150 Yıllık Tahta Minare Zamana Direniyor
Amasya'nın Gümüşhacıköy ilçesinde bulunan Darphane Camisi'nin tahta minaresi, 150 yıldır adeta zamana meydan okuyorGümüşhacıköy Müftüsü Uzunharman: 'Ahşap bir eserin bu kadar yıl ayakta kalması gerçek anlamda zordur. İklim şartları nedeniyle minare bazı zamanlar deforme olmuş ancak bakım ve onarım yapılarak ayakta tutulmuştur'
CİHAN OKUR- Amasya'nın Gümüşhacıköy ilçesinde bulunan Darphane Camisi'nin tahta minaresi, 1,5 asırdır ayakta kalmayı başardı.
Bölgede gümüş madeni çıkarılması dolayısıyla Selçuklu döneminde sikke üretilmek için açılan darphane binası, 1866 yılında camiye dönüştürüldü ve ibadete açıldı. Binanın camiye dönüştürülmesine karar verildikten sonra yapılan ve caminin kuzeybatı kısmına inşa edilen tahta minare ise günümüze kadar ulaştı.
Gümüşhacıköy Müftüsü Hamdi Uzunharman, AA muhabirine yaptığı açıklamada, vatandaşların çok eski geçmişi olan bir bölgede oturmanın ve böyle tarihi bir camide ibadet etmenin mutluluğu yaşadıklarını söyledi.
Binanın Selçuklular döneminde 1248'de darphane olarak kullanılma açıldığını belirten Uzunharman, 1866 yılında camiye çevrildiğini anlattı.
Selçuklu ve Osmanlı döneminde darphane olarak kullanılan binanın yaklaşık 620 yıl bu şekilde hizmet verdiğini dile getiren Uzunharman, şöyle devam etti:
'Darphane Camisi, kalem işleri ve ahşap minaresiyle dikkati çekiyor. Camiyi bizim için en önemli kılan özelliği ise 1866 yılında yapılan ve günümüze kadar ayakta duran tahta minaresidir. Tarihi eserlerin korunması zordur, bu eserleri korumak zor olduğu gibi restore edilmesi ve ayakta tutulması da önemlidir. Ahşap bir eserin bu kadar yıl ayakta kalması gerçek anlamda zordur. İklim şartları nedeniyle minare bazı zamanlar deforme olmuş ancak bakım ve onarım yapılarak ayakta tutulmuştur. Tahta minarenin yaklaşık 150 yıldır ayakta kalması, bizi ve camide ibadet yapan vatandaşlarımızı mutlu etmektedir.'
- 'Bizler de gelecek nesillere aktarmak istiyoruz'
Uzunharman, 1991'de Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından restore edilen caminin günümüzde hala kullanıldığını ifade ederek, şu bilgileri verdi:
'Darphane Camisi, kare plan üzerine oturtulmuştur. Caminin tavan kısmı, müezzin mahfili, giriş kapısı ve minaresinin ahşap olduğunu ve orijinal haliyle korunduklarını görmekteyiz. İlçemizdeki tarihi eserler sadece Darphane Camisi ile sınırlı değildir, günümüze kadar ulaşmış birçok tarihi yapı vardır. Allah'a şükür, uzun yıllardan beri cami ve minare ayakta. İnşallah ecdadımız bize bu mirasları nasıl bıraktıysa bizler de aynı şekilde gelecek nesillere aktarmak istiyoruz.'
Caminin imam hatibi Kadir Çotur ise zamanında darphane olarak kullanılmış tarihi bir yapıda görev yapmaktan mutluluk duyduğunu belirtti.
Vatandaşların da 150 yıldır hizmet veren bir camide ibadetlerini yaptıklarını dile getiren Çotur, 'Böyle bir tarihi camide görev yaptığım için mutluyum. Atalarımızdan Allah razı olsun, böyle bir mekanı bize miras bıraktıkları için. Böyle bir camide ezan okumaktan gurur duyuyorum.' dedi.
Kaynak: AA
Bölgede gümüş madeni çıkarılması dolayısıyla Selçuklu döneminde sikke üretilmek için açılan darphane binası, 1866 yılında camiye dönüştürüldü ve ibadete açıldı. Binanın camiye dönüştürülmesine karar verildikten sonra yapılan ve caminin kuzeybatı kısmına inşa edilen tahta minare ise günümüze kadar ulaştı.
Gümüşhacıköy Müftüsü Hamdi Uzunharman, AA muhabirine yaptığı açıklamada, vatandaşların çok eski geçmişi olan bir bölgede oturmanın ve böyle tarihi bir camide ibadet etmenin mutluluğu yaşadıklarını söyledi.
Binanın Selçuklular döneminde 1248'de darphane olarak kullanılma açıldığını belirten Uzunharman, 1866 yılında camiye çevrildiğini anlattı.
Selçuklu ve Osmanlı döneminde darphane olarak kullanılan binanın yaklaşık 620 yıl bu şekilde hizmet verdiğini dile getiren Uzunharman, şöyle devam etti:
'Darphane Camisi, kalem işleri ve ahşap minaresiyle dikkati çekiyor. Camiyi bizim için en önemli kılan özelliği ise 1866 yılında yapılan ve günümüze kadar ayakta duran tahta minaresidir. Tarihi eserlerin korunması zordur, bu eserleri korumak zor olduğu gibi restore edilmesi ve ayakta tutulması da önemlidir. Ahşap bir eserin bu kadar yıl ayakta kalması gerçek anlamda zordur. İklim şartları nedeniyle minare bazı zamanlar deforme olmuş ancak bakım ve onarım yapılarak ayakta tutulmuştur. Tahta minarenin yaklaşık 150 yıldır ayakta kalması, bizi ve camide ibadet yapan vatandaşlarımızı mutlu etmektedir.'
- 'Bizler de gelecek nesillere aktarmak istiyoruz'
Uzunharman, 1991'de Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından restore edilen caminin günümüzde hala kullanıldığını ifade ederek, şu bilgileri verdi:
'Darphane Camisi, kare plan üzerine oturtulmuştur. Caminin tavan kısmı, müezzin mahfili, giriş kapısı ve minaresinin ahşap olduğunu ve orijinal haliyle korunduklarını görmekteyiz. İlçemizdeki tarihi eserler sadece Darphane Camisi ile sınırlı değildir, günümüze kadar ulaşmış birçok tarihi yapı vardır. Allah'a şükür, uzun yıllardan beri cami ve minare ayakta. İnşallah ecdadımız bize bu mirasları nasıl bıraktıysa bizler de aynı şekilde gelecek nesillere aktarmak istiyoruz.'
Caminin imam hatibi Kadir Çotur ise zamanında darphane olarak kullanılmış tarihi bir yapıda görev yapmaktan mutluluk duyduğunu belirtti.
Vatandaşların da 150 yıldır hizmet veren bir camide ibadetlerini yaptıklarını dile getiren Çotur, 'Böyle bir tarihi camide görev yaptığım için mutluyum. Atalarımızdan Allah razı olsun, böyle bir mekanı bize miras bıraktıkları için. Böyle bir camide ezan okumaktan gurur duyuyorum.' dedi.