Keçiboynuzu Ve Propolisin Beraber Kullanımında Faydaları
Uzmanlar soğuk kış günlerinde hastalıklardan korunmak için propolis ve keçiboynuzu gibi antioksidanca zengin besinleri önerdi.
Propolisin, arıların bitkilerin yaprak, sap ve tomurcuklarından topladığı güçlü antioksidan ve antimikrobiyal etkilere sahip tamamen doğal bir arı ürünü olduğunu hatırlatan Gıda Yüksek Mühendisi Aslı Elif Tanuğur Samancı, "Propolis çok güçlü bir antioksidandır. Bu etkisinin yanı sıra, antifungal, antiviral, antienflamatuvar ve antitümör etkilere de sahiptir. Propolisin solunum yolları hastalıklarından mide bağırsak rahatsızlıklarına, ağız içi aft, yara ve uçuklardan, kansere kadar pek çok farklı hastalıkta olumlu etkileri olduğunu gösteren bilimsel çalışmalar mevcuttur" dedi.
Özellikle kış aylarında bağışıklığı güçlü tutmanın önemine dikkat çeken Samancı, bağışıklığı doğal yollarla desteklemek için, doğru beslenme ve düzenli uykunun yanında doğal gıdalar ile vücudu desteklemenin de önemli olduğunu söyledi.
Doğada en güçlü antioksidan olarak bilinen propolisin hem çocukların hem de yetişkinlerin düzenli kullanması gerektiğini ifade eden Samancı, " Özellikle çocuklarda ve yaşlılarda hastalıklara yakalanma riski mevsim geçişlerinde daha çok artış gösterir. Sürekli olarak antibiyotik kullanmak, vücudun direncini azaltır ve savunma mekanizmasını düşürür. Arı ürünleri yüksek biyolojik aktiviteye sahip ürünler ve birçok bilimsel çalışmada bağışıklığı desteklediği ortaya konmuştur. Literatürde ayrıca mevsimsel alerji ve astım vakalarında propolisin özellikle antienflamatuvar etkisi ile faydalı olabileceği gösterilmiştir" dedi.
"Sinerjik etki göstermektedir"
Diyetisyen Gülden Kılınç Doğan ise genellikle Akdeniz ikliminin hakim olduğu ve Akdeniz’e kıyısı olan bölgelerde yetişen Keçiboynuzunun oldukça yüksek mineral içeriğine sahip olduğunu belirterek, "Özellikle de potasyum, kalsiyum, fosfor, magnezyum ve lif açısından zengindir. Ayrıca keçiboynuzunda yüksek oranda fenolik maddeler bulunur ve keçiboynuzu güçlü bir antioksidandır. Keçiboynuzu meyvesinin kardiyovasküler ve gastrointestinal sistem hastalıkları üzerine olumlu etkilerinin olduğu saptanmıştır. Aynı zamanda, başta çağımızın hastalığı olan diyabet ve diğer birçok hastalığa karşı da etkili olduğu bilinmektedir” ifadelerini kullandı.
Keçiboynuzu ile ilgili bilimsel veri tabanlarında yer alan çalışmalar hakkında da bilgi veren Doğan, "Keçiboynuzunun kolesterol seviyesi üzerine etkisinin araştırıldığı bir çalışmada, içerisinde 15 gram keçiboynuzu bulunan bir gıda takviyesi hastalara verilmiş ve 8 haftalık araştırma süresi sonunda hastaların LDL (kötü huylu kolestrol) ve toplam kolesterol seviyelerinde düşme olduğu gözlemlenmiştir. Bir diğer çalışmada ise keçiboynuzundan elde edilmiş ve polifenollerce zengin diyet lifinin, yüksek kolesterol seviyesine sahip insanlar üzerindeki etkisi araştırılmış, çalışmanın sonucunda ise; diyet lifi verilen gruptaki kişilerin diyet lifi verilmeyen guruba göre toplam kolesterol ve LDL (kötü huylu kolestrol) seviyelerinde düşüş olduğu gözlemlenmiştir. Sonuç olarak Antioksidanca zengin iki önemli besin olan keçiboynuzu ve propolisin beraber kullanımı sinerjik etki göstermektedir. Özellikle kış aylarında boğaz enfeksiyonu, boğaz ağrısı gibi durumlarda propolisli keçiboynuzlu karışımlardan tüketmenizi öneriyorum. Ayrıca bu besinler demir eksikliği tedavisinde kullanıldığında da kan değerlerinde artış görülecektir” diye konuştu.
Kaynak: İHA
Özellikle kış aylarında bağışıklığı güçlü tutmanın önemine dikkat çeken Samancı, bağışıklığı doğal yollarla desteklemek için, doğru beslenme ve düzenli uykunun yanında doğal gıdalar ile vücudu desteklemenin de önemli olduğunu söyledi.
Doğada en güçlü antioksidan olarak bilinen propolisin hem çocukların hem de yetişkinlerin düzenli kullanması gerektiğini ifade eden Samancı, " Özellikle çocuklarda ve yaşlılarda hastalıklara yakalanma riski mevsim geçişlerinde daha çok artış gösterir. Sürekli olarak antibiyotik kullanmak, vücudun direncini azaltır ve savunma mekanizmasını düşürür. Arı ürünleri yüksek biyolojik aktiviteye sahip ürünler ve birçok bilimsel çalışmada bağışıklığı desteklediği ortaya konmuştur. Literatürde ayrıca mevsimsel alerji ve astım vakalarında propolisin özellikle antienflamatuvar etkisi ile faydalı olabileceği gösterilmiştir" dedi.
"Sinerjik etki göstermektedir"
Diyetisyen Gülden Kılınç Doğan ise genellikle Akdeniz ikliminin hakim olduğu ve Akdeniz’e kıyısı olan bölgelerde yetişen Keçiboynuzunun oldukça yüksek mineral içeriğine sahip olduğunu belirterek, "Özellikle de potasyum, kalsiyum, fosfor, magnezyum ve lif açısından zengindir. Ayrıca keçiboynuzunda yüksek oranda fenolik maddeler bulunur ve keçiboynuzu güçlü bir antioksidandır. Keçiboynuzu meyvesinin kardiyovasküler ve gastrointestinal sistem hastalıkları üzerine olumlu etkilerinin olduğu saptanmıştır. Aynı zamanda, başta çağımızın hastalığı olan diyabet ve diğer birçok hastalığa karşı da etkili olduğu bilinmektedir” ifadelerini kullandı.
Keçiboynuzu ile ilgili bilimsel veri tabanlarında yer alan çalışmalar hakkında da bilgi veren Doğan, "Keçiboynuzunun kolesterol seviyesi üzerine etkisinin araştırıldığı bir çalışmada, içerisinde 15 gram keçiboynuzu bulunan bir gıda takviyesi hastalara verilmiş ve 8 haftalık araştırma süresi sonunda hastaların LDL (kötü huylu kolestrol) ve toplam kolesterol seviyelerinde düşme olduğu gözlemlenmiştir. Bir diğer çalışmada ise keçiboynuzundan elde edilmiş ve polifenollerce zengin diyet lifinin, yüksek kolesterol seviyesine sahip insanlar üzerindeki etkisi araştırılmış, çalışmanın sonucunda ise; diyet lifi verilen gruptaki kişilerin diyet lifi verilmeyen guruba göre toplam kolesterol ve LDL (kötü huylu kolestrol) seviyelerinde düşüş olduğu gözlemlenmiştir. Sonuç olarak Antioksidanca zengin iki önemli besin olan keçiboynuzu ve propolisin beraber kullanımı sinerjik etki göstermektedir. Özellikle kış aylarında boğaz enfeksiyonu, boğaz ağrısı gibi durumlarda propolisli keçiboynuzlu karışımlardan tüketmenizi öneriyorum. Ayrıca bu besinler demir eksikliği tedavisinde kullanıldığında da kan değerlerinde artış görülecektir” diye konuştu.