Kurtulmuş, Canlı Yayında Soruları Cevapladı

AK Parti Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş: (1) 'Kudüs kararında BM Genel Kurulu'nda üç beş devlet dışında destek bulamayıp nasıl yalnızlaştıysa burada da aynı şey oldu. Bundan sonra da böyle olacaktır. Bundan sonra da ABD başkanı İsrail hükümeti yanlısı kararlarına devam ederse bunun Amerika'ya ağır bir faturası olacaktır' 'İsrail diyor ki ABD'yi bu kadar yakınımızda bulduk, İslam ve Arap dünyası da bu kadar parçalandı, yayılmacı hedefleriyle ilgili son adımlarını atmaya çalışıyor. İsrail, altın vuruşu yapmak istiyor' 'Bir araya gelmiş farklı unsurların tek amaçları var, Türkiye'nin geleceğine ilişkin en ufak bir benzerlikleri yok. AK Parti ve Tayyip Erdoğan'ı indirelim, yerel seçimleri de bunun manivelası şeklinde kullanıyorlar'

AK Parti Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş, "Kudüs kararında BM Genel Kurulu'nda üç beş devlet dışında destek bulamayıp nasıl yalnızlaştıysa burada da aynı şey oldu. Bundan sonra da böyle olacaktır. Bundan sonra da ABD Başkanı İsrail hükümeti yanlısı kararlarına devam ederse bunun Amerika'ya ağır bir faturası olacaktır." dedi.

Kurtulmuş, Habertürk televizyonunda gazeteci Mehmet Akif Ersoy'un gündeme ilişkin sorularını cevapladı.

ABD'nin İsrail'in işgali altındaki Golan Tepeleri hakkındaki kararını vahim bir gelişme olarak değerlendiren Kurtulmuş, kararın uluslararası hukuk bakımından hiçbir geçerliliği ve uygulanabilir bir tarafı olmadığını söyledi.

Golan Tepelerinin statüsünün belli olduğunu ifade eden Kurtulmuş, şöyle konuştu:

"Golan Tepeleri Suriye'nin toprak parçasıdır. Bütün uluslararası hukuk bakımından İsrail'in işgal ettiği toprak olarak biliniyor. Burada vahim olan durum şu: ABD Başkanı epeydir aklına esiyor, bir tweet atıyor. O tweetle dünyayı yöneteceğini sanıyor. Dünya böyle bir yer değil, önce bunu görmesi lazım. İkincisi koskoca ABD'nin Başkanı Amerika Birleşik Devletleri’nin başkanı değil de yayılmacı, siyonist hedeflere sahip olan İsrail’in şu andaki aşırı hükümetinin sözcüsü gibi davranıyor. Üçüncüsü ise bu tavırlarıyla -daha önce büyükelçiliğini Kudüs'e taşıma kararı almıştı- giderek dünyada yalnızlaşıyor. Karar öncesinde tweeti attığı andan itibaren uluslararası camianın her tarafından buna karşı kararlar geldi. BM, AB, İİT'den tepki ve kararlar geldi. Kudüs kararında BM Genel Kurulu'nda üç beş devlet dışında destek bulamayıp nasıl yalnızlaştıysa burada da aynı şey oldu. Bundan sonra da böyle olacaktır. Bundan sonra da ABD Başkanı İsrail hükümeti yanlısı kararlarına devam ederse bunun Amerika'ya ağır bir faturası olacaktır."

Konuyu İsrail açısından da değerlendiren Kurtulmuş, şunları aktardı:

"İsrail iki şey yakalamış görünüyor. Bunlardan bir tanesi ABD'de ilişkiler tarihinde olmadığı kadar kendisine yakın, tam manasıyla kendi hükümetinin sözcülüğünü yapan bir Trump var. Diğer tarafta da ABD’nin Irak'ı işgaliyle birlikte başlayan süreçte darma dağınık olmuş Orta Doğu ve İslam coğrafyası var. Dolayısıyla İsrail diyor ki ABD'yi bu kadar yakınımızda bulduk, İslam ve Arap dünyası da bu kadar parçalandı, yayılmacı hedefleriyle ilgili son adımlarını atmaya çalışıyor. İsrail, altın vuruşu yapmak istiyor. Zaten sıkıntılı olan bölgede bu destek bölgeyi alev topuna dönüştürüyor. Bu akıl karı değildir. Sonuna kadar direneceğiz. Türkiye de buradaki tavrını ortaya koyuyor. Türkiye asla ABD'nin gayri hukuki, gayri adil tavrına asla geçit vermeyecek."

"BMGK’nın daimi üyesi bir ülkenin uluslararası hukuku çiğnediği zaman hesap sorulabilecek bir sistem var mı?" şeklindeki soruyu da yanıtlayan Kurtulmuş, kendilerinin "Dünya 5’ten büyüktür" derken bunu ifade ettiklerini dile getirdi.

ABD'nin bu olayda uluslararası hukuku ihlal ettiğini hatırlatan Kurtulmuş, "İsrail'e arka çıkan veto sahibi bir güç olarak destek çıkıyor. Yüzlerce karar var. Biz artık bu kararları unuttuk, uluslararası camia olarak. Bu kararların da hepsinde BM, İsrail'e karşı çok açık kararlar aldı ama hiçbirisi uygulanmadı. Çünkü arkasında ABD var. Dolayısıyla bu dünya sisteminin değişmediği, BM’nin yapısı reforme edilmediği sürece haksızlık ve zulüm devam edecek." ifadelerini kullandı.

Arap dünyasında uzunca bir süredir siyasi irade zaafı bulunduğunu dile getiren Kurtulmuş, İsrail ve ABD’ye yakınlaşarak saltanatlarını ayakta tutmak isteyen ülkeler bulunduğunu kaydetti.

Arap ülkelerindeki rejimler ve halkları birbirinden ayırt etmek gerektiğini vurgulayan Kurtulmuş, halkların büyük çoğunluğunun Türkiye’nin İsrail ve ABD’nin tavrına karşı dik duruşunu yürekten desteklediğini söyledi.

- "Almanya'da, Fransa'da, olsa ne hükümet kalır, ne devlet kalır"

Yerel seçimlere değinen Kurtulmuş, AK Parti karşıtı, Türkiye’nin güçlü yürüyüşüne karşı olanların ve karşılarındaki ittifakın -Erdoğan düşsün de nasıl düşerse düşsün- şeklinde tavrı sonrası halkın beka meselesini daha iyi anladığını ifade etti.

Beka meselesini seçim sloganı olsun diye ortaya koymadıklarını belirten Kurtulmuş, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Türkiye'nin iç politikada derin krizlere neden olabilecek altı yılda altı büyük olayla karşılaştık. 7 Şubat 2012 MİT krizi. Arkasından Gezi Parkı eylemleri, 17-25 Aralık operasyonu, arkasından Kobani olayları, ardından 6-7 Ekim çukur, hendek olayları ve son olarak 15 Temmuz darbe teşebbüsü. Bunların hepsinde esas amaç hükümeti yıkmak, Tayyip Erdoğan'ı indirmekti. Bunların herhangi birisi Almanya'da, Fransa'da, İtalya gibi bir ülkede olsa ne hükümet kalır, ne devlet kalır, hiçbir şey kalmaz. Bu olayların her birisi bir beka meselesidir. Sadece bir hükümeti hedeflemiyor, aynı zamanda milletin birliğine, dirliğine, bir ülkenin geleceğine karşı işlenmiş suçlardır. Türkiye Sayın Cumhurbaşkanımızın dik duruşu, hem de milletimizin bu süreçlerin hepsinde sandıklarda Türkiye’nin yeni yürüyüşünü desteklemesi sayesinde bir şekilde atlattık. Ayrıca güney sınırımızda DEAŞ ve PYD-YPG üzerinden terör saldırıları ve güneyimizde terör koridoru oluşturarak bölgeyi yeniden dizayn etmeye çalıştılar. Bütün bunların hepsi beka meselesidir. Üzülerek söylüyorum, bu olayların hepsinde de maalesef muhalefet partilerinin bazı siyasi aktörleri işin içerisindedir. Onlar, eğer 'Evet biz hükümete ve Tayyip Erdoğan'a karşıyız ama demokrasinin korunması konusunda işbirliği içerisindeyiz' deselerdi inanın ki hiçbir şekilde beka meselesini ağzımıza almazdık."

Kurtulmuş, AK Parti ve Cumhur İttifakı karşısındaki yapının da karmaşık bir oluşum içerisinde ve intikam seçimi peşinde olduklarını kaydetti.

Hüsamettin Cindoruk'un sözlerini de eleştiren Kurtulmuş, şunları aktardı:

"Bu kadar tecrübeden sonra insan şaşırıyor. Siyasette hiç söylenmeyecek söz, intikam sözüdür. Siyaset bir intikam yeri değil, yarış yeridir. İkincisi, Sayın Cindoruk ve benzer 28 Şubat zihniyetinden kalma unsurlar eğer parlamenter sistemi bu kadar seviyorlardı da niçin 28 Şubat’ta parlamenter sistemin savunulması için mücadele etmediler? Tam tersine 28 Şubat'ta parlamenter sistemin bir şekilde şemsiye partisiyle, bir hülle partisiyle Refah-yol hükümetini, DYP milletvekillerini tehdit ve şantajla istifa ettirerek meşru seçilmiş bir hükümeti indirdiler. Ekrem Dumanlı'nın yüzündeki ifade, CHP milletvekillerinin sözleri, Sezai Temelli'nin 'Doğu'da biz kazanacağız, Batı'da kaybettireceğiz' gibi sözler. Bir araya gelmiş farklı unsurların tek amaçları var, Türkiye'nin geleceğine ilişkin en ufak bir benzerlikleri yok. AK Parti ve Tayyip Erdoğan'ı indirelim, yerel seçimleri de bunun manivelası şeklinde kullanıyorlar."

(Devam edecek)

Kaynak: AA