RTÜK, Pandemi Yayıncılığını Masaya Yatırdı
Radyo ve Televizyon Üst Kurulu Başkanı Ebubekir Şahin, yardımcılarıyla birlikte ulusal bazda yayın yapan televizyonların genel müdürleri ve üst düzey yöneticileriyle videokonferans toplantısında bir araya geldi.
“Medyamıza hassas dönemlerde milletimizin yanında olduğu için teşekkür ediyorum”
RTÜK Başkanı Ebubekir Şahin, sözlerine medya çalışanlarına teşekkür ederek başladı.
Medyanın salgın hastalığın bilinçlendirme aşamasında kritik bir role sahip olduğunu belirten Şahin, “medyamız zorlu zamanlarda milletimizin yanında olmuştur. Gerek darbe zamanlarında gerek hassas zamanlarda gerekse milli birlik ve beraberliğin en üst seviyede olması gereken durumlarda milletin yanında bulunmuştur. Göstermiş olduğunuz fedakârlıklar içir teşekkür ediyorum” dedi.
Şahin, ardından yayıncılara yaptığı önerileri şu şekilde özetledi:
-Bilim Kurulu’nun açıklamalarının öncelikli haber kaynağı olarak değerlendirilmesi,
-Bilimsel gerçekliği ispat edilmiş olguların paylaşımına özen gösterilmesi,
- Özellikle çocukların ruhsal gelişimi göz önünde bulundurularak salgının ciddiyetine vurgu yapılırken toplumda korku ve paniğe sebep olması muhtemel ses, görüntü, efekt ve ifadelerden kaçınılması,
-Sosyal izolasyonun ve hijyen koşullarına ilişkin önlemlerin öneminin hatırlatılması,
-Sağlık Bakanlığının da önerisiyle; gönüllü karantina uygulamasında olan vatandaşlarımızın fiziksel hareketlilikten uzak kalabileceği göz önünde bulundurularak onları spor yapmaya teşvik ederek moral ve motivasyonlarının artırılması, sabah ve öğleden sonra yaşlılara, gençlere ve tüm topluma yönelik spor programlarının yayınlanması.
“Uzmanlar gerçekten uzman olsun”
RTÜK Başkanı Şahin, yayıncılara bazı uyarılarda da bulundu. “Uzmanlar gerçekten uzman olmalı. Geçenlerde izledim bir gazeteci arkadaş sabah Suriye’yi, İdlib’i yorumluyor, öğlen ekonomiyi akşam da sağlığı. Bu böyle olmamalı” diyen RTÜK Başkanı Ebubekir Şahin, özellikle ekranlara çıkarılan konukların özenle seçilmesi gerektiğine vurgu yaptı.
Görüşmede, yayın yöneticilerinin RTÜK’ten “uzman veri havuzu” oluşturulması ve kendilerine ulaştırılması talebini olumlu karşılayan Şahin, Cumhurbaşkanlığı Sağlık ve Gıda Politikaları Kurulu, Sağlık Bakanlığı, Bilim Kurulu’nun tavsiyelerinin yer alacağı gerekli çalışmanın yapılacağının sözünü verdi. Salgın döneminde televizyonlara istemeden de olsa Üst Kurul tarafından verilen cezaları hatırlatan Şahin, ekranları kişisel çıkarları için kullananlara fırsat verilmemesini istedi. Şahin şöyle devam etti:
“Kendi PR’ı için, kendi gelecek çıkarı için, kendi bir takım saikleri için koskocaman yüzlerce çalışanı olan bir kanalı zor durumda bırakacak hareketlerde bulunan çalışanlarınızı ve program konuklarınızı lütfen kontrol altına alınız. Çünkü nihayetinde oralarda yüzlerce insan ekmek yiyor, yüzlerce insan emek veriyor, o kanalın değeri belki yüzlerce milyon TL, sizlere bu noktada daha fazla iş düşüyor. Biz gerçekten cezaların uygularken bile oradaki emekçilerin hakkını zayi etmeyelim diye o kadar dikkat ediyoruz ki. Bu kadar dikkat ettiğimiz noktada sizlerin de dikkat edeceğini düşünüyorum.”
“65 yaş üstü 4 saat 7 dakika televizyon izliyor”
Şahin sözleri arasında salgında en yüksek risk grubunda bulunan 65 yaş üstü vatandaşlara ayrı bir yer ayırdı. Normal zamanlarda 65 yaş üstü vatandaşların günlük ortalama 4 saat 7 dakika televizyon izlediğini söyleyen Şahin, bu oranın sokağa çıkma yasağıyla çok daha arttığına dikkat çekti. Şahin, yayınlarda 65 yaş ve üstü ile kronik rahatsızlığı olanlara yönelik alınan önlemlerin onların korunmasını amaçladığının vurgulanmasını, bu bağlamda yapılan haberlerde pozitif, bütünleştirici bir üslup tercih edilmesine özen gösterilmesi gerektiğini ifade etti.
Yayıncıları dinledikten sonra tekrar söz alan Şahin konuşmasını şöyle tamamladı:
“Toplantının asıl amacı birlik ve beraberlik ruhunu vurgulamaktı, maksat hasıl oldu. İyi ki varsınız. Tüm medya çalışanlarımıza teşekkür ediyorum. Medyanın tepe yöneticileri olarak daha iyi bir yerde olduğumuzu düşünüyorum. Birlik içindeyiz. Süreç ne kadar devam ederse etsin eğilmeden bükülmeden sinirlerimiz bozulmadan evde olan halkımızı daha iyi evde tutabilmek, çıkmak zorunda olanların nelere dikkat etmesi gerektiğini daha iyi anlatmak gerektiğini belirterek yolumuza devam etmemiz gerekiyor. Virüsle ilgili sabahtan akşama kadar yapılan yayınların aralarına daha eğlendirici daha rehabilite edici içeriklerin eklenmesi esastır diye düşünüyorum. Yayın yasağı konusunu hiç düşünmedik. Yetkili makamlar da biz de hiçbir zaman düşünmedik. Ama bazı ülkelerde önlem olarak uygulanıyor. Yayın yasağının yapılıp yapılmaması bizlerin elinde. Çünkü bu düzende devam edersek halkımızın bilgiyi doğru almasına gösterdiğimiz özene dikkat edersek emin olun bu konuyu hiç tartışmayız konuşmayız bile. Son olarak Prof. Dr. Cemil Taşçıoğlu’na Allah’tan rahmet diliyorum. Tüm sağlık çalışanlarımıza tekrar şükranlarımı sunuyorum. Notlarımızı aldık yayın kuruluşlarına finansal destek oluşturulması için çalışmaların yapılması, programlara çıkarılacak uzmanların bilim kurulu ve sağlık bakanlığıyla belirlenip sizlere sunulması, basın ilan kurumunun yazılı basına verdiği destekler gibi RTÜK üzerinden yayıncılara desteklerin verilmesine çalışacağız. Ortak bir tutumda vatandaşlarımızın evde tutulması için elimizden gelen gayreti gösterelim.”