'Mobbing' Tüm Yönleriyle Ele Alındı
Atatürk Üniversitesi ev sahipliğinde, Erzurum Valiliği ve Mobbing ile Mücadele Derneğinin katkılarıyla düzenlenen “Mobbing Nedir, Ne Değildir?” konulu program, Kültür Merkezi Mavi Salonda yoğun bir katılımla düzenlendi.
Programa, Erzurum Valisi Okay Memiş, Rektör Prof. Dr. Ömer Çomaklı, kamu kurum ve kuruluşlarının yöneticileri, Mobbing ile Mücadele Derneği Erzurum Temsilcisi Öğr. Gör. Jale Alcan, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Fuat Gündoğdu ile çok sayıda öğretim görevlisi, öğrenci ve vatandaş katıldı.
Mobbing ile Topyekûn Mücadele Edilmeli
Mobbingin, Türk hukukunda, ’psikolojik taciz’ olarak geçtiğini belirten Mobbing ile Mücadele Derneği Erzurum Temsilcisi Öğr. Gör. Jale Alcan, iş yerinde yapılan olumsuz davranışın mobbing olabilmesi için sistematik olarak yapılması gerektiğini ifade etti.
Mobbingin mağdur, zorba ve izleyici olmak üzere üç tarafının bulunduğuna dikkat çeken Alcan; çatışma, şiddet, kabalık ve cinsel tacizin mobbing sayıldığını vurguladı. Bu alanda 1980’den sonra akademik çalışmaların yapılmaya başlandığını hatırlatan Öğr. Gör. Alcan, mobbingin sosyal bir yara olduğunu, son 10 yıldır bu tarz olumsuz davranışlara tazminatın ödendiğini aktardı.
Türkiye’de mobbingin hâlâ bilinmediğine vurgu yapan Alcan sözlerini şu şekilde sürdürdü: “Bunun suç olduğunu bilincini aşılamak ve eğitimini vermek gerekiyor. Her 5 kişiden 4’ü amirini şikâyet ediyor. Mobbingin, alt-üst ilişkisi olan organizasyonlarda daha fazla olduğu görülüyor. Bireysel mücadele yeterli değil, toplum olarak topyekûn mücadele etmeliyiz. Mobbing, ispatı çok zor bir olgu. Bu hassasiyeti bireylere kazandırmak için çeşitli etkinlikler düzenliyoruz. Bugün de düzenlediğimiz eğitim programı umarım bu amaca hizmet eder. Bu vesileyle paydaşımız olan Erzurum Valisi Okay Memiş ile katkılarını esirgemeyen Rektör Prof. Dr. Ömer Çomaklı’ya teşekkür ediyor, böylesine önemli bir konuya ilgi gösteren herkese şükranlarımı sunuyorum.”
Başarı İçin İş Yeri Sorunlarının Giderilmesi Gerekiyor
Bilimsel bilgi elde etmenin temel amacının “insan” olduğunu ifade ederek konuşmasına başlayan Atatürk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ömer Çomaklı, başarı hırsının insan hakları ihlallerine sebep olmaması gerektiğini vurguladı.
Rektör Çomaklı: “Üniversiteler bilimsel ve teknolojik gelişmeler ile vatandaşın, halkların ve dahi ulusların yaşam standartlarını iyileştirmede daha fazla imkân sunarken; toplumsal sorunların çözümüne de katkı sağlayan, çalışanların hak ve özgürlüklerini koruyan, bilimsel ve sosyal projeler üreten entelektüel, özerk hizmet kuruluşlardır. Üniversite çatısı altında çalışan akademisyen, idari, teknik ve firma elemanlarından oluşan geniş bir kadromuz bulunmaktadır. Akademisyenler ve diğer tüm çalışanlarımızın üretken, daha mutlu, özgür düşünen, eleştirel yaklaşan, sorgulayan çağın gerisinde kalmayan, topluma öncülük edebilen, başarılı birer bilim insanı olabilmeleri için iş yeri sorunlarının azaltılmış olması gerekmektedir. Bu çerçevede göreve geldiğimiz 2016 yılından itibaren büyük bir kararlılık ve azimle çalışıyoruz; çalışmaya da devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.
“Çalışma Ortamı Ahenginin Tesis Edilmesi Gerekiyor”
“Mülkün Temeli Adalettir” sözünden yola çıkarak kurum ve kuruluşların mutlak surette adalet ile idare edilmesi gerektiğini aktaran Çomaklı: “Şahsım ve yönetimdeki ilgili birim ve kişiler kul hakkına riayet etmeyi ilke kabul edinerek, iş yeri huzurunun temini için yoğun gayret sarf etmekteyiz. Bu bağlamda çalışma ortamı ahengini tesis etmeye yönelik faaliyetlerde bulunan her türlü bilimsel çalışma, vakıf, dernek ve sosyal toplum kuruluşları ile yakinen temas halindeyiz. Mobbing ile Mücadele Derneği ve Üniversitemiz bu amaçlar doğrultusunda istişareli bir şekilde çalışmalara devam edecektir. Mobbing, temelde bir insan hakkı ihlalidir. Mobbingin önlenmesi ile ilgili 2011/2 Sayılı Başbakanlık Genelgesi dönemin Başbakanı Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından yayımlanmıştır” hatırlatmasında bulundu.
Yeni Nesil Üniversite Tasarım ve Dönüşüm Projesi öncülüğünde üniversite-toplum iş birliğinin güçlendiğini vurgulayan Rektör Çomaklı, Atatürk Üniversitesi ev sahipliğinde gerçekleşen eğitim programının kurum, kuruluşlara ve tüm çalışanlara fayda sağlayacağa inancının tam olduğunu belirterek, programda emeği geçen herkese teşekkür etti.
“Atatürk Üniversitesi Önemli Bir Bilim Yuvası”
Son olarak konuşmasını yapmak üzere kürsüye çıkan Erzurum Valisi Okay Memiş, Atatürk Üniversitesi ile gurur duyduğunu, çok önemli bir bilim yuvası, Türkiye’nin ise en önemli üniversitelerden biri olduğunu söyledi.
Yabancı ülkelerden 3 bin civarında öğrenciyi misafir eden, güzel çalışmaların altına imza atan Atatürk Üniversitesi ile gurur duyduğunu ifade eden Vali Memiş, başarı çıtasını yukarı çıkarmak için herkesin yardımcı olması gerektiğini belirtti.
Günün konu başlığı olan mobbingin popüler bir kavram olduğunu kaydeden Memiş, konuyla ilgili yaptığı değerlendirmede şu ifadeleri kullandı: “Mobbinge ya maruz kalıyoruz ya da maruz bırakıyoruz. Bir vali mobbinge maruz kalır mı, kalır. Rektör kalır mı, kalabilir. Çünkü bunun sonu yoktur. Üstlerin astlara mobbingi olduğu gibi astlar da üstlerine mobbing uygulayabiliyor. Erzurum’da astların üstlerine mobbingi daha fazla. Liyakate dikkat etmek oldukça önemli. Çünkü; buna dikkat etmezseniz kamplaşmayı körüklersiniz, yönetimi zorlaştırırsınız. Adil, dürüst ve herkesi kucaklayan yönetici, unutulmayan yöneticidir. Hem yöneticinin davranış biçimini ele alan hem de çalışan hakkını gözeten bu ve benzeri eğitim programlarını oldukça önemsiyorum. Bu kapsamda emeği geçenlere teşekkür ediyor, verimli bir eğitim olmasını temenni ediyorum” diyerek sözlerini tamamladı.
Kaynak: İHA
Mobbing ile Topyekûn Mücadele Edilmeli
Mobbingin, Türk hukukunda, ’psikolojik taciz’ olarak geçtiğini belirten Mobbing ile Mücadele Derneği Erzurum Temsilcisi Öğr. Gör. Jale Alcan, iş yerinde yapılan olumsuz davranışın mobbing olabilmesi için sistematik olarak yapılması gerektiğini ifade etti.
Mobbingin mağdur, zorba ve izleyici olmak üzere üç tarafının bulunduğuna dikkat çeken Alcan; çatışma, şiddet, kabalık ve cinsel tacizin mobbing sayıldığını vurguladı. Bu alanda 1980’den sonra akademik çalışmaların yapılmaya başlandığını hatırlatan Öğr. Gör. Alcan, mobbingin sosyal bir yara olduğunu, son 10 yıldır bu tarz olumsuz davranışlara tazminatın ödendiğini aktardı.
Türkiye’de mobbingin hâlâ bilinmediğine vurgu yapan Alcan sözlerini şu şekilde sürdürdü: “Bunun suç olduğunu bilincini aşılamak ve eğitimini vermek gerekiyor. Her 5 kişiden 4’ü amirini şikâyet ediyor. Mobbingin, alt-üst ilişkisi olan organizasyonlarda daha fazla olduğu görülüyor. Bireysel mücadele yeterli değil, toplum olarak topyekûn mücadele etmeliyiz. Mobbing, ispatı çok zor bir olgu. Bu hassasiyeti bireylere kazandırmak için çeşitli etkinlikler düzenliyoruz. Bugün de düzenlediğimiz eğitim programı umarım bu amaca hizmet eder. Bu vesileyle paydaşımız olan Erzurum Valisi Okay Memiş ile katkılarını esirgemeyen Rektör Prof. Dr. Ömer Çomaklı’ya teşekkür ediyor, böylesine önemli bir konuya ilgi gösteren herkese şükranlarımı sunuyorum.”
Başarı İçin İş Yeri Sorunlarının Giderilmesi Gerekiyor
Bilimsel bilgi elde etmenin temel amacının “insan” olduğunu ifade ederek konuşmasına başlayan Atatürk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ömer Çomaklı, başarı hırsının insan hakları ihlallerine sebep olmaması gerektiğini vurguladı.
Rektör Çomaklı: “Üniversiteler bilimsel ve teknolojik gelişmeler ile vatandaşın, halkların ve dahi ulusların yaşam standartlarını iyileştirmede daha fazla imkân sunarken; toplumsal sorunların çözümüne de katkı sağlayan, çalışanların hak ve özgürlüklerini koruyan, bilimsel ve sosyal projeler üreten entelektüel, özerk hizmet kuruluşlardır. Üniversite çatısı altında çalışan akademisyen, idari, teknik ve firma elemanlarından oluşan geniş bir kadromuz bulunmaktadır. Akademisyenler ve diğer tüm çalışanlarımızın üretken, daha mutlu, özgür düşünen, eleştirel yaklaşan, sorgulayan çağın gerisinde kalmayan, topluma öncülük edebilen, başarılı birer bilim insanı olabilmeleri için iş yeri sorunlarının azaltılmış olması gerekmektedir. Bu çerçevede göreve geldiğimiz 2016 yılından itibaren büyük bir kararlılık ve azimle çalışıyoruz; çalışmaya da devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.
“Çalışma Ortamı Ahenginin Tesis Edilmesi Gerekiyor”
“Mülkün Temeli Adalettir” sözünden yola çıkarak kurum ve kuruluşların mutlak surette adalet ile idare edilmesi gerektiğini aktaran Çomaklı: “Şahsım ve yönetimdeki ilgili birim ve kişiler kul hakkına riayet etmeyi ilke kabul edinerek, iş yeri huzurunun temini için yoğun gayret sarf etmekteyiz. Bu bağlamda çalışma ortamı ahengini tesis etmeye yönelik faaliyetlerde bulunan her türlü bilimsel çalışma, vakıf, dernek ve sosyal toplum kuruluşları ile yakinen temas halindeyiz. Mobbing ile Mücadele Derneği ve Üniversitemiz bu amaçlar doğrultusunda istişareli bir şekilde çalışmalara devam edecektir. Mobbing, temelde bir insan hakkı ihlalidir. Mobbingin önlenmesi ile ilgili 2011/2 Sayılı Başbakanlık Genelgesi dönemin Başbakanı Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından yayımlanmıştır” hatırlatmasında bulundu.
Yeni Nesil Üniversite Tasarım ve Dönüşüm Projesi öncülüğünde üniversite-toplum iş birliğinin güçlendiğini vurgulayan Rektör Çomaklı, Atatürk Üniversitesi ev sahipliğinde gerçekleşen eğitim programının kurum, kuruluşlara ve tüm çalışanlara fayda sağlayacağa inancının tam olduğunu belirterek, programda emeği geçen herkese teşekkür etti.
“Atatürk Üniversitesi Önemli Bir Bilim Yuvası”
Son olarak konuşmasını yapmak üzere kürsüye çıkan Erzurum Valisi Okay Memiş, Atatürk Üniversitesi ile gurur duyduğunu, çok önemli bir bilim yuvası, Türkiye’nin ise en önemli üniversitelerden biri olduğunu söyledi.
Yabancı ülkelerden 3 bin civarında öğrenciyi misafir eden, güzel çalışmaların altına imza atan Atatürk Üniversitesi ile gurur duyduğunu ifade eden Vali Memiş, başarı çıtasını yukarı çıkarmak için herkesin yardımcı olması gerektiğini belirtti.
Günün konu başlığı olan mobbingin popüler bir kavram olduğunu kaydeden Memiş, konuyla ilgili yaptığı değerlendirmede şu ifadeleri kullandı: “Mobbinge ya maruz kalıyoruz ya da maruz bırakıyoruz. Bir vali mobbinge maruz kalır mı, kalır. Rektör kalır mı, kalabilir. Çünkü bunun sonu yoktur. Üstlerin astlara mobbingi olduğu gibi astlar da üstlerine mobbing uygulayabiliyor. Erzurum’da astların üstlerine mobbingi daha fazla. Liyakate dikkat etmek oldukça önemli. Çünkü; buna dikkat etmezseniz kamplaşmayı körüklersiniz, yönetimi zorlaştırırsınız. Adil, dürüst ve herkesi kucaklayan yönetici, unutulmayan yöneticidir. Hem yöneticinin davranış biçimini ele alan hem de çalışan hakkını gözeten bu ve benzeri eğitim programlarını oldukça önemsiyorum. Bu kapsamda emeği geçenlere teşekkür ediyor, verimli bir eğitim olmasını temenni ediyorum” diyerek sözlerini tamamladı.