FKÖ Yönetim Kurulu'dan 'Yahudi Ulus Devlet Yasası' Açıklaması
FKÖ Yönetim Kurulu, Yahudi Ulus Devlet Yasası'nın, Yüzyılın Anlaşması'nın ayrılmaz parçası olduğunu belirtti.
Filistin Kurtuluş Örgütü (FKÖ) Yönetim Kurulu, Yahudi Ulus Devlet Yasası'nın, "Yüzyılın Anlaşması" planının ayrılmaz parçası olduğunu vurguladı.
Yönetim Kurulu'nun Ramallah'taki toplantısının ardından yapılan yazılı açıklamada, "Söz konusu yasanın, Filistin ulusal projesini yok etmesi, Filistin halkının, kendi kaderini tayin etme ve başkenti Doğu Kudüs olan Filistin devletini kurma hakkını elinden alması bakımından Yüzyılın Anlaşması'nın odak noktası ve ayrılmaz bir parçası olduğu" ifade edildi.
Açıklamada, radikal Yahudiler ile bakan ve milletvekillerinin Mescid-i Aksa'ya yönelik mükerrer ihlalleri kınandı.
- Yahudi ulus devlet yasası ne getiriyor?
İsrail meclisinde çok az bir oy farkıyla kabul edilen Yahudi ulus devlet yasası, iki farklı vatandaş modeli öngörüyor. Buna göre, 8 milyonu aşkın nüfuslu ülkenin yüzde 20'den fazlasını oluşturan Arapların ikinci sınıf vatandaş konumuna düşeceği belirtiliyor.
Halihazırda uygulamada var olduğu belirtilen ayrımcı politikaları hükme bağladığı eleştirileri yöneltilen yasayla, Arapça resmi dil olmaktan çıktı ve ülkenin tek resmi dili İbranice oldu. Bununla birlikte yasanın en çok tepki çeken diğer maddeleri arasında şu hükümler yer alıyor:
"Ülkede kendi kaderini tayin etme hakkı sadece Yahudilere aittir, İsrail dünyadaki tüm Yahudilerin tarihi ana vatanıdır, dünyadaki tüm Yahudilerin İsrail'e dönme hakkı vardır, Yahudilerin dini günleri resmi tatil sayılacaktır ve İsrail'in başkenti Kudüs'tür."
Yasada, "İsrail, tüm dünyadaki Yahudilerin tarihi ana vatanıdır." denilerek, Filistinlilerin bu topraklar üzerindeki tarihi varlığı ve haklarının da görmezden gelinmiş olduğu dile getiriliyor.
İsrail, dünyanın değişik bölgelerindeki Yahudileri İsrail'e gelip yerleşmeye teşvik ederken 1948'de vatanlarından sürdüğü Filistinlilere geri dönme hakkı tanımayı ise reddediyor.
Kaynak: AA
Yönetim Kurulu'nun Ramallah'taki toplantısının ardından yapılan yazılı açıklamada, "Söz konusu yasanın, Filistin ulusal projesini yok etmesi, Filistin halkının, kendi kaderini tayin etme ve başkenti Doğu Kudüs olan Filistin devletini kurma hakkını elinden alması bakımından Yüzyılın Anlaşması'nın odak noktası ve ayrılmaz bir parçası olduğu" ifade edildi.
Açıklamada, radikal Yahudiler ile bakan ve milletvekillerinin Mescid-i Aksa'ya yönelik mükerrer ihlalleri kınandı.
- Yahudi ulus devlet yasası ne getiriyor?
İsrail meclisinde çok az bir oy farkıyla kabul edilen Yahudi ulus devlet yasası, iki farklı vatandaş modeli öngörüyor. Buna göre, 8 milyonu aşkın nüfuslu ülkenin yüzde 20'den fazlasını oluşturan Arapların ikinci sınıf vatandaş konumuna düşeceği belirtiliyor.
Halihazırda uygulamada var olduğu belirtilen ayrımcı politikaları hükme bağladığı eleştirileri yöneltilen yasayla, Arapça resmi dil olmaktan çıktı ve ülkenin tek resmi dili İbranice oldu. Bununla birlikte yasanın en çok tepki çeken diğer maddeleri arasında şu hükümler yer alıyor:
"Ülkede kendi kaderini tayin etme hakkı sadece Yahudilere aittir, İsrail dünyadaki tüm Yahudilerin tarihi ana vatanıdır, dünyadaki tüm Yahudilerin İsrail'e dönme hakkı vardır, Yahudilerin dini günleri resmi tatil sayılacaktır ve İsrail'in başkenti Kudüs'tür."
Yasada, "İsrail, tüm dünyadaki Yahudilerin tarihi ana vatanıdır." denilerek, Filistinlilerin bu topraklar üzerindeki tarihi varlığı ve haklarının da görmezden gelinmiş olduğu dile getiriliyor.
İsrail, dünyanın değişik bölgelerindeki Yahudileri İsrail'e gelip yerleşmeye teşvik ederken 1948'de vatanlarından sürdüğü Filistinlilere geri dönme hakkı tanımayı ise reddediyor.