Diyarbakır E Tipi Cezaevi'ndeki Yaşananlar Film Oluyor
Diyarbakır E Tipi Cezaevi'nde 1980 yılında meydana gelen olaylar, yapımcı Ebru Arslan ile yönetmen eşi Abdulbaki Arslan tarafından film oluyor.
Güneydoğu Gazeteciler Cemiyeti'nde bir basın toplantısı düzenleyen yapımcı Ebru Arslan, Diyarbakır Cezaevi'nin dünyanın en kötü 10 cezaevi arasında bulunmasıyla adını duyurduğunu söyledi. Diyarbakır E Tipi Cezaevi'nde 1980 darbesi ile suçlu suçsuz demeden uygulanan vahşetin boyutlarının günümüzde konuşulduğunu belirten Ebru Arslan, ''Bu vahşet, yargıya taşınıp cezalandırılmıyorsa biz sinemanın diline yaşananları taşımayı bir görev sayıyoruz. Bu görev insanım diyen her bireyin dünya insanlığına anlatısı
olmalıdır. Bir daha olmasın sloganıyla Diyarbakır Cezaevi'ni filme alacağız'' dedi.
Yönetmen Abdulbaki Arslan da Diyarbakır'da gerçekleştirecekleri filmin çekimlerine önümüzdeki günlerde başlayacaklarını ve çekimlerin bir kısmının cezaevinde yapılacağını kaydetti. Kültür Bakanı ile bunun ön görüşmelerini yaptıklarını ifade eden Abdulbaki Arslan, şöyle devam etti: ''Şu ana kadar bir sıkıntımız yok, resmi anlamda izin alındı diyebiliriz. O dönemde yaşananları tamamıyla yansıtmayı hedefliyoruz. Yansıtabildiğimiz kadarıyla yansıtacağız. Olayların çekimleri, yaşayanların katkılarıyla,
birebir kendilerinin tanıklığıyla gerçekleşecek. Yaşananlar bütünüyle ele alınacak. O döneme şahitlik eden birçok arkadaşımız var, o dönemi yaşayanların hepsinin tanıklığına başvurulacak. Filmin bütçesine herhangi bir sınır koymadık. Filmin en iyi şekilde bitmesini temenni ettiğimiz için ticari bir kazanç da beklemiyoruz. Bayağı yüksek bir rakamla karşılaşacağımızı umuyoruz. Bu filmle tüm uluslararası festivallere katılmayı düşünüyoruz. Film, festivallerden sonra vizyona girecek. Ön görüşmeyi yaptık, 27
ülkede aynı anda gösterime girecek. Filmde Tarık Akan ve Tuncel Kurtiz gibi çok sayıda ünlü oyuncu rol alacak. Yılmaz Erdoğan ile dolaylı bir görüşme gerçekleşti, kendisi Amerika'daydı. 20 gün sonra geleceğini söylemişti. Bu anlamda Yılmaz Erdoğan ile bir araya gelemedik. Çekimler bir ayı geçecek. Kültür Bakanlığı olsun hiçbir kurumdan maddi destek almadık. Diyarbakır halkının tabii ki desteğini bekliyoruz. Kimseden ekonomik anlamda bir katkı beklemiyoruz, manevi anlamda katkılar bizim için daha
önemli.''
olmalıdır. Bir daha olmasın sloganıyla Diyarbakır Cezaevi'ni filme alacağız'' dedi.
Yönetmen Abdulbaki Arslan da Diyarbakır'da gerçekleştirecekleri filmin çekimlerine önümüzdeki günlerde başlayacaklarını ve çekimlerin bir kısmının cezaevinde yapılacağını kaydetti. Kültür Bakanı ile bunun ön görüşmelerini yaptıklarını ifade eden Abdulbaki Arslan, şöyle devam etti: ''Şu ana kadar bir sıkıntımız yok, resmi anlamda izin alındı diyebiliriz. O dönemde yaşananları tamamıyla yansıtmayı hedefliyoruz. Yansıtabildiğimiz kadarıyla yansıtacağız. Olayların çekimleri, yaşayanların katkılarıyla,
birebir kendilerinin tanıklığıyla gerçekleşecek. Yaşananlar bütünüyle ele alınacak. O döneme şahitlik eden birçok arkadaşımız var, o dönemi yaşayanların hepsinin tanıklığına başvurulacak. Filmin bütçesine herhangi bir sınır koymadık. Filmin en iyi şekilde bitmesini temenni ettiğimiz için ticari bir kazanç da beklemiyoruz. Bayağı yüksek bir rakamla karşılaşacağımızı umuyoruz. Bu filmle tüm uluslararası festivallere katılmayı düşünüyoruz. Film, festivallerden sonra vizyona girecek. Ön görüşmeyi yaptık, 27
ülkede aynı anda gösterime girecek. Filmde Tarık Akan ve Tuncel Kurtiz gibi çok sayıda ünlü oyuncu rol alacak. Yılmaz Erdoğan ile dolaylı bir görüşme gerçekleşti, kendisi Amerika'daydı. 20 gün sonra geleceğini söylemişti. Bu anlamda Yılmaz Erdoğan ile bir araya gelemedik. Çekimler bir ayı geçecek. Kültür Bakanlığı olsun hiçbir kurumdan maddi destek almadık. Diyarbakır halkının tabii ki desteğini bekliyoruz. Kimseden ekonomik anlamda bir katkı beklemiyoruz, manevi anlamda katkılar bizim için daha
önemli.''