Günde Yaklaşık 2,5 Milyon İnsan Geçecek

Topbaş, 8 bin yıl önce kentte yaşayan insanların ayak izlerinin geçen yıl yapılan kazılarda bulunduğunu hatırlattı.

Ayak izlerinin bulunduğu katmanlardaki kazı çalışmalarının bitme noktasına geldiğini ifade eden Topbaş, ağustos sonu itibarıyla Yenikapı'daki istasyon kazı noktasına girileceğini söyledi.

Dünya tarihinde bir belediyenin böylesine büyük bir arkeolojik kazı çalışması yürütmediğine ve bu kadar para harcamadığına dikkati çeken Topbaş, şöyle devam etti:

''İstanbul Büyükşehir Belediyesi olarak Marmaray çalışmalarına, büyük destek verdik. Bilimsel çalışma yürütülmesine de müsaade ettik. Çünkü Marmaray'ı kent için önemli görüyorum. Marmaray'da çalışmalar belirli noktaya geldi, ağustos sonu itibarıyla istasyon kazılarına başlıyoruz. Şu anda Haliç Köprüsü'nün montajları devam ediyor. Levent istikametinden Taksim'e geçecek metronun Yenikapı'ya inmesi için o istasyonun bitmesi gerekiyor. Çünkü o bölge İstanbul'da raylı sistemlerin düğüm noktası. Günde yaklaşık 2,5 milyon insan oradan geçecek. Düğüm noktası olarak kabul ettiğimiz bu bölge, doğu-batı, kuzey-güney aksının buluşma noktası ve önemli bir nokta. Bu nedenle Marmaray'ın bitirilmesi lazım.''

''İmzam olsun isterdim''

Topbaş, her mimarın gönlünden bir cami projesi çizmek geçtiğini belirterek, ''Tabii ki ben de bir cami projesinde imzam olsun isterdim'' dedi.

Topbaş, camilerin bölgedeki ihtiyaç ve talebe göre tasarlandığını ancak bir cami tasarlanırken insan üzerindeki etkisinin göz ardı edilmemesi ve caminin o bölgeye bir şeyler katması gerektiğini söyledi.

Mimar Sinan'ın asırlar önce, bugünkü teknoloji ve mühendislik hesaplarıyla dahi başarılamayacak eserler ortaya koyduğunu ve Türk cami mimarisinin, Mimar Sinan ile doruğa ulaştığını ifade eden Topbaş, sözlerini şöyle sürdürdü:

''Mimar Sinan'ın eserlerinin taklitleri, bugünkü malzemelerle yapılıyor. Camileri 'farklı bir şey yapacağım' diye çok da anlamsız kılamazsınız. Onun bir de kendine göre bütünlüğü var. O bütünlüğü de hissettirmeniz gerekir. Yani bir cami, insana o huzuru ve yönelişi verirken, dışarıdan bakanlar açısından da davet edici ve etkileyici olmalı. Bir mabedin tasarımında, estetiği ve kente katacağı değerleri de düşünmek gerekir.''

Çamlıca'ya yapılacak cami projesi için 50'ye yakın mimarlık bürosunun dosya aldığını bildiren Topbaş, şunları kaydetti:

''Bu gayet iyi bir sayı, camiye katkı sunmak isteyenler var. Her mimarın gönlünden bir cami projesi çizmek geçer. Tabii ki ben de bir cami projesinde imzam olsun isterdim. Tabi cami projeleri biraz daha ihtisas istiyor. Mimarlıkta da ihtisas oluştu. Yani bir hastane, alışveriş projesi veya rezidans yapmak ihtisas alanı haline geldi. Cami mimarisi konusu da iyi bir deneyim gerektiriyor. Ama tecrübeli bir mimar, iyi bir araştırma yaptığı zaman kısa sürede değil, uzun soluklu bir çalışmayla işini başarabilir. Ülkemizde, cami mimarisinde uzmanlaşmış, başarılı mimarlarımız var. Onların da güzel işler çıkaracaklarına inanıyorum.''