Fadıl Akgündüz'ün Nitelikli Dolandırıcılık Davası
Müşteki Azgün: 'Sanığın (Fadıl Akgündüz) sakalının kesilmesini, sarığının, cübbesinin çıkartılmasını, dini sohbet vermesinin yasaklanmasını istiyorum' Mahkeme Başkanı: 'Bizim böyle bir ceza verme durumumuz yok. Siz de her sakallıya inanmayın'
Fadıl Akgündüz ile akrabalarının da aralarında bulunduğu 7 sanığın, Caprice Gold ve Caprice Maldivler projelerinde 349 kişiyi dolandırdığı iddiasıyla yargılandığı davanın müştekilerinden Mustafa Azgün, mahkemeden sanık Fadıl Akgündüz'ün sakalının kesilmesi, sarık ve cübbesinin çıkartılmasını talep etti.
İstanbul 1. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, tutuksuz sanıklar Fadıl Akgündüz ile müştekiler ve taraf avukatları katıldı.
Müştekilerin dinlenildiği durumada söz alan Gül Serap Şahin, 2010’da 170 bin lira karşılığında 3 devre mülk aldığını anlatarak, "2013’de de Bağcılar’da 4 katlı binamı sattım. Karşılığında 2 devre mülk aldım. Toplamda 600 bin lira ödedim" dedi.
Şu an kirada ve zor durumda olduğunu anlatan Şahin, sanıkların cezalandırılmasını istedi.
Davut Karaca da 250 bin lira değerindeki evini satarak devremülk aldığını belirterek, "Kur’an kursunda çocuklara Kur’an öğretiyordum. Sanıklar yüzünden Kur’an kursunu bırakmak zorunda kaldım. Şu an bir şirkette tuvalet temizleyerek geçimimi sağlıyorum." diye konuştu.
- "Akgündüz'ün sakalı kesilsin"
Müştekilerden Mustafa Azgün de sanıkların en ağır şekilde cezalandırılmasını istediğini anlatarak, "Ben ayrıca sanığa (Fadıl Akgündüz) başka bir cezanın da verilmesini istiyorum. Kendisinin sakalının kesilmesini, sarığının, cübbesinin çıkartılmasını, dini sohbet vermesinin yasaklanmasını istiyorum." dedi.
Bunun üzerine mahkeme başkanı, "Bizim böyle bir ceza verme durumumuz yok." şeklinde yanıt verdi.
- Mahkeme Başkanı "Her sakallıya inanmayın"
Müşteki Azgün de "Biliyorum, ben ekstra olarak istiyorum" demesi üzerine Mahkeme Başkanı, "Siz de her sakallıya inanmayın" diye espri yaptı.
Duruşmada hazır bulunan bir mağdur da bu diyalog üzerine söz alarak "Efendim biz mağduruz, devletin tapusuna inandık." ifadesini kullandı.
Ercan Gündüz de birçok insanın mağduriyet yaşadığını anlatarak, bu nedenle sağlığını yitiren, yaşamını kaybedenlerin olduğunu söyledi.
Akgündüz'ün bunlardan sorumlu olduğunu savunan Gündüz, "Mümkünse idam edilmesini istiyorum." diye konuştu.
Nuray Boztepe de Başakşehir'deki bir evini satarak bu projeden devremülk satın aldığını dile getirerek, açılışına ünlü simaların getirildiği bu projenin bu şekilde güvenlerini kazandığını anlattı.
Şu an kirada ve mağdur olduğunu kaydeden Boztepe, "Hakkımı helal etmiyorum. Çocuğumun rızkını bu adam yedi. Mağduriyetimizden dolayı ayrıca utanıyorum. Halen bu kişiden mesajlar gelmeye devam ediyor." dedi.
Binali Süsli de tekne ve dairelerini satarak karşılığında 6 devre mülk aldığını belirterek, "Bir insanın hayatını devam ettirmek için ne kadar paraya ihtiyacı olabilir ki? Öbür tarafı hiç mi düşünmüyor? Para için insanların maneviyatını kullanıyor. Bizi mağdur etti. Beter olsun." ifadesini kullandı.
Hanife Şen de Maltepe de babasından kalan arsayı vererek burada devremülk aldığını belirterek, şöyle konuştu:
"Orası babamdan kalan bir arsaydı, babamın hatırasıydı. Şimdi deseler ki şuraya bir ip asın, altındaki sandalyeyi çekin diye ilk önce ben çekerim. Bu adamın (Akgündüz) asılmasını istiyorum."
Müştekilerden Adil Durmuş da "Akgündüz'ün daha önceden sahtekar, dolandırıcı olduğunu biliyordum. Ancak dindar isimlerle tanıtım yapınca kandım." dedi.
- Kayyum talep edildi
Duruşmada söz alan bazı müştekiler de şirketlere kayyum atanması gerektiğini söyledi.
Sanık Fadıl Akgündüz de mahkeme başkanının “Son durum nedir?” diye sorması üzerine, "Bazı çalışmalarımız var. Bu yıl içerisinde faaliyete başlayacağız. 14 ay içerisinde inşallah bitecek. Yapan da mağdur katılımcı da mağdur. En kısa sürede bitirilecek” diye cevap verdi.
Müşteki avukatlarından Duygu Süren, sanıkların malvarlıklarına el konularak tutuklanmasını talep ettiklerini belirterek, "Zira benzer kamuoyuna mal olan Çiftlik Bank ve Anadolufarm soruşturma dosyalarında Kırmızı Bülten çıkartılmış ve mal varlıklarına el konulmuştur. Bizim dosyamız da benzerdir. Buna göre karar verilmesini istiyorum." diye konuştu.
- Ara karar
Talepleri değerlendiren mahkeme heyeti, duruşmada dinlenilen müştekilerin davaya katılma taleplerinin kabulüne karar vererek, birleşen dava dosyaları yönünden sanıklar İbrahim Obut, Avniye Obut, Birsen Akgündüz, Nurdan Atağan, Mehmet Fatih Akgündüz ve Fidan Kılbaş'ın savunmalarının alınması için Aydın Asliye Ceza Mahkemesine yazı yazılmasını kararlaştırdı.
Bir kısım müşteki ve avukatlarını sanıkların tutuklanması, mal varlıklarına el konulması ve şirketlerine kayyum atanması taleplerinin reddine hükmeden mahkeme, bir sonraki celse dinlenilmeyen müştekilerin ifadelerinin alınması için duruşmayı erteledi.
- İddianameden
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosunca hazırlanan iddianamede, Caprice Gold Bayrampaşa ön ödemeli devre mülk ve Caprice Gold Maldivler ön ödemeli devre tatil projeleri kapsamında 349 kişiden para toplandığı ancak sözleşme hükümlerinin yerine getirilmediği belirtiliyor.
Her iki projenin de tamamlanmadığı, müşterilerin mağdur edildiği ve paralarının geri ödenmediği ifade edilen iddianamede, sanıkların 349 müştekiye yönelik, nitelikli dolandırıcılık suçundan 698 yıldan iki bin dört yüz kırk üçer yıla kadar hapisle cezalandırılması isteniyor.
Kaynak: AA
İstanbul 1. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, tutuksuz sanıklar Fadıl Akgündüz ile müştekiler ve taraf avukatları katıldı.
Müştekilerin dinlenildiği durumada söz alan Gül Serap Şahin, 2010’da 170 bin lira karşılığında 3 devre mülk aldığını anlatarak, "2013’de de Bağcılar’da 4 katlı binamı sattım. Karşılığında 2 devre mülk aldım. Toplamda 600 bin lira ödedim" dedi.
Şu an kirada ve zor durumda olduğunu anlatan Şahin, sanıkların cezalandırılmasını istedi.
Davut Karaca da 250 bin lira değerindeki evini satarak devremülk aldığını belirterek, "Kur’an kursunda çocuklara Kur’an öğretiyordum. Sanıklar yüzünden Kur’an kursunu bırakmak zorunda kaldım. Şu an bir şirkette tuvalet temizleyerek geçimimi sağlıyorum." diye konuştu.
- "Akgündüz'ün sakalı kesilsin"
Müştekilerden Mustafa Azgün de sanıkların en ağır şekilde cezalandırılmasını istediğini anlatarak, "Ben ayrıca sanığa (Fadıl Akgündüz) başka bir cezanın da verilmesini istiyorum. Kendisinin sakalının kesilmesini, sarığının, cübbesinin çıkartılmasını, dini sohbet vermesinin yasaklanmasını istiyorum." dedi.
Bunun üzerine mahkeme başkanı, "Bizim böyle bir ceza verme durumumuz yok." şeklinde yanıt verdi.
- Mahkeme Başkanı "Her sakallıya inanmayın"
Müşteki Azgün de "Biliyorum, ben ekstra olarak istiyorum" demesi üzerine Mahkeme Başkanı, "Siz de her sakallıya inanmayın" diye espri yaptı.
Duruşmada hazır bulunan bir mağdur da bu diyalog üzerine söz alarak "Efendim biz mağduruz, devletin tapusuna inandık." ifadesini kullandı.
Ercan Gündüz de birçok insanın mağduriyet yaşadığını anlatarak, bu nedenle sağlığını yitiren, yaşamını kaybedenlerin olduğunu söyledi.
Akgündüz'ün bunlardan sorumlu olduğunu savunan Gündüz, "Mümkünse idam edilmesini istiyorum." diye konuştu.
Nuray Boztepe de Başakşehir'deki bir evini satarak bu projeden devremülk satın aldığını dile getirerek, açılışına ünlü simaların getirildiği bu projenin bu şekilde güvenlerini kazandığını anlattı.
Şu an kirada ve mağdur olduğunu kaydeden Boztepe, "Hakkımı helal etmiyorum. Çocuğumun rızkını bu adam yedi. Mağduriyetimizden dolayı ayrıca utanıyorum. Halen bu kişiden mesajlar gelmeye devam ediyor." dedi.
Binali Süsli de tekne ve dairelerini satarak karşılığında 6 devre mülk aldığını belirterek, "Bir insanın hayatını devam ettirmek için ne kadar paraya ihtiyacı olabilir ki? Öbür tarafı hiç mi düşünmüyor? Para için insanların maneviyatını kullanıyor. Bizi mağdur etti. Beter olsun." ifadesini kullandı.
Hanife Şen de Maltepe de babasından kalan arsayı vererek burada devremülk aldığını belirterek, şöyle konuştu:
"Orası babamdan kalan bir arsaydı, babamın hatırasıydı. Şimdi deseler ki şuraya bir ip asın, altındaki sandalyeyi çekin diye ilk önce ben çekerim. Bu adamın (Akgündüz) asılmasını istiyorum."
Müştekilerden Adil Durmuş da "Akgündüz'ün daha önceden sahtekar, dolandırıcı olduğunu biliyordum. Ancak dindar isimlerle tanıtım yapınca kandım." dedi.
- Kayyum talep edildi
Duruşmada söz alan bazı müştekiler de şirketlere kayyum atanması gerektiğini söyledi.
Sanık Fadıl Akgündüz de mahkeme başkanının “Son durum nedir?” diye sorması üzerine, "Bazı çalışmalarımız var. Bu yıl içerisinde faaliyete başlayacağız. 14 ay içerisinde inşallah bitecek. Yapan da mağdur katılımcı da mağdur. En kısa sürede bitirilecek” diye cevap verdi.
Müşteki avukatlarından Duygu Süren, sanıkların malvarlıklarına el konularak tutuklanmasını talep ettiklerini belirterek, "Zira benzer kamuoyuna mal olan Çiftlik Bank ve Anadolufarm soruşturma dosyalarında Kırmızı Bülten çıkartılmış ve mal varlıklarına el konulmuştur. Bizim dosyamız da benzerdir. Buna göre karar verilmesini istiyorum." diye konuştu.
- Ara karar
Talepleri değerlendiren mahkeme heyeti, duruşmada dinlenilen müştekilerin davaya katılma taleplerinin kabulüne karar vererek, birleşen dava dosyaları yönünden sanıklar İbrahim Obut, Avniye Obut, Birsen Akgündüz, Nurdan Atağan, Mehmet Fatih Akgündüz ve Fidan Kılbaş'ın savunmalarının alınması için Aydın Asliye Ceza Mahkemesine yazı yazılmasını kararlaştırdı.
Bir kısım müşteki ve avukatlarını sanıkların tutuklanması, mal varlıklarına el konulması ve şirketlerine kayyum atanması taleplerinin reddine hükmeden mahkeme, bir sonraki celse dinlenilmeyen müştekilerin ifadelerinin alınması için duruşmayı erteledi.
- İddianameden
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosunca hazırlanan iddianamede, Caprice Gold Bayrampaşa ön ödemeli devre mülk ve Caprice Gold Maldivler ön ödemeli devre tatil projeleri kapsamında 349 kişiden para toplandığı ancak sözleşme hükümlerinin yerine getirilmediği belirtiliyor.
Her iki projenin de tamamlanmadığı, müşterilerin mağdur edildiği ve paralarının geri ödenmediği ifade edilen iddianamede, sanıkların 349 müştekiye yönelik, nitelikli dolandırıcılık suçundan 698 yıldan iki bin dört yüz kırk üçer yıla kadar hapisle cezalandırılması isteniyor.