Istilaci Israil Sazani Içme Suyu Havzalarini Tehdit Ediyor
Eskisehir Osmangazi Üniversitesi Ögretim Üyesi Prof. Dr. Özgür Emiroglu: 'Bu baliklar o kadar çoklar ki çok miktarda diski birakiyorlar. Dogal bir gübreleme yapmis oluyorlar ve sulak alanlarimizin ekolojik sistemini bozuyorlar. Diger türlerle çok ciddi rekabete giriyorlar ve onlarin yok olmasina sebebiyet veriyorlar'
GÖKHAN ZOBAR - Eskisehir Osmangazi Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Biyoloji Bölümü Ögretim Üyesi Prof. Dr. Özgür Emiroglu, halk arasinda "Israil sazani" olarak bilinen Carassius Gibelio istilaci balik türünün iç sulardaki ekolojik yapiyi bozdugunu, içme suyu havzalari için tehdit olusturdugunu söyledi.
Prof. Dr. Emiroglu, istilaci türlerle ilgili düzenlenen toplantiya katilmak için geldigi Edirne'de AA muhabirine, Uzak Dogu kökenli Israil sazaninin geçen yüz yilin sonundan itibaren Türkiye'de görülmeye baslandigini söyledi.
Iç sularda görülen ve istilaci bir tür olan Israil sazaninin popülasyonunun ciddi sekilde arttigini anlatan Emiroglu, bu durumun beraberinde pek çok sorun getirdigini vurguladi.
Emiroglu, bu baligin ginogenetik üreme özelligine sahip oldugunu belirterek, "Yani diger balik türlerinin spermlerini çaliyor. Dolayisiyla bu tür çok çogalirken diger türler çogalamiyor ve çogu disilerden olusan bir popülasyon olusturuyor. Bundan dolayi çok fazla sayida çogaliyor." dedi.
Emiroglu, söyle devam etti:
"Bu baliklar o kadar çoklar ki çok miktarda diski birakiyorlar. Dogal bir gübreleme yapmis oluyorlar ve sulak alanlarimizin ekolojik sistemini bozuyorlar. Diger türlerle çok ciddi rekabete giriyorlar ve onlarin yok olmasina sebebiyet veriyorlar. Eger bu türlerle ilgili yeterli mücadeleyi yapmazsak çok kisa sürede birçok içme suyu havzamizi kaybetme tehlikesiyle karsi karsiyayiz. Zaten su kitligi olan bir dönemden geçiyoruz. Ülkemizde su anda ciddi anlamda kayiplar yasiyoruz. Bu istilaci baliklar ekolojik kayiplarin ve su kalite kayiplarinin artmasina sebep oluyor."
Israil sazaniyla mücadele için dünya genelinde oturtulmus bir yöntem olmadigini, türün etkisini en aza indirecek önlemlerin alinmasi gerektigini ifade eden Emiroglu, sunlari kaydetti:
"Yapilmasi gereken, bu baliklari ortamdan çekmek. Ama çok küçükken çok sayida yavru birakabiliyorlar. Yilda 3-4 kez yumurta birakabiliyorlar. Bununla mücadele etmenin en dogal ve en kolay yolu, var oldugu yerden baska bir yere tasimamak. Ikincisi de bakanligin projeleriyle bu baliklarin popülasyonlarini düsürecek çalismalar yapmak."
Emiroglu, Israil sazaninin çok kilçikli oldugu için Türk halki tarafindan pek tercih edilmedigini sözlerine ekledi.
Kaynak: AA
Prof. Dr. Emiroglu, istilaci türlerle ilgili düzenlenen toplantiya katilmak için geldigi Edirne'de AA muhabirine, Uzak Dogu kökenli Israil sazaninin geçen yüz yilin sonundan itibaren Türkiye'de görülmeye baslandigini söyledi.
Iç sularda görülen ve istilaci bir tür olan Israil sazaninin popülasyonunun ciddi sekilde arttigini anlatan Emiroglu, bu durumun beraberinde pek çok sorun getirdigini vurguladi.
Emiroglu, bu baligin ginogenetik üreme özelligine sahip oldugunu belirterek, "Yani diger balik türlerinin spermlerini çaliyor. Dolayisiyla bu tür çok çogalirken diger türler çogalamiyor ve çogu disilerden olusan bir popülasyon olusturuyor. Bundan dolayi çok fazla sayida çogaliyor." dedi.
Emiroglu, söyle devam etti:
"Bu baliklar o kadar çoklar ki çok miktarda diski birakiyorlar. Dogal bir gübreleme yapmis oluyorlar ve sulak alanlarimizin ekolojik sistemini bozuyorlar. Diger türlerle çok ciddi rekabete giriyorlar ve onlarin yok olmasina sebebiyet veriyorlar. Eger bu türlerle ilgili yeterli mücadeleyi yapmazsak çok kisa sürede birçok içme suyu havzamizi kaybetme tehlikesiyle karsi karsiyayiz. Zaten su kitligi olan bir dönemden geçiyoruz. Ülkemizde su anda ciddi anlamda kayiplar yasiyoruz. Bu istilaci baliklar ekolojik kayiplarin ve su kalite kayiplarinin artmasina sebep oluyor."
Israil sazaniyla mücadele için dünya genelinde oturtulmus bir yöntem olmadigini, türün etkisini en aza indirecek önlemlerin alinmasi gerektigini ifade eden Emiroglu, sunlari kaydetti:
"Yapilmasi gereken, bu baliklari ortamdan çekmek. Ama çok küçükken çok sayida yavru birakabiliyorlar. Yilda 3-4 kez yumurta birakabiliyorlar. Bununla mücadele etmenin en dogal ve en kolay yolu, var oldugu yerden baska bir yere tasimamak. Ikincisi de bakanligin projeleriyle bu baliklarin popülasyonlarini düsürecek çalismalar yapmak."
Emiroglu, Israil sazaninin çok kilçikli oldugu için Türk halki tarafindan pek tercih edilmedigini sözlerine ekledi.