Bu Proje 42 Ili Ve Türkiye Yüzölçümünün Yüzde 25'Ini Kapsiyor
Samsun’da, Türkiye yüzölçümünün yüzde 25’ini ve 42 ili kapsayan “6 Havzada Nehir Havza Yönetim Planlarinin Hazirlanmasi Için Teknik Yardim Projesi” kapsaminda “Kizilirmak Havzasi Paydas Danisma Toplantisi” yapildi.

Samsun Valisi Doç. Dr. Zülkif Dagli baskanliginda yapilan toplantida Su Yönetimi Genel Müdürü Bilal Dikmen, paydas kurumlarin yöneticileri ve proje kapsaminda görev alacak teknik personeller hazir bulundu.
“Türkiye’deki en büyük proje”
AB tarafindan desteklenen projenin havza yönetimi konusunda Türkiye’deki en büyük proje olduguna dikkat çeken Su Yönetimi Genel Müdürü Bilal Dikmen, “Proje kapsaminda çalismalar 42 ay boyunca devam edecek. Mart 2025’te projeyi tamamlamayi hedefliyoruz. Projenin maksadi; nehir havza yönetim planlarinin su çerçeve direktifi uyarinca hazirlanmasinda ülkemizin kapasitesinin artirilmasi ve gelistirilmesidir. Proje 6 milyon 915 bin avro bütçesi ile havza yönetimi konusunda ülkemizdeki en büyük proje olmakla birlikte, Avrupa’da da Avrupa Birligi destekli en büyük bütçeli teknik yardim bütçelerinden birisidir. Proje kapsaminda 6 havza yüzölçümü olarak yaklasik 200 bin kilometrelik bir alan ülkemizin yüzölçümünün yüzde 25’ini olusturuyor. Ayrica kismen ve tamamen de 42 ili kapsamasiyla, çalismada illerimizden yarisindan fazla ele alinacak ve degerlendirilecek. Nehir havza yönetim planlari ile sektörel su tahsis planlarinin ülkemizde ilk defa ayni anda hazirlanacagindan dolayi da bu proje bir ilk niteligindedir. Karakterizasyon, ekonomik analiz, modelleme, tedvirlerin belirlenmesi gibi her 2 planda da ortak sekilde yapilan çalismalarin entegre ve uyumlu bir sekilde hazirlanmasi önem arz etmektedir. Nehir havza yönetim planlari iklim degisikliginin etkileri de dikkate alinarak hazirlanmis olacak” dedi.
“Havzadaki su kalitesi ve miktari korunacak”
Söz konusu havzalardaki su miktarinin ve kalitesinin korunacaginin altini çizen Bilal Dikmen, “Dogu Akdeniz Havzasi’nda çevresel kalite standardinin uygulanmasinda çevre ve saglik etkilerinin tespit edilmesi çalismasi da gerçeklestirilecek. Bu çalisma ile kirletici baski iliskilerini içeren sektörel envanterimizin iyilestirilmesi, kirleticilerin insan sagligina etkisinin ortaya konulmasi ve yönetim planlarinda hazirlanacak tedbirler programinda bu etkilerin daha iyi bir sekilde incelenerek tedbirlerin verilmesi ve etkin olarak belirlenmesine imkân saglayacaktir. Kizilirmak Havzasi’nda tarim ve sanayi basta olmak üzere turizm, ticaret, lojistik gibi faaliyetler yogun olarak gerçeklestirilmektedir. Proje kapsaminda havzada su kalitesi ve miktarini korumak amaciyla belirlenecek tedbirler ve bu tedbirlerin hayata geçirilmesi havzaya büyük bir katma deger saglayacaktir” diye konustu.
“Suyu korumak boynumuzun borcu”
Suyun korunmasi konusunun son dönemde tüm dünyaca dikkate alinan bir konu olduguna vurgu yapan Vali Zülkif Dagli, “Ülkemizin en önemli iki nehri Kizilirmak ve Yesilirmak, Samsun’da denizle bulusuyor. Kizilirmak Sivas’tan dogup, Bafra ilçemizde denize dökülüyor. Bu nehirler bizim ve geçtigi iller için çok önemli. Deger verilmesi gerektigi gibi kullanildigi zaman önemi daha da iyi anlasiliyor. Son yillarda suyun önemi daha iyi bir sekilde anlatilmaya çalisiliyor. Su savaslari, su ile ilgili gelecek, suyla ilgili yasam hep konusulmakta, ancak son 1 yildir iklim degisikligi kavraminin dünya gündemine tamamen oturmasiyla birlikte bu bizim de ülke gündemimize girdi. Suyu korumakla sadece 1 kurum ya da kurulus degil hepimiz sorumlu ve yükümlüyüz. Bu da bizim boynumuzun borcu. Aksi takdirde gelecek nesillere güzel bir dünya birakmamis olacagiz. Bizim medeniyetimiz su demek. Su, yesil, çevre hep bunlara dayaniyor. Amasya ilimizde 1300’lü yillarda suyla tedaviyi hala gözlemliyoruz. O hastane hala mevcut ve müze olarak gezilebiliyor. Endülüs’e baktigimizda suyla ilgili bir medeniyet oldugunu görüyoruz. Bizim medeniyetimizin de su ve yesile bagli oldugunu hepimiz tüm kilcal damarlarimizda hissediyoruz” ifadelerini kullandi.
“Tarimi yaparken en az seviyede su kullanmakla yükümlüyüz”
Gelisen yöntemlerle birlikte tarimda bosa akitilan su tüketiminin de önüne geçilmesi gerektigini dikkat çeken Vali Dagli, sunlari söyledi:
“Bilindigi üzere devletimiz yillar önce Bafra ilçemizde Altinkaya ve Derbent Barajlarini insa ederek, vatandaslarimizin hizmetine sunmus. Simdi ise bize düsen, bu barajlarimizdaki suyu koruyarak kullanmak için kapali sulamayi tesvik etmek ve süreci hizlandirmak. Tarim bizim için olmazsa olmaz, ama tarimi yaparken en az seviyede su kullanmakla yükümlüyüz. Yine bu anlamda Bafra ilçemizde geçtigimiz yil hayata geçirilen damlama sulamayla pirinç yetistiriciligi de çok güzel bir yenilik. Elbette biz tarimin yaninda sanayide de ilerlemeliyiz, ama bu ilerlemeyi topragi kirletmeyecek, su kaynaklarini koruyacak ve çevreye duyarli bir sekilde saglamaliyiz. Insallah bu toplantida konusulanlar da bunlari yapmamiza vesile olacaktir.”
Toplanti, açilis konusmalarinin ardindan yerli ve yabanci uzmanlarin sunumlari ile devam etti. Nehir Havzasi Yönetim Plani Projeleri kapsaminda Marmara Havzasi, Bati Karadeniz Havzasi, Kizilirmak Havzasi, Dogu Karadeniz Havzasi, Antalya Havzasi ve Dogu Akdeniz Havzasi’nda çalismalar yapilacak.
