Sahur Sofralarının Vazgeçilmezi 'Tandır Ketesi'
Doğu Anadolu'nun yöresel lezzetlerinden olan, kavrulmuş un ve yağlı hamurdan yapılan tandır ketesi, tok tutması nedeniyle bölgede özellikle sahurda yaygın tüketiliyor Erzincan'da işletmecilik yapan Ali Demir: 'Ketemizde herhangi katkı maddesi kullanmıyoruz. Tandırda pişirilmesi ve ramazan dolayısıyla vatandaşlardan yoğun talep görüyor'
KEMAL ÖZDEMİR - Doğu Anadolu'nun yöresel lezzetlerinden olan, kavrulmuş un ile yağlı hamurdan yapılan tandır ketesi, bölgede sahur sofralarının vazgeçilmezleri arasında yer alıyor.
Yörede kavrulmuş un ve yağlı hamurdan yapılan bir çeşit çörek olan "tandır ketesi", tok tutması nedeniyle ramazanda vatandaşlardan yoğun ilgi görüyor.
Kadın ustaların ramazanda fazla mesai yaparak tandırda pişirdiği kete, kopul ve ekmek, iftar sofralarının yanı sıra özellikle sahurda tercih ediliyor.
Erzincan Ulalar Mahallesi'ndeki iş yerinde yöresel unlu mamuller üreten Ali Demir, AA muhabirine yaptığı açıklamada, ürünleri tamamen doğal ve geleneksel yöntemlerle hazırladıklarını söyledi.
Önceden herkesin evinde tandır bulunduğunu anlatan Demir, "Son zamanlarda vatandaşın hazır ekmeği tercih etmesi nedeniyle tandırda ekmek yapmak artık eskilerde kaldı. Bizler burada geleneklere göre tandırda kete pişirerek müşterilerimize hizmet vermeye çalışıyoruz." dedi.
- "Kete, sahur için vazgeçilmezdir"
Tandır ketesinin özellikle ramazanda kentteki her evde sofralarda yer aldığını belirten Demir, şöyle konuştu:
"Burada usta pişiricimizle bütün günümüzü çalışarak geçiriyoruz. Ketenin yapımında un, yağ, tuz, şeker ve maya kullanıyoruz. Ketemizde herhangi katkı maddesi kullanmıyoruz. Kete, içindeki kavrulmuş un sayesinde tok tutuyor. Tandırda pişirilmesi ve ramazan dolayısıyla vatandaşlardan yoğun talep görüyor. Kete, sahur için vazgeçilmez bir lezzet. Ramazanda, diğer aylara göre 2-3 kat fazla kete üretiyoruz."
Diğer illerden ve yurt dışından da sipariş aldıklarını bildiren Demir, talepleri karşılamakta zorlandıkları için çalışma saatlerini artırdıklarını kaydetti.
Tandırda kete pişiren işçilerden Hatun Uçum, başta kete olmak üzere siparişleri yetiştirmek için erken saatlerde işbaşı yaptıklarını söyledi.
Sıcak tandırın başında çalışmanın zor olduğunu anlatan Uçum, ancak işlerini zevkle yaptıklarını ve aile bütçelerine katkı sağladıklarını belirtti.
Müşterilerden Dilek Ataş ise büyük emeklerle yapılan, doğal ve katkısız üretilen ketenin lezzetini hiçbir şeye değişmeyeceğini dile getirdi.
Kaynak: AA
Yörede kavrulmuş un ve yağlı hamurdan yapılan bir çeşit çörek olan "tandır ketesi", tok tutması nedeniyle ramazanda vatandaşlardan yoğun ilgi görüyor.
Kadın ustaların ramazanda fazla mesai yaparak tandırda pişirdiği kete, kopul ve ekmek, iftar sofralarının yanı sıra özellikle sahurda tercih ediliyor.
Erzincan Ulalar Mahallesi'ndeki iş yerinde yöresel unlu mamuller üreten Ali Demir, AA muhabirine yaptığı açıklamada, ürünleri tamamen doğal ve geleneksel yöntemlerle hazırladıklarını söyledi.
Önceden herkesin evinde tandır bulunduğunu anlatan Demir, "Son zamanlarda vatandaşın hazır ekmeği tercih etmesi nedeniyle tandırda ekmek yapmak artık eskilerde kaldı. Bizler burada geleneklere göre tandırda kete pişirerek müşterilerimize hizmet vermeye çalışıyoruz." dedi.
- "Kete, sahur için vazgeçilmezdir"
Tandır ketesinin özellikle ramazanda kentteki her evde sofralarda yer aldığını belirten Demir, şöyle konuştu:
"Burada usta pişiricimizle bütün günümüzü çalışarak geçiriyoruz. Ketenin yapımında un, yağ, tuz, şeker ve maya kullanıyoruz. Ketemizde herhangi katkı maddesi kullanmıyoruz. Kete, içindeki kavrulmuş un sayesinde tok tutuyor. Tandırda pişirilmesi ve ramazan dolayısıyla vatandaşlardan yoğun talep görüyor. Kete, sahur için vazgeçilmez bir lezzet. Ramazanda, diğer aylara göre 2-3 kat fazla kete üretiyoruz."
Diğer illerden ve yurt dışından da sipariş aldıklarını bildiren Demir, talepleri karşılamakta zorlandıkları için çalışma saatlerini artırdıklarını kaydetti.
Tandırda kete pişiren işçilerden Hatun Uçum, başta kete olmak üzere siparişleri yetiştirmek için erken saatlerde işbaşı yaptıklarını söyledi.
Sıcak tandırın başında çalışmanın zor olduğunu anlatan Uçum, ancak işlerini zevkle yaptıklarını ve aile bütçelerine katkı sağladıklarını belirtti.
Müşterilerden Dilek Ataş ise büyük emeklerle yapılan, doğal ve katkısız üretilen ketenin lezzetini hiçbir şeye değişmeyeceğini dile getirdi.