İznik Gölü'nde Yeni Keşifler
Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın izni ile Bursa Uludağ Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Şahin başkanlığında Fransız ve İsviçreli jeologlarla birlikte İznik Gölü’nde sürdürülen arkeo-sismik araştırmaların 2019 yılındaki bölümü başarılı bir şekilde tamamlandı.
İznik Gölü’nde havadan fotoğraf çekimi esnâsında tesâdüfen keşfedilen bazilika kalıntısının hangi tarihte ve ne tür bir doğa felaketi sonrasında göl içine battığının araştırılması için başlatılan çalışmaların 2019 yılındaki kısmı bitirildi. 1 Nisan 2019 tarihinde başlatılan interdisipliner proje ile bugüne kadar detaylı araştırılmamış Kuzeybatı Anadolu fay hattının Sakarya’dan gelip İznik Gölü üzerinden Gemlik Körfezi’ne giden kolunun incelendiği bilgisini veren Prof. Dr. Mustafa Şahin, proje kapsamında İznik Gölü ve çevresinin jeolojik, jeomorfolojik ve arkeolojik verileri bir araya getirdiklerini aktardı.
İznik Gölü Bazilika kalıntısında 2015 yılında başlayan araştırma ve kazılara aralıksız devam ettiklerinin altını çizen Mustafa Şahin, “Bazilika ve 2018 yılı yüzey araştırmasında göl kıyısında tespit ettiğimiz yapı kalıntısı da dikkate alındığında İznik Gölü’nde su altına batmış yapı kalıntılarının tahmin edilenden fazla olduğu anlaşılmıştır. Bu sebeple İznik Gölü ve çevresinde arkeo-sismik araştırmalar yapılmasına karar verilmiş ve ekibe jeologlar da dahil edilmiştir. Projenin2019 yılındaki bölümünde ağırlıklı olarak İznik Gölü’nde yer alan su altı kültür varlıklarının araştırılmasına ve çağlar boyunca İznik’te yaşanan depremlerin inter disipliner bir şekilde araştırılmasına ayrılmıştır” diye konuştu.
Projenin Bursa Uludağ Üniversitesi Arkeoloji Bölümü, Fransa’nın GrenobleAlpes Üniversitesi ve İsviçre’nin Bern Üniversitesi’nin jeoloji bölümlerinin bir araya gelmesi ile hayata geçirildiğine işaret eden Şahin, “Projenin başkanlığını Bursa Uludağ Üniversitesi’nden şahsım üstlendi. Fransa’nın Grenoble Alpes Üniversitesi Jeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Julia de Bernardy de Sigoyer ve İsviçre’nin Bern Üniversitesi’nden Prof. Dr. Flavio Anselmetti destekte bulunuyorlar. Arkeoloji Bölümü’nden Dr. Öğretim Üyesi Serkan Gündüz ve Arş. Gör. Nur Deniz Ünsal’ın yanı sıra bir grup lisansüstü öğrenci de çalışmalarımızda bizlere yardımcı oluyor. Bunların yanı sıra Fransa’dan Renaldo Gastineau, Charline Giguet Covex, Pierre Sabatier, İsviçre’den ise Dr. Stephano Fabbri katıldılar. Projeye ayrıca Boğaziçi Üniversitesi, Kandilli Rasathanesi’ne bağlı İznik Deprem Zararlarını Azaltma Merkezi Müdür Yardımcısı Dr. Cengiz Çelikde eşlik ediyor” dedi.
Proje kapsamında İznik Bölgesi’nin geçmişte yaşanan depremlerin tarihinin yanı sıra İznik Gölü’nün sedimanları, göl seviyesindeki değişimlerin oranlarını da incelediklerini vurgulayan BUÜ Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Şahin, “Göl tabanının büyük bir bölümü ilk defa yüksek çözünürlüklü cihazlarla görüntülenmiştir. Gölün en derin noktası olan 82 metre derinliğe sahip krater de ilk defa görüntülenen noktalardan birisi olmuştur. Çalışma kapsamında İznik Gölü’nün tabanında metan gazı çıkışı sağlayan kraterler, bugüne kadar görüntülenmemiş aktif faylar ve tümülüs şeklinde tepecikler keşfedilerek ilk defa görüntülenmiştir. Araştırma kapsamında gölün farklı derinliklerinden karot numuneleri alınmıştır. Karot numuneleri, deprem araştırmalarının yanı sıra İznik Gölü havzasında antik flora ve faunadaki değişimler ve bunlara iklimlerin etkisi gibi konular da incelenecektir. Bu nedenle polen, tam genom analizleri gibi çok farklı araştırmaların yapılması planlanmaktadır. Bu amaçla çalışmalara Grenoble Alpes Üniversitesi ve Bern Üniversitesi laboratuvarlarında karot numunelerinin incelenmesi ile devam edilecektir. Projede elde edilen ön sonuçlar, İznik Kaymakamı Sayın Bülent Bayraktar ve İznik Belediye Başkanı Sayın Kağan Mehmet Usta ile de paylaşılmıştır” şeklinde konuştu.
Şahin ayrıca, 2020 yılında planlanan çalışmalar ile gölün tamamının batimetrik haritasının çıkartılmasını ve gölün en derin noktasından karot numunesi alınmasını hedeflediklerini de sözlerine ekledi.
Kaynak: İHA
İznik Gölü Bazilika kalıntısında 2015 yılında başlayan araştırma ve kazılara aralıksız devam ettiklerinin altını çizen Mustafa Şahin, “Bazilika ve 2018 yılı yüzey araştırmasında göl kıyısında tespit ettiğimiz yapı kalıntısı da dikkate alındığında İznik Gölü’nde su altına batmış yapı kalıntılarının tahmin edilenden fazla olduğu anlaşılmıştır. Bu sebeple İznik Gölü ve çevresinde arkeo-sismik araştırmalar yapılmasına karar verilmiş ve ekibe jeologlar da dahil edilmiştir. Projenin2019 yılındaki bölümünde ağırlıklı olarak İznik Gölü’nde yer alan su altı kültür varlıklarının araştırılmasına ve çağlar boyunca İznik’te yaşanan depremlerin inter disipliner bir şekilde araştırılmasına ayrılmıştır” diye konuştu.
Projenin Bursa Uludağ Üniversitesi Arkeoloji Bölümü, Fransa’nın GrenobleAlpes Üniversitesi ve İsviçre’nin Bern Üniversitesi’nin jeoloji bölümlerinin bir araya gelmesi ile hayata geçirildiğine işaret eden Şahin, “Projenin başkanlığını Bursa Uludağ Üniversitesi’nden şahsım üstlendi. Fransa’nın Grenoble Alpes Üniversitesi Jeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Julia de Bernardy de Sigoyer ve İsviçre’nin Bern Üniversitesi’nden Prof. Dr. Flavio Anselmetti destekte bulunuyorlar. Arkeoloji Bölümü’nden Dr. Öğretim Üyesi Serkan Gündüz ve Arş. Gör. Nur Deniz Ünsal’ın yanı sıra bir grup lisansüstü öğrenci de çalışmalarımızda bizlere yardımcı oluyor. Bunların yanı sıra Fransa’dan Renaldo Gastineau, Charline Giguet Covex, Pierre Sabatier, İsviçre’den ise Dr. Stephano Fabbri katıldılar. Projeye ayrıca Boğaziçi Üniversitesi, Kandilli Rasathanesi’ne bağlı İznik Deprem Zararlarını Azaltma Merkezi Müdür Yardımcısı Dr. Cengiz Çelikde eşlik ediyor” dedi.
Proje kapsamında İznik Bölgesi’nin geçmişte yaşanan depremlerin tarihinin yanı sıra İznik Gölü’nün sedimanları, göl seviyesindeki değişimlerin oranlarını da incelediklerini vurgulayan BUÜ Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Şahin, “Göl tabanının büyük bir bölümü ilk defa yüksek çözünürlüklü cihazlarla görüntülenmiştir. Gölün en derin noktası olan 82 metre derinliğe sahip krater de ilk defa görüntülenen noktalardan birisi olmuştur. Çalışma kapsamında İznik Gölü’nün tabanında metan gazı çıkışı sağlayan kraterler, bugüne kadar görüntülenmemiş aktif faylar ve tümülüs şeklinde tepecikler keşfedilerek ilk defa görüntülenmiştir. Araştırma kapsamında gölün farklı derinliklerinden karot numuneleri alınmıştır. Karot numuneleri, deprem araştırmalarının yanı sıra İznik Gölü havzasında antik flora ve faunadaki değişimler ve bunlara iklimlerin etkisi gibi konular da incelenecektir. Bu nedenle polen, tam genom analizleri gibi çok farklı araştırmaların yapılması planlanmaktadır. Bu amaçla çalışmalara Grenoble Alpes Üniversitesi ve Bern Üniversitesi laboratuvarlarında karot numunelerinin incelenmesi ile devam edilecektir. Projede elde edilen ön sonuçlar, İznik Kaymakamı Sayın Bülent Bayraktar ve İznik Belediye Başkanı Sayın Kağan Mehmet Usta ile de paylaşılmıştır” şeklinde konuştu.
Şahin ayrıca, 2020 yılında planlanan çalışmalar ile gölün tamamının batimetrik haritasının çıkartılmasını ve gölün en derin noktasından karot numunesi alınmasını hedeflediklerini de sözlerine ekledi.