Bahçeli Açiklamasi 'HDP'nin Kapatilmasi Artik Hukukun Konusudur'

MHP Genel Baskani Devlet Bahçeli,partisinin grup toplantisinda gündeme iliskin açiklamalarda bulundu. Yargitay Cumhuriyet Bassavciligi’nin, Anayasa Mahkemesi tarafindan iade edilen HDP’nin kapatilmasini esas alan iddianamenin eksikliklerini gidererek dün tekrar açtigini hatirlatan Bahçeli, “PKK’dan aldigi talimatlarla siyasetini belirleyen HDP’nin, CHP ile IP’i bir karara zorlamasi, gizli sakli iliskilerden siyrilma telasi son zamanlarda iyice yogunlasmistir. IP Baskani’nin 2023 seçimlerinde HDP ile resmi ittifaka karsi çikmasi aralarindaki rol paylasiminda kendisine verilen görevin telaffuz gayretinden baska bir sey degildir. 2023 seçimlerinde ne olacagindan, nasil bir ortaklik kurulacagindan daha önce çözümü milli ve hukuki aciliyet olan devasa bir sorun vardir. HDP’nin kapatilma süreciyle, bölücü milletvekillerinin dokunulmazlik dosyalarinin görüsülmesi maalesef tavsamaktadir. Ancak Yargitay Cumhuriyet Bassavciligi, Anayasa Mahkemesi tarafindan iade edilen HDP’nin kapatilmasini esas alan iddianamenin eksikliklerini gidererek beklenen davayi dün tekrar açmistir” açiklamasinda bulundu.

“HDP’NIN KAPATILMASI ARTIK HUKUKUN KONUSUDUR, BU KANLI VE KARANLIK SAYFA AÇILMAMAK ÜZERE KAPATILMALIDIR”

Anayasa Mahkemesinin HDP iddianamesini ikinci kez iade edebilecegi bir seçenegin kalmadigina dikkat çeken Bahçeli, “HDP’nin eylemleri, devletin bagimsizligina, ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlügüne, insan haklarina aykiri bulunmustur. Bu bölücü partinin hemen hemen tüm organlari, üyeleri ve teskilatlari vasitasiyla suç isledigi, islenmesini tahrik ve tesvik ettigi somut delillerle belirtilmistir. Bundan sonra bütün gözler Anayasa Mahkemesi’ne çevrilecektir. Bu mahkemenin iddianameyi ikinci kez iade seçenegi de kalmamistir. Türkiye, vatan topraklarinda ve sinir ötesinde teröre karsi kazanmis oldugu muazzam üstünlügü TBMM’de kaybedemez, hiç kimse de bu kayba hizmet edemez. HDP’nin kapatilmasi artik hukukun konusudur, bu kanli ve karanlik sayfa açilmamak üzere kapatilmalidir. Ayrica bunun baglantili olmak üzere, cevabini aradigimiz sorular da sunlardir: Bölücü milletvekillerinin dokunulmazlik dosyalarinin TBMM’de görüsülüp karara baglanmasi neden gecikmektedir? Suçu tevsik edilmis PKK’li milletvekilleri adaletin önüne ne zaman çikarilacaktir? Maseri vicdanin huzur bulmasi için daha neyi bekliyoruz? Ihanetin bedelini ödeteceksek ne duruyoruz? Sayet bölücülügün hesabini soracaksak, Sayet hukuk devletinin varligini göstereceksek gün bugündür, melanetin yeri bagimsiz Türk mahkemelerinde kurulan sanik sandalyesidir” diye konustu.



“TÜRKIYE CUMHURIYETI KATIL OLSAYDI, BUGÜN BULUNDUGU YER TBMM DEGIL, MEZARLIK OLURDU”

HDP’den istifa ederek TIP’e geçen Istanbul Milletvekili Ahmet Sik’in açiklamalarini elestiren Bahçeli, “TIP’li bir milletvekilinin, ‘bu devlet katil, bu devleti yikmamiz gerekiyor, evet Türkiye Cumhuriyeti devleti katil bir devlettir.’ iftiralari karsisinda ne yapacagiz? Bu hainin dokunulmazligini kaldirip dogruca adalete teslim etmeyecek miyiz? Düsünebiliyor musunuz, böyle bir alçak TBMM’de bizimle ayni havayi teneffüs ediyor. Devlete katil diyen bu soysuz, devletin her imkanindan istifade ediyor, hazinesinden maasini aliyor. HDP’lilerin fütursuzlugundan cesaret alan bu suçlu bilmelidir ki, Türkiye Cumhuriyeti katil olsaydi, bugün bulundugu yer TBMM degil, mezarlik olurdu. Bunlara müsamaha gösteremeyiz. Bu asagilik tiplere tahammül edemeyiz” açiklamasini kaydetti.



“HDP’NIN KAPATILMASI, SIYASETTEN, DEMOKRASINDEN KAYDININ SILINMESI HEPIMIZIN, ÖZELLIKLE ANAYASA MAHKEMESI’NIN NAMUS BORCUDUR”

Bahçeli, “Iktidari zayiflatacak her türlü politikayi, bu iktidarin azi dislerini çekecek her seyi mesru gören bu bölücünün layik oldugu yer Gazi Meclis’in çatisi degil, demir parmakliklarin arkasidir. Bununla birlikte HDP’li bölücü milletvekillerine geregi hukuk sinirlari içinde derhal yapilmalidir. HDP, terörizmin siyaset ayagidir. HDP, terör örgütünün Meclis’e sizmis nifak usagidir. Ve HDP’nin kapatilmasi, siyasetten, demokrasinden kaydinin silinmesi hepimizin, özellikle Anayasa Mahkemesi’nin namus borcudur” açiklamasinda bulundu.

(Yunus Emre Kartal - Engin Yagci/IHA)