaşıldığından bu suçtan beraatlarına karar verilmesini istemişti.

Soruşturma savcısı Hikmet Usta tarafından hazırlanan iddianamede ise Orhan Aykut'un 'suç işlemek amacıyla örgüt kurmak, nitelikli yağma ve ruhsatsız silah bulundurmak suçlarından 32 yıldan 54 yıla kadar hapsi istenmişti. Albay Şenol Boyu'nun 'suç işlemek için kurulan örgüte üye olmak ve nitelikli yağma' suçlarından 21 yıldan 33 yıla, Bedirhan Esenlik'in 'örgüt üyeleği ve ruhsatsız silah bulundurmak' suçlarından 2 yıldan 6 yıla, 9 sanığın da benzer suçlardan 1 yıldan 33.5 yıla kadar hapsi talep edilmişti.

Mahkeme, örgütün lideri olduğu belirtilen Orhan Aykut'u 'suç işlemek amacıyla örgüt kurmak, gaspa teşebbüs, dolandırıcılığa teşebbüs ve mermi bulundurmak' suçlarından 6 yıl 3 ay 25 gün hapisle cezalandırmıştı. Albay Şenol Boyu, Halime Dayan, Mehmet Salih Aydar'ın 'suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olmak, gaspa teşebbüs ve dolandırıcılığa teşebbüs' suçlarından 3 yıl 4'er ay hapisle cezalandırılmasına karar veren mahkeme, Hasan Kılınç'ın 2 yıl 11 ay 25 gün, Mahmut Kılınç'ın 3 yıl 4 ay 25 gün ve Nazım İsmet Kalaycı'nın 2 yıl 1 ay hapisle cezalandırılmasını kararlaştırmıştı.

Yeşil kod adlı Mahmut Yıldırım'ın sağ kolu olduğu öne sürülen ve adını Bedirhan Esenlik olarak değiştiren Zakir Selvi, Mehmet Mucip Seven ve Nedim Erdemirel'in mermi bulundurmak suçundan 10'ar ay hapisle cezalandırılmasına karar verilmişti. Sanıklar Haydar Gündöner ve Cahit Gökçar'ın beraatine karar veren mahkeme, sanıklar Mehmet Salih Aydar, Hasan Kılınç, Mahmut Kılınç, Albay Şenol Boyu'nın tutuklu kaldıkları süreyi dikkate alarak tahliyelerine hükmetmişti. Örgütün lideri olduğu iddia edilen Orhan Aykut'un tutukluluk halinin devamına karar verilmişti.

Mahkemenin bu kararı üzerine iki savcı da Yargıtay'a temyizde bulundu. Mütalaasında örgütün bulunmadığını belirten duruşma savcısı Mustafa Çavuşoğlu, kararda örgütün varlığının kabul edilmesine itiraz etti. Matkap soruşturmasını yürüten savcı Hikmet Usta ise verilen cezaların az olması yönünden itirazda bulundu. Usta örgütün varlığının kabul edilmesine karşın cezanın en alt sınırdan verilmesini temyiz etti.

Çete üyelerinin kendilerini derin devletin elemanları gibi göstererek tehdit ve yağma suçlarını işledikleri, AK Partili milletvekilleri Abdullah Veli Seyda ve Mehmet İhsan Aslan'a terör örgütü PKK tarafından eylem yapılacağını söyleyerek korkuttukları, bu şekilde örgüt üyeleri tarafından müştekilere bazı taleplerin yaptırılmaya çalışıldığı ileri sürülmüştü.