Türkiye Sülük Salgısından Milyar Dolarlar Kazanacak
Tarımsal Araştırmalar ve Politikalar (TAGEM) Genel Müdürü Özkan Kayacan, kamu-üniversite-özel sektör ortaklığı ile kurulacak tesiste sülük salgısından anti-aging ürünler elde edileceğini belirterek, "Avrupa ve Amerika’da rahatça satılacak ürünlerle Türkiye milyon dolarlar değil, milyar dolarlar kazanacak" dedi.
Kamu-üniversite-özel sektör ortaklığı ile gerçekleştirilecek olan Tıbbi Sülük Üretimi ve Sülükten Anti-Aging Ürün Elde Edilmesi Projesi ile ilgili düzenlenen bilgilendirme toplantısına TAGEM Genel Müdürü Özkan Kayacan, İl Tarım ve Orman Müdürü Mustafa Şahin, Fırat Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Naim Sağlam ve sülük tesisi işletmecisi Ahmet Ekrem katıldı.
TAGEM Genel Müdürü Kayacan, "Öncelikli olarak Su Ürünleri ekibine teşekkür etmek istiyorum. Su Ürünleri Birimleri, gerek Ahmet Bey’in, gerekse Türkiye’deki sülük üretiminde bir başarı varsa arkadaşlarımızındır. Sülük üretmek önemliydi. Dünya üzerinde toplama sülük satan tek ülke Türkiye. Diğer ülkelerde toplanacak sülük dahi kalmadı. Çünkü topraklar kirlendi, sular kirlendi" dedi.
Kayacan, "Ülke olarak toplama sülükte çok iyi bir noktadayız ama yetiştiricilik noktasında istenilen seviyede değiliz" diyerek şunları söyledi:
"Geçtiğimiz yıllarda Türkiye’de ilk defa sülük üretimi yapan tesis yine Ahmet Bey’in yaptığı ve bizim danışmanlık yaptığımız firmaydı. Kayseri’de kullandığım bir kelime vardı, yükte hafif pahada ağır ürünler üretmeliyiz diye. Artık sadece sülük satmak değil, sülüğün sıvısını, salgısını sağacak bir yöntem bulmaktı. Bununla ilgili olarak yaptığımız çalışmalarda Naim hocam uzun yıllar bu konuda yurt dışında çalıştı. Onun bilgi birikimi ve Elazığ’daki TAGEM’e bağlı enstitümüzün bilgi birikimleri ile burada bir proje yaptık ve Ahmet Bey’in işletmesi üzerinden kamu-özel sektör ve üniversite ile 3 milyon TL’lik bir bütçe ile gerçekleştireceğiz. Türkiye’de bir ilk olacak ve milyon dolarlar değil, milyar dolarlar kazandıracak bir sistem olacak. Önümüzdeki süreçte Avrupa ve Amerika’da çok rahat bir şekilde satılabilecek bir ürün olacak. Alternatif tıbbın da önünü açacak bir proje olacak. Bunun ilk Türkiye’de yapılacak olması ve Kayseri’de yapılacak olması için emeği geçenlere teşekkür ediyorum."
Kayseri’de bir ilki başarmanın sevincini yaşadıklarını ifade eden Tarım İl Müdürü Mustafa Şahin, “Önümüzdeki süreçte Türkiye’de ilk ve tek tıbbi sülük üretim merkez olacak tesisin temelleri atmış bulunuyoruz. Sayın Genel Müdürümüzün başlattığı bu çalışma devletteki devam esasına dayalı olarak devam ettirilmekte. Nihai halinde artık ülkemize yerli ve milli bir teknoloji ve endüstriyi kazandırmanın mutluluğunu yaşıyoruz. Kayseri tüm su ürünlerinde iç sulardaki yapılan üretimlerin bir çoğunluğunu tek başına sağlayan illerden bir tanesi. Türkiye’deki yavru alabalık ihtiyacının bir çoğunluğunu üreten bir şehir. Kayseri Erciyes’ten, pastırmaya, alabalığa ve en nihayetinde anti-aging üretimi yapabileceğimiz bir tesis kazandıracağız. Bu proje 3 milyon TL’lik proje, bunun 2 milyon TL’si kamu kaynakları diğer kalan kısmı ise özel sektör tarafından karşılanacak" diye konuştu.
Fırat Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Naim Sağlam ise, "Gerek Türkiye’de, gerekse Amerika ve Kanada’da yürüttüğüm sülük üzerindeki projelerle aklımızda bulunan bir çalışma vardı sülüklerden anti-aging ürün elde edilmesi için. Bizim geçmişten bugüne kadar bir araya getiremediğimiz kamu, üniversite ve özel sektörün bir araya gelmesiyle beraber ortaya çıkan bir çalışma. Tabii ben şunu da burada belirtmek istiyorum, 1999 yılında Elazığ Su Ürünleri Enstitüsünün kurucusu olarak görev aldım ve ondan sonra üniversiteye geçtim. Şu anda Elazığ Su Araştırma Enstitüsü de bu araştırmanın bir ortağı olarak çok değerli katkılarını sunmakta ve çok büyük adımlar atmakta. Buradaki hedefimiz şuydu; ben Amerika’da çalıştığım yıllarda ilaç üretimi Kanada’nın elinde olan bir sektör halindeydi. Nitekim onlarda Türkiye’ye ve Kayseri’ye geliyorlar. Ancak sülüklerden enzim ve hormonların alınması ekonomik olarak katkı sağlayacağını gördüğümüz için şu anda da Amerika’da da yürüyen bazı çalışmalarda çok ön plana çıktığı için biz dedik ki dünyada tek söz sahibi sülük konusunda Türkiye ise bunu ilaç sektörüne pazarlayarak daha katma değeri yüksek bir ürün haline getirebilir miyiz. Bunun arayışı içerisinde işte böyle çok güzel bir birliktelik oluştu. Ben öncelikle Kayseri’ye, sonra tüm ülkemize hayırlı olmasını temenni ediyorum. Çok teşekkür ediyorum" ifadesini kullandı.
Sülük işletme tesisi sahibi Ahmet Ekrem, “Biz yaklaşık 15 yıldır tıbbi sülük üzerine araştırmalar yapan, Türkiye’de ilk sülük üretim tesisini kuran bir firmanın sahibiyim. Biz belli bir döneme demin bahsettiğim devletin katkılarıyla ilerlediğimiz, akabinde şu an Türkiye’de ve dünyada ilk olacak bir projeye Fırat Üniversitesi TAGEM’ler ve enstitülerin katılımıyla çok değişik bir formatta anti-aging üretimi ve bunun devamında ikinci faz olarak ilaç ham maddesi olarak yapacağımız bir tesisin kurulumunu yapıyoruz. Bunun için de inşallah yeni bir yola çıktık, hızlı bir şekilde ilerleyeceğiz“ dedi.
Kaynak: İHA
TAGEM Genel Müdürü Kayacan, "Öncelikli olarak Su Ürünleri ekibine teşekkür etmek istiyorum. Su Ürünleri Birimleri, gerek Ahmet Bey’in, gerekse Türkiye’deki sülük üretiminde bir başarı varsa arkadaşlarımızındır. Sülük üretmek önemliydi. Dünya üzerinde toplama sülük satan tek ülke Türkiye. Diğer ülkelerde toplanacak sülük dahi kalmadı. Çünkü topraklar kirlendi, sular kirlendi" dedi.
Kayacan, "Ülke olarak toplama sülükte çok iyi bir noktadayız ama yetiştiricilik noktasında istenilen seviyede değiliz" diyerek şunları söyledi:
"Geçtiğimiz yıllarda Türkiye’de ilk defa sülük üretimi yapan tesis yine Ahmet Bey’in yaptığı ve bizim danışmanlık yaptığımız firmaydı. Kayseri’de kullandığım bir kelime vardı, yükte hafif pahada ağır ürünler üretmeliyiz diye. Artık sadece sülük satmak değil, sülüğün sıvısını, salgısını sağacak bir yöntem bulmaktı. Bununla ilgili olarak yaptığımız çalışmalarda Naim hocam uzun yıllar bu konuda yurt dışında çalıştı. Onun bilgi birikimi ve Elazığ’daki TAGEM’e bağlı enstitümüzün bilgi birikimleri ile burada bir proje yaptık ve Ahmet Bey’in işletmesi üzerinden kamu-özel sektör ve üniversite ile 3 milyon TL’lik bir bütçe ile gerçekleştireceğiz. Türkiye’de bir ilk olacak ve milyon dolarlar değil, milyar dolarlar kazandıracak bir sistem olacak. Önümüzdeki süreçte Avrupa ve Amerika’da çok rahat bir şekilde satılabilecek bir ürün olacak. Alternatif tıbbın da önünü açacak bir proje olacak. Bunun ilk Türkiye’de yapılacak olması ve Kayseri’de yapılacak olması için emeği geçenlere teşekkür ediyorum."
Kayseri’de bir ilki başarmanın sevincini yaşadıklarını ifade eden Tarım İl Müdürü Mustafa Şahin, “Önümüzdeki süreçte Türkiye’de ilk ve tek tıbbi sülük üretim merkez olacak tesisin temelleri atmış bulunuyoruz. Sayın Genel Müdürümüzün başlattığı bu çalışma devletteki devam esasına dayalı olarak devam ettirilmekte. Nihai halinde artık ülkemize yerli ve milli bir teknoloji ve endüstriyi kazandırmanın mutluluğunu yaşıyoruz. Kayseri tüm su ürünlerinde iç sulardaki yapılan üretimlerin bir çoğunluğunu tek başına sağlayan illerden bir tanesi. Türkiye’deki yavru alabalık ihtiyacının bir çoğunluğunu üreten bir şehir. Kayseri Erciyes’ten, pastırmaya, alabalığa ve en nihayetinde anti-aging üretimi yapabileceğimiz bir tesis kazandıracağız. Bu proje 3 milyon TL’lik proje, bunun 2 milyon TL’si kamu kaynakları diğer kalan kısmı ise özel sektör tarafından karşılanacak" diye konuştu.
Fırat Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Naim Sağlam ise, "Gerek Türkiye’de, gerekse Amerika ve Kanada’da yürüttüğüm sülük üzerindeki projelerle aklımızda bulunan bir çalışma vardı sülüklerden anti-aging ürün elde edilmesi için. Bizim geçmişten bugüne kadar bir araya getiremediğimiz kamu, üniversite ve özel sektörün bir araya gelmesiyle beraber ortaya çıkan bir çalışma. Tabii ben şunu da burada belirtmek istiyorum, 1999 yılında Elazığ Su Ürünleri Enstitüsünün kurucusu olarak görev aldım ve ondan sonra üniversiteye geçtim. Şu anda Elazığ Su Araştırma Enstitüsü de bu araştırmanın bir ortağı olarak çok değerli katkılarını sunmakta ve çok büyük adımlar atmakta. Buradaki hedefimiz şuydu; ben Amerika’da çalıştığım yıllarda ilaç üretimi Kanada’nın elinde olan bir sektör halindeydi. Nitekim onlarda Türkiye’ye ve Kayseri’ye geliyorlar. Ancak sülüklerden enzim ve hormonların alınması ekonomik olarak katkı sağlayacağını gördüğümüz için şu anda da Amerika’da da yürüyen bazı çalışmalarda çok ön plana çıktığı için biz dedik ki dünyada tek söz sahibi sülük konusunda Türkiye ise bunu ilaç sektörüne pazarlayarak daha katma değeri yüksek bir ürün haline getirebilir miyiz. Bunun arayışı içerisinde işte böyle çok güzel bir birliktelik oluştu. Ben öncelikle Kayseri’ye, sonra tüm ülkemize hayırlı olmasını temenni ediyorum. Çok teşekkür ediyorum" ifadesini kullandı.
Sülük işletme tesisi sahibi Ahmet Ekrem, “Biz yaklaşık 15 yıldır tıbbi sülük üzerine araştırmalar yapan, Türkiye’de ilk sülük üretim tesisini kuran bir firmanın sahibiyim. Biz belli bir döneme demin bahsettiğim devletin katkılarıyla ilerlediğimiz, akabinde şu an Türkiye’de ve dünyada ilk olacak bir projeye Fırat Üniversitesi TAGEM’ler ve enstitülerin katılımıyla çok değişik bir formatta anti-aging üretimi ve bunun devamında ikinci faz olarak ilaç ham maddesi olarak yapacağımız bir tesisin kurulumunu yapıyoruz. Bunun için de inşallah yeni bir yola çıktık, hızlı bir şekilde ilerleyeceğiz“ dedi.