Galaksilerin 13 Milyar Yıl Önceki Gaz Girdapları Kaydedildi
Gökbilimciler, 13 milyar yıl önce oluşan, evrenin en eski bazı galaksilerinin ilk dönemlerindeki gaz girdaplarını kayda aldı.
İngiltere'nin Cambridge Üniversitesine bağlı Kavli Kozmoloji Enstitüsünden bilim adamlarının öncülük ettiği uluslararası araştırma ekibi, Şili'deki Atacama Büyük Milimetre/Milimetrealtı Teleskop Dizisi'ni (ALMA) kullanarak Büyük Patlama'dan kısa süre önce oluşan iki "yeni doğan" galaksideki gaz hareketlerini kayda almayı başardı.
Evrenin uzak bölgelerindeki gök cisimlerinin ışığının Dünya'ya ulaşmasının zaman aldığına dikkati çeken bilim adamları, bunun evrenin en eski oluşum dönemlerine ait etkilerinin günümüzde doğrudan gözlemlenebilmesine olanak sağladığını vurguladı.
Evrendeki erken dönemdeki yoğun toz varlığı nedeniyle bu dönemde oluşan galaksilerin optik teleskoplarca tespit edilemediğini ifade eden araştırmacılar, ALMA'nın spektrometre (tayfölçer) enstrümanıyla, iki galaksinin uç kızıl ötesi tayfta bıraktığı izleri sürerek galaksilerdeki gaz hareketlerini detaylı olarak kaydedebildi.
Araştırmacılar, bu erken dönem galaksilerin tahminlerin aksine kaotik bir durumda bulunmadığını ve Samanyolu Galaksisi gibi daha geç galaksi oluşumlarına benzer şekilde içlerinde girdap biçimli düzenli gaz hareketleri barındırdığını belirtti.
Araştırmaya önderlik eden Dr. Renske Smit, bu durumu şöyle açıkladı:
"Evrenin erken oluşum evresinde kütle çekimi nedeniyle galaksilere doğru yoğun bir gaz akımı vardı. Gazlar burada çarpışıyor ve yeni yıldızlar meydana geliyordu. Bu yıldızlardan yayılan büyük süpernova patlamaları gazları yeniden dağıtıyordu. Bu yüzden genç galaksilerin dinamik şekilde dağınık olacağını tahmin ediyorduk ancak gözlemimizle bu mini-galaksilerin gayet istikrarlı olduğunu, kendi gaz akışlarını düzenleyebildiğini gördük. Boyutları küçük olmasına rağmen bu akışlar sayesinde sürekli genişleyerek içinde yaşadığımız Samanyolu Galaksisi gibi 'yetişkin' galaksi olma yolunda ilerliyorlar."
"Nature" dergisinde yayımlanan araştırmanın bulguları Amerikan Astronomi Birliğinin 231'inci toplantısında tebliğ olarak sunulacak.
Kaynak: AA
Evrenin uzak bölgelerindeki gök cisimlerinin ışığının Dünya'ya ulaşmasının zaman aldığına dikkati çeken bilim adamları, bunun evrenin en eski oluşum dönemlerine ait etkilerinin günümüzde doğrudan gözlemlenebilmesine olanak sağladığını vurguladı.
Evrendeki erken dönemdeki yoğun toz varlığı nedeniyle bu dönemde oluşan galaksilerin optik teleskoplarca tespit edilemediğini ifade eden araştırmacılar, ALMA'nın spektrometre (tayfölçer) enstrümanıyla, iki galaksinin uç kızıl ötesi tayfta bıraktığı izleri sürerek galaksilerdeki gaz hareketlerini detaylı olarak kaydedebildi.
Araştırmacılar, bu erken dönem galaksilerin tahminlerin aksine kaotik bir durumda bulunmadığını ve Samanyolu Galaksisi gibi daha geç galaksi oluşumlarına benzer şekilde içlerinde girdap biçimli düzenli gaz hareketleri barındırdığını belirtti.
Araştırmaya önderlik eden Dr. Renske Smit, bu durumu şöyle açıkladı:
"Evrenin erken oluşum evresinde kütle çekimi nedeniyle galaksilere doğru yoğun bir gaz akımı vardı. Gazlar burada çarpışıyor ve yeni yıldızlar meydana geliyordu. Bu yıldızlardan yayılan büyük süpernova patlamaları gazları yeniden dağıtıyordu. Bu yüzden genç galaksilerin dinamik şekilde dağınık olacağını tahmin ediyorduk ancak gözlemimizle bu mini-galaksilerin gayet istikrarlı olduğunu, kendi gaz akışlarını düzenleyebildiğini gördük. Boyutları küçük olmasına rağmen bu akışlar sayesinde sürekli genişleyerek içinde yaşadığımız Samanyolu Galaksisi gibi 'yetişkin' galaksi olma yolunda ilerliyorlar."
"Nature" dergisinde yayımlanan araştırmanın bulguları Amerikan Astronomi Birliğinin 231'inci toplantısında tebliğ olarak sunulacak.