Asirlik Hatice Kübra Teyzenin Sasirtan Hayat Hikayesi

Türkiye’de insanlarin en uzun yasadigi sehirlerden biri olan Aydin’da yasayan 100 yasindaki Hatice Kübra Tok, 102 Kurban Bayramini geçirdi. Bir asri geride birakan ömrü kadar hayati da oldukça ilginç olan yasli kadin, ilerleyen yasina ragmen her seyi ilk günkü gibi hatirliyor, ibadetlerini aksatmadan yerine getiriyor. Hatice Kübra teyze, tüm ailesi karsi çikmasina ragmen genç yasinda çocugu olmadigi için kocasini kendi eliyle evlendirmesiyle de taniniyor.

Asirlik Hatice Kübra Teyzenin Sasirtan Hayat Hikayesi
Aydin’in Kösk ilçesine bagli Ilidag köyünde yasayan Hatice Kübra Tok, Cumhuriyet’in kuruldugu yillarda dünyaya gelip halen hayatta olan nadir kisilerden biri. O dönemlerde kayit tutulmadigi için nüfus kayitlarinda dogum tarihi gün ve ay belirtilmeden Rumi takvime göre 1340 yili olarak yazilan Hatice Kübra Tok, hangi ayin hangi günü dogdugu bilinmedigi için hiç dogum günü de kutlamiyor. Soranlara yasini söylemeyen Hatice Kübra teyze, ülkede Kur’an-i Kerim okumanin ve ögretmenin yasak oldugu günlerden Inönü döneminde evlerdeki Kur’an’larin toplatildigi günlere kadar her seyi hatirliyor.

Zamaninda kendi evlerine de baskin yapilip Kur’an-i Kerim arandigini anlatan Hatice Kübra Tok, artik duymaz hale gelen kulaklarini dünyada her olan bitenden haberdar olmamak için doktora gidip tedavi ettirmiyor.

Kendisine bayram ziyaretine gelenlere geçmiste yasanan zor günlerden söz edip günümüz gençliginde sabir, sadakat ve hosgörü olmamasindan dert yanan Hatice Kübra teyze, eski kitlik yillarindan söz edip bugün herkesin sükretmesi gerektigini söyledi.



“Esim çok fedakardi, kendi elimle evlendirdim”

Genç yasta köyün ileri gelen isimlerinden Ali Riza Tok ile evlenen Hatice Kübra Tok, yillarca evli kalmalarina ragmen çocuklari olmayinca esi istememesine ragmen esine bir hanim daha almasi ile de taniniyor. Köyün kanaat önderi olan esi Ali Riza Tok’un hem dini hem de beseri ilimlerde oldukça bilgili oldugunu belirten Hatice Kübra teyze, o zamanlar okul yaygin olmadigi için köyün çocuklarini esinin okuttugunu pek çok çocugu da yüksek tahsil yapmasi için sehre gönderip okumasina yardimci oldugunu belirtti.

Bir süre köy muhtarligi da yapan esinin çocuk sahibi olmasi için üzerine bir hanim daha alan Hatice Kübra Tok, “Esim çok fedakardi. Durumu da iyiydi. 1961 yilinda beni hacca götürdü. Köyden ilk defa hacca giden kadin da ben oldum. Hacdan döndükten sonra esimin çocugu olmasi için bir hanim daha almaya karar verdim. Bunu anneme söyledigimde annem ’kizim ben o aciyi yasadim, katlanamazsin yapma’ dedi.

Ancak ben esimin nesli devam etsin diye bizzat kendim begendigim bir hanim daha aliverdim. Hatta gidip ablalarimla istedim. Allah rizasi için yaptim. Iyi ki yapmisim” diye konustu.



“Iyi ki evlendirmisim”

Bugün çok elestirilen hatta kabul edilemez gibi görünen bu davranisindan dolayi hiç pismanlik duymadigini, hatta bu davranisinin mükafatini gördügünü belirten Hatice Kübra teyze, kumasi ile yaklasik 70 yillik ömürlerinin sorunsuz geçtigini belirtti.

Bir asri geride biraktigi hayatinda bu kararindan pisman olmadigini kaydeden Tok, su anda esine aldigi ikinci hanimdan olan çocuk sayesinde gül gibi yasadigini belirtti.

Bir asri geride birakan Hatice Kübra Tok, hayatta unutamadigi en zor günlerin memlekette Kur’an-i Kerim okumanin ve ögretmenin yasak oldugu günlerde evlerine yapilan baskinlar oldugunu belirtti.

Kocasi köyün çocuklarina Kur’an-i Kerim okumasini ögrettigi için kendi evlerine de baskinlar düzenlendigini belirten yasli kadin, kendisi ile bayramlasmaya gelenlerle hasbihal ediyor. Ziyaretçiler bölgede 1 asir önce yasanan pek çok olayi bizzat yasayan Hatice Kübra Tok’un agzindan dinleme firsati buluyor.
Kaynak: İHA