Hamas İsrail İle Ateşkesin Detaylarını Açıkladı
Hamas Hareketi Gazze Sorumlusu Yahya Sinvar, Gazze ve İsrail arasında imzalanması planlanan ateşkes anlaşmasının siyasi bir boyut taşımadığını söyledi Sinvar, ateşkesin en önemli detaylarının avlanma mesafesinin 15 deniz miline çıkarılması, Gazze'ye girişi sınırlanan ürünlere yönelik yeni düzenleme getirilmesi, ithalat ve ihracatın kolaylaştırılması olduğunu açıkladıSinvar: 'İşgal ordusu Gazze'ye yönelik bir saldırı başlatması halinde sadece Gazze'nin çevresindeki değil, Tel Aviv, Askalan (Aşkelon), Necef (Negev) ve Aşdod'taki yerleşim alanlarını tahliye etmek zorunda kalacak'.
Hamas Hareketi Gazze Sorumlusu Yahya Sinvar, İsrail ve Gazze arasında imzalanması planlanan ateşkes anlaşmasının detaylarını açıklayarak, anlaşmanın siyasi bir boyut taşımadığını ve Filistin birliğinin bir alternatifi olmadığını söyledi.
Hamas Hareketi, Büyük Dönüş Yürüyüşü eylemlerinin birinci yılını değerlendirmek ve ABD'nin henüz açıklanmayan "Yüzyılın Anlaşması" projesine karşı ortak duruş sergilenmesi amacıyla diğer Filistinli gruplar ve Gazze'nin önde gelen isimleriyle toplantı düzenledi.
Toplantıda, İsrail'le görüşmeleri devam eden ateşkese ilişkin açıklamalarda bulunan Sinvar, ateşkes anlaşmasının önemli belirleyici unsurları olduğunu, bunların başında İsrail ile görüşmelerin ara bulucu üzerinden gerçekleşmesi, siyasi boyut taşımaması ve Filistin birliğinin alternatifi olmamasının geldiğini kaydetti.
Sinvar, ateşkes anlaşmasıyla, esir değişimi veya Filistin direnişinin herhangi bir mücadele aracını yada Büyük Dönüş Yürüyüşü eylemlerinin durdurulması gibi konuların birbirine bağlanmaması gerektiğini ifade etti.
Hareket olarak Filistin halkını müdafaa için tetikte olduklarına dikkati çeken Sinvar, ateşkesin en önemli detaylarının avlanma mesafesini 6 deniz milinden 15 deniz miline çıkarılması, askeri amaçla da kullanılabileceği iddiasıyla Gazze'ye girişi sınırlanan ürünlere yönelik yeni düzenleme getirilmesi, ithalat ve ihracatın kolaylaştırılması olduğunu belirtti.
Sinvar, ateşkes anlaşmasının yıl sonuna kadar Katar'ın yoksullar ve işsizler için yaptığı aylık 30 milyon dolar yardımın Gazze'ye ulaştırılmasını ve uluslararası kurumlar aracılığıyla işsizliğin hafifletilmesine yönelik çalışmaları da kapsayacağı bilgisini verdi.
Anlaşma şartlarının, aralarında Suudi Arabistan'ın da bulunduğu finansörlerin desteğiyle merkezi deniz suyu arıtma tesisinin işletilmesini, Şifa Hastanesinin Kuveyt'in desteğiyle iyileştirilmesini ve yıkılan evlerin onarılmasını da kapsadığını kaydeden Sinvar, elektrik krizine ilişkin ise santrale yakıt temini ve yakıt deposu inşası ayrıca Katar ve İslam Kalkınma Bankasından gelecek destekle İsrail'den elektrik hattı çekilmesi gibi maddelerin de yer alacağını söyledi.
Sinvar, ateşkesin ayrıca elektrik santraline doğal gaz hattı çekilmesi için bir takvim belirlenmesini ve güneş enerjisi sistemi için gerekli ürünlerin ithalinin kolaylaştırılması gibi maddeleri içereceğini dile getirdi.
Katar’ın Gazze ablukasının sonlandırılmasında sözlü ve fiili olarak sergilediği çabaların kilit rol oynadığını vurgulayan Sinvar, Mısır'ın da ablukanın hafifletilmesindeki rolüne dikkati çekti.
"Halkımız gösterilerle ilk talebi olan geri dönüş hakkını elde etmeye çalışıyor. Bu hak gerçekleşene kadar gösteriler devam edecek" diyen Sinvar, halkın ikinci bir talebi de ablukanın kaldırılması olduğunu dile getirdi.
- "Direniş önceki yıllara nazaran onlarca kat daha güçlü"
"(Hamas'ın silahlı kanadı) İzzeddin el-Kassam Tugayları önceki yıllara göre onlarca kat daha güçlü." diyen Sinvar, "İşgal ordusu Gazze'ye yönelik bir saldırı başlatması halinde sadece Gazze'nin çevresindeki değil, Tel Aviv, Askalan (Aşkelon), Necef (Negev) ve Aşdod'taki yerleşim alanlarını tahliye etmek zorunda kalacak." dedi.
Mısır heyeti Hamas ve Fetih yetkilileriyle "ulusal uzlaşı", Filistinli gruplar ve İsrail hükümetiyle ise "ateşkes" konularında yürütülen görüşmeleri tamamlamak için Gazze Şeridi, Batı Şeria ve İsrail arasında bir süredir mekik dokuyor.
Filistinliler, 30 Mart 2018'den bu yana abluka altındaki Gazze Şeridi'nin İsrail sınırında "Büyük Dönüş Yürüyüşü" adı verilen barışçıl eylemler düzenliyor.
İsrail askerleri ise "sürgün edildikleri topraklarına geri dönmeyi ve 2006'dan beri Gazze'ye uygulanan hukuksuz ablukanın kaldırılmasını" talep eden sivil halkın üzerine gerçek mermilerle ateş açıyor.
Gazze'deki Sağlık Bakanlığı verilerine göre İsrail askerlerinin 30 Mart 2018'den bu yana devam eden barışçıl gösterilere müdahalesinde 200'dan fazla Filistinli şehit oldu.
Kaynak: AA
Hamas Hareketi, Büyük Dönüş Yürüyüşü eylemlerinin birinci yılını değerlendirmek ve ABD'nin henüz açıklanmayan "Yüzyılın Anlaşması" projesine karşı ortak duruş sergilenmesi amacıyla diğer Filistinli gruplar ve Gazze'nin önde gelen isimleriyle toplantı düzenledi.
Toplantıda, İsrail'le görüşmeleri devam eden ateşkese ilişkin açıklamalarda bulunan Sinvar, ateşkes anlaşmasının önemli belirleyici unsurları olduğunu, bunların başında İsrail ile görüşmelerin ara bulucu üzerinden gerçekleşmesi, siyasi boyut taşımaması ve Filistin birliğinin alternatifi olmamasının geldiğini kaydetti.
Sinvar, ateşkes anlaşmasıyla, esir değişimi veya Filistin direnişinin herhangi bir mücadele aracını yada Büyük Dönüş Yürüyüşü eylemlerinin durdurulması gibi konuların birbirine bağlanmaması gerektiğini ifade etti.
Hareket olarak Filistin halkını müdafaa için tetikte olduklarına dikkati çeken Sinvar, ateşkesin en önemli detaylarının avlanma mesafesini 6 deniz milinden 15 deniz miline çıkarılması, askeri amaçla da kullanılabileceği iddiasıyla Gazze'ye girişi sınırlanan ürünlere yönelik yeni düzenleme getirilmesi, ithalat ve ihracatın kolaylaştırılması olduğunu belirtti.
Sinvar, ateşkes anlaşmasının yıl sonuna kadar Katar'ın yoksullar ve işsizler için yaptığı aylık 30 milyon dolar yardımın Gazze'ye ulaştırılmasını ve uluslararası kurumlar aracılığıyla işsizliğin hafifletilmesine yönelik çalışmaları da kapsayacağı bilgisini verdi.
Anlaşma şartlarının, aralarında Suudi Arabistan'ın da bulunduğu finansörlerin desteğiyle merkezi deniz suyu arıtma tesisinin işletilmesini, Şifa Hastanesinin Kuveyt'in desteğiyle iyileştirilmesini ve yıkılan evlerin onarılmasını da kapsadığını kaydeden Sinvar, elektrik krizine ilişkin ise santrale yakıt temini ve yakıt deposu inşası ayrıca Katar ve İslam Kalkınma Bankasından gelecek destekle İsrail'den elektrik hattı çekilmesi gibi maddelerin de yer alacağını söyledi.
Sinvar, ateşkesin ayrıca elektrik santraline doğal gaz hattı çekilmesi için bir takvim belirlenmesini ve güneş enerjisi sistemi için gerekli ürünlerin ithalinin kolaylaştırılması gibi maddeleri içereceğini dile getirdi.
Katar’ın Gazze ablukasının sonlandırılmasında sözlü ve fiili olarak sergilediği çabaların kilit rol oynadığını vurgulayan Sinvar, Mısır'ın da ablukanın hafifletilmesindeki rolüne dikkati çekti.
"Halkımız gösterilerle ilk talebi olan geri dönüş hakkını elde etmeye çalışıyor. Bu hak gerçekleşene kadar gösteriler devam edecek" diyen Sinvar, halkın ikinci bir talebi de ablukanın kaldırılması olduğunu dile getirdi.
- "Direniş önceki yıllara nazaran onlarca kat daha güçlü"
"(Hamas'ın silahlı kanadı) İzzeddin el-Kassam Tugayları önceki yıllara göre onlarca kat daha güçlü." diyen Sinvar, "İşgal ordusu Gazze'ye yönelik bir saldırı başlatması halinde sadece Gazze'nin çevresindeki değil, Tel Aviv, Askalan (Aşkelon), Necef (Negev) ve Aşdod'taki yerleşim alanlarını tahliye etmek zorunda kalacak." dedi.
Mısır heyeti Hamas ve Fetih yetkilileriyle "ulusal uzlaşı", Filistinli gruplar ve İsrail hükümetiyle ise "ateşkes" konularında yürütülen görüşmeleri tamamlamak için Gazze Şeridi, Batı Şeria ve İsrail arasında bir süredir mekik dokuyor.
Filistinliler, 30 Mart 2018'den bu yana abluka altındaki Gazze Şeridi'nin İsrail sınırında "Büyük Dönüş Yürüyüşü" adı verilen barışçıl eylemler düzenliyor.
İsrail askerleri ise "sürgün edildikleri topraklarına geri dönmeyi ve 2006'dan beri Gazze'ye uygulanan hukuksuz ablukanın kaldırılmasını" talep eden sivil halkın üzerine gerçek mermilerle ateş açıyor.
Gazze'deki Sağlık Bakanlığı verilerine göre İsrail askerlerinin 30 Mart 2018'den bu yana devam eden barışçıl gösterilere müdahalesinde 200'dan fazla Filistinli şehit oldu.