MARDİN: Ege illeri siyasi olarak ilerici

"Mahalle baskısı" kavramını gündeme getiren Sosyolog ve Siyaset Bilimcisi Prof. Dr. Şerif Mardin, NTV'de ...


"Mahalle baskısı" kavramını gündeme getiren Sosyolog ve Siyaset Bilimcisi Prof. Dr. Şerif Mardin, NTV'de dün akşam yayımlanan "Yazı İşleri Özel - Şerif Mardin" isimli programda Mirgün Cabas ve Ruşen Çakır'ın sorularını yanıtladı. Referandum sonrası kıyıların muhafazakâr olarak adlandırılmasıyla ilgili olarak Mardin, "Ege sahilleri diyelim ki kültür açısından niçin ilerici oldukları anlaşılmasın fakat siyasi açında niçin ilerici olduklarını belki Demokrat Parti'nin köklerinden aramak lazım bunu. Bir kere siyasal bakımdan Demokrat Parti'nin ortaya çıkması bakımından ilerici bir adım attığı muhakkak o illerin" dedi.
Mardin'in ropörtajı şöyle:
Mirgün Cabas: Üç renkli bir Türkiye haritası çıktı, bir yandan da kıyıların başka türlü, iç kesimlerin başka türlü davrandığını görüyoruz. Ve kıyılar bu referandumun ardından muhafazakâr olarak adlandırılıyor. Kıyaslandığı yer de İç Anadolu. Bu bağlamda bile kıyıya muhafazakâr demek doğru mu?
Şerif Mardin: Muhafazakârlığın ne olduğunu önce tarif etmek lazım. Sanmıyorum ki Bodrum plajlarındaki insanların muhafazakârlık dozunun çok yüksek olduğunu hiç sanmıyorum. Fakat muhafazakâr olan, tutucu olan, modern Türkçesi, olan şeyleri tutmak isteyen ve değiştirmek istemeyen kişi. Namık Kemal'in gelenek ve görenek arasında farklı bir anlayışı var. Gelenek oturmuş kabul edilebilir olan görenek ise bunun yanında oturmuş muhafazakârlık şekli. Şimdi tekrar konuya geleyim pek tabii ki tutmak isteyenlere ne açıdan tutmak istediklerini sormak lazım. Burada neyi tutmak istiyor, kimler, onu araştırmak lazım. Ege sahilleri diyelim ki kültür açısından niçin ilerici oldukları anlaşılmasın, fakat siyasi açında niçin ilerici olduklarını belki Demokrat Parti'nin köklerinden aramak lazım bunu. Siyasi bakımdan Türkiye'yi başka bir devre sokmak bu o illerde başlamış olan bir şey.
Ruşen Çakır:  Bu söylediğinizi ilk defa sizden duydum. Bu bölgeler Demokrat Parti'yi var eden bölgeler. İktidar partisinin bugün en büyük referanslarından birisi Demokrat Parti. Milli görüş hareketinden ziyade Menderes. Burada o zaman çok ciddi bir sorun var.
Şerif Mardin: Yanlış bir referans. Sosyal kökeni itibariyle Demokrat Parti'nin sosyal kökeni ile Ak Parti'nin sosyal kökeni başka yerlerden geliyor. Siz biliyorsunuz detaylarını. Oranın ideolojisini kendisine mal etmek istiyor. O stereotipin kendi stereotipi olduğunu anlatmak istiyor. Gene burada stereotipilerle karşılaşıyoruz. Bir parti parti özelliğini ortaya çıkaracağına stereotipi özelliğini çıkarıyor. Yaptığı iş bakımından Ak Parti'ye aferin denebilecek şeyler var fakat stereotipi olarak bu işi kendine mal etmek şekliden anlamayı ben anlamıyorum. Sosyal yapı diye bir şey var benim de doğru bulduğum. Menderes'in sosyal yapısı Ak Parti'nin kurucusunun sosyal yapısı mıdır?
Ruşen Çakır: Muhafazakârlık lafının yerine statükoculuğu koysak. Vesayet kavramı var çok kullanılan. Bu paket oylamasının askeri vesayete karşı demokrasi hamlesi olduğu ve buna direnenlerin, hayır diyenlerin vesayetçi rejimi korumak isteyen statükocu ve darbeci olduğuna yönelik analizler yapılıyor.
Şerif Mardin: Bir bakıma muhafazakâr olan birisi ilerici adımlar atabilir aynı zamanda ilerici ideolojisi olanlar aynı zamanda hiç iyi olmayan şeyler yapabilir. Vesayet kelimesini kimlerle ve nelerle kullandığımıza dikkat etmemiz lazım. Birisinin vesayet programının olması bir yandan tutucu olmayan bir programının olması mümkün. İşler bu şekilde düzenleniyor bu dünyada. Her parti tek bir görüşün partisi olmuyor. Etrafta dolaşan birtakım fikirlerin birden oluşmasıyla oluyor bir parti. Bundan dolayı bir partiyi bir tek oluşum veya yaptırımla bir tutmak doğru değil. Partilerin karışık hüviyetlerini tekli değildir karışıktır. Onu Türkiye'de kimse araştırmıyor.
Mirgün Cabas: Son birkaç seçimdir aynı sınırlar çiziliyor. Bunun günlük hayata etkileri kısa ve uzun vadede ne olabilir?
Şerif Mardin: Birlik teşkil ettiklerini söyledikleri gerçekte hangi açıdan birlik teşkil ediyorlar. Yalnız yaptıkları bir tek hareketten dolayı mı birlikler yoksa uzun vadede onlar birlik olduğunun başka öğeleri de ortaya çıkacak. Sanıyorum ki az kişi bunu merak ediyor. Bunların dinamiklerinin araştırılması lazım.