Adana'daki FETÖ/PDY Soruşturması
Soruşturma kapsamında aralarında diş hekimi ve doktorların olduğu 3'ü tutuklu 25 kişi hakkında 15 ila 22 yıla kadar hapis cezası istemiyle açılan davanın ilk duruşması görüldü.
Adana'da, Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) soruşturması kapsamında haklarında 'silahlı terör örgütüne üye olmak, Dernekler Kanunu'na muhalefet, hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma' suçlarından 15 ila 22 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açılan, aralarında diş hekimi ve doktorların olduğu 3'ü tutuklu 25 kişinin yargılanmasına başlandı.
Adana 11. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmada tutuksuz yargılanan doktorlar S.A, D.E. M.A.Ö, M.E, M.F.Y, N.A, S.K, U.G, A.T, A.D, A.E, A.Y, A.G, A.K, Y.T, B.B, D.A.A, G.Ö, İ.B, İ.S.İ, M.Ö. Y.A. ile sanık avukatları hazır bulundu.
Şanlıurfa Cezaevinde tutuklu bulunan diğer sanıklar Hakan Kaya, Turgay Öngel ve Yusuf Çelik ise mahkemeye Ses ve Görüntü Bilişim Sistemiyle (SEGBİS) katıldı.
Kimlik tespitlerinin ardından haklarındaki suçlamalar hatırlatılan tutuklu ve tutuksuz sanıkların savunmaları alındı.
Mahkeme heyetinin savunmasını istediği ve terör örgütüne yakın faaliyet yürüten Adana Sağlık Mensupları Derneği ile (SAMADER) devamı niteliğinde olduğu öne sürülen Adana Küresel Doktorlar Derneği'ne üye olduğu ve başkanlık ettiği hatırlatılan tutuksuz sanık İ.S.İ, üzerine atılı suçlamaları kabul etmeyerek SAMADER'e 2012 yılı sonlarında başkan olduğunu ve bir yıl süreyle başkanlık yaptığını söyledi.
17-25 Aralık sürecinden sonra işlerinin yoğunluğu ve dönemin başbakanının söylemleri üzerine dernekten istifa ettiğini vurgulayan İ.S.İ, şunları söyledi:
'25 yıllık hekimlik geçmişim var. Benim üyeliğim sürecinde derneğin kanunsuz işlemleri yoktu. İddianamede geçen Bank Asya hesap hareketlerim ise oldukça basit rakamlardır. Kimseden talimat alarak para yatırmadım. Çok sık yurt dışına giderim. 2016 yılında Amerika'ya da gittim. Benim terör örgütünün amaçlarıyla bağdaşır bir gayem yoktur.''
- 'Ben bu maddi külfeti ödemeye razıyım'
Mahkeme heyetine etkinlik pişmanlık yasasından yararlanmak istediğini bildiren sanık İ.S.İ, mahkeme başkanın örgütle bağlantısı bulunan derneğin mali yapısını araştıran tutumu karşısında samimi beyanlarda bulunmak istediğini vurgulayarak, şöyle devam etti:
''Birtakım açıklamalarda bulunmak istiyorum. Derneğimizde eğitim danışmanı olan birkaç arkadaşımız vardı. Onlar mali konuları organize ediyordu. Bu kişiler A.Ç ve M.H.Y'dir. Bu kişilerin FETÖ ile irtibatı vardır. Benim başkan olduğum dönemde bu kişilerin FETÖ ile ilgisinin bulunduğunu biliyorum. Zaten dernekten ayrılmamın asıl sebebi de bunlardır. Doktorlar bu işin piyonu ve vitrin kısmıdır. Eğer benim yönetici olduğum dönemde devletimiz bizim yüzümüzden maddi zarara uğraşmışsa ben bu maddi külfeti ödemeye razıyım.''
- 'Benim av tüfeğim bile yoktur'
Mahkemeye SEGBİS üzerinden katılan tutuklu sanık Hakan Kaya da Adana Küresel Doktorlar Derneğine üye olmadığını öne sürerek 2009 yılında SAMADER'e üye olduğunu ve tıp etkinlikleri için böyle bir derneğe katıldığını dile getirdi.
Mahkeme heyetinin, 'Bank Asya'daki hesabını terör örgütü lideri Fetullah Gülen ve Hakan Şükür'ün çağrısı üzerine açtırdığın iddiaları mevcut' demesi üzerine bunu reddeden Kaya, ''Ben 15-25 Aralık sürecinden sonra maalesef birtakım sosyal paylaşımlar yaptım. Bunları yaptığım için çok pişmanım. Ben terör örgütüne üye olmadım, benim av tüfeğim bile yoktur.'' dedi.
- '17-25 Aralık sürecinden sonra duygusal davrandım'
Duruşmada savunması alınan ve tutuksuz yargılanan sanıklardan Y.T. de SAMADER'in kuruluş aşamasını anlatarak, birçok derneğe üyeliğinin bulunduğunu ve bir süre aktif siyaset yaptığını ifade etti.
2005 yılında Senegal'e sağlık yatırımı amacıyla gittiğini ve orada Türk okullarında kaldığını anlatan Y.T, ''21 yıllık diş hekimiyim. O süreçte çok güzel işler yaptık. Ben 17-25 Aralık sürecinden sonra duygusal davrandım ve devletim milletim aleyhine paylaşımlarda bulundum. Bunlardan pişmanım. Biz 17-25 Aralık sürecinden sonra siyasete çok fazla karıştık.''
İddia makamının 'cemaat' adıyla anılan terör örgütüne mensubiyetiniz var mıdır?' sorusu üzerine Y.T ''İnsani yönden katkıda bulundum. Gönüllülük esasına dayanan bir hareketti.'' yanıtını verdi.
Mahkeme Başkanının 'emniyet sorgusunda terör örgütü üyelerine 'Korkmayın her şey daha güzel olacak' diye moral verdiğiniz iddiaları mevcut' demesi üzerine Y.T, ''Ben o sözü Adana Anadolu Girişimci İşadamları Derneği (AGİD) üyeleri için söyledim, terör örgütü üyelerine yönelik değil. Bu yapı 15 Temmuz'da yoldan çıkmıştır'' diye konuştu.
- Sanık, gizli tanık olduğu iddiası
Duruşmada etkin pişmanlık yasasından yararlanmak istediğini belirten tutuksuz sanıklardan D.E. de dosya kapsamındaki gizli tanıklardan birisinin kendi olduğunu belirterek, Y.T'nin adı zikredilen derneğin en aktif üyesi olduğunu söyledi.
Terör örgütünün kripto mesajlaşma sitemi olan 'ByLock'u yüklemediğini ve kullanmadığını aktaran D.E, ''Devletimi ve milletimi seviyorum. Ben üyesi olduğum SAMADER'in terör örgütü ile ilgisinin bulunduğunu bilseydim kapısının önünden dahi geçmezdim.'' ifadesini kullandı.
Mahkemede savunma veren diğer tutuklu ve tutuksuz sanıklar da FETÖ/PDY terör örgütü üyesi olmadıklarını, örgütsel toplantı ve sohbetlere katılmadıklarını öne sürerek beraatlerini talep etti.
Mahkeme heyeti ise tutuksuz sanık Y.T'nin tutuklanmasına ve tutuklu sanıkların mevcut hallerinin devamına karar vererek duruşmayı 10 Temmuz'a erteledi.
Kaynak: AA
Adana 11. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmada tutuksuz yargılanan doktorlar S.A, D.E. M.A.Ö, M.E, M.F.Y, N.A, S.K, U.G, A.T, A.D, A.E, A.Y, A.G, A.K, Y.T, B.B, D.A.A, G.Ö, İ.B, İ.S.İ, M.Ö. Y.A. ile sanık avukatları hazır bulundu.
Şanlıurfa Cezaevinde tutuklu bulunan diğer sanıklar Hakan Kaya, Turgay Öngel ve Yusuf Çelik ise mahkemeye Ses ve Görüntü Bilişim Sistemiyle (SEGBİS) katıldı.
Kimlik tespitlerinin ardından haklarındaki suçlamalar hatırlatılan tutuklu ve tutuksuz sanıkların savunmaları alındı.
Mahkeme heyetinin savunmasını istediği ve terör örgütüne yakın faaliyet yürüten Adana Sağlık Mensupları Derneği ile (SAMADER) devamı niteliğinde olduğu öne sürülen Adana Küresel Doktorlar Derneği'ne üye olduğu ve başkanlık ettiği hatırlatılan tutuksuz sanık İ.S.İ, üzerine atılı suçlamaları kabul etmeyerek SAMADER'e 2012 yılı sonlarında başkan olduğunu ve bir yıl süreyle başkanlık yaptığını söyledi.
17-25 Aralık sürecinden sonra işlerinin yoğunluğu ve dönemin başbakanının söylemleri üzerine dernekten istifa ettiğini vurgulayan İ.S.İ, şunları söyledi:
'25 yıllık hekimlik geçmişim var. Benim üyeliğim sürecinde derneğin kanunsuz işlemleri yoktu. İddianamede geçen Bank Asya hesap hareketlerim ise oldukça basit rakamlardır. Kimseden talimat alarak para yatırmadım. Çok sık yurt dışına giderim. 2016 yılında Amerika'ya da gittim. Benim terör örgütünün amaçlarıyla bağdaşır bir gayem yoktur.''
- 'Ben bu maddi külfeti ödemeye razıyım'
Mahkeme heyetine etkinlik pişmanlık yasasından yararlanmak istediğini bildiren sanık İ.S.İ, mahkeme başkanın örgütle bağlantısı bulunan derneğin mali yapısını araştıran tutumu karşısında samimi beyanlarda bulunmak istediğini vurgulayarak, şöyle devam etti:
''Birtakım açıklamalarda bulunmak istiyorum. Derneğimizde eğitim danışmanı olan birkaç arkadaşımız vardı. Onlar mali konuları organize ediyordu. Bu kişiler A.Ç ve M.H.Y'dir. Bu kişilerin FETÖ ile irtibatı vardır. Benim başkan olduğum dönemde bu kişilerin FETÖ ile ilgisinin bulunduğunu biliyorum. Zaten dernekten ayrılmamın asıl sebebi de bunlardır. Doktorlar bu işin piyonu ve vitrin kısmıdır. Eğer benim yönetici olduğum dönemde devletimiz bizim yüzümüzden maddi zarara uğraşmışsa ben bu maddi külfeti ödemeye razıyım.''
- 'Benim av tüfeğim bile yoktur'
Mahkemeye SEGBİS üzerinden katılan tutuklu sanık Hakan Kaya da Adana Küresel Doktorlar Derneğine üye olmadığını öne sürerek 2009 yılında SAMADER'e üye olduğunu ve tıp etkinlikleri için böyle bir derneğe katıldığını dile getirdi.
Mahkeme heyetinin, 'Bank Asya'daki hesabını terör örgütü lideri Fetullah Gülen ve Hakan Şükür'ün çağrısı üzerine açtırdığın iddiaları mevcut' demesi üzerine bunu reddeden Kaya, ''Ben 15-25 Aralık sürecinden sonra maalesef birtakım sosyal paylaşımlar yaptım. Bunları yaptığım için çok pişmanım. Ben terör örgütüne üye olmadım, benim av tüfeğim bile yoktur.'' dedi.
- '17-25 Aralık sürecinden sonra duygusal davrandım'
Duruşmada savunması alınan ve tutuksuz yargılanan sanıklardan Y.T. de SAMADER'in kuruluş aşamasını anlatarak, birçok derneğe üyeliğinin bulunduğunu ve bir süre aktif siyaset yaptığını ifade etti.
2005 yılında Senegal'e sağlık yatırımı amacıyla gittiğini ve orada Türk okullarında kaldığını anlatan Y.T, ''21 yıllık diş hekimiyim. O süreçte çok güzel işler yaptık. Ben 17-25 Aralık sürecinden sonra duygusal davrandım ve devletim milletim aleyhine paylaşımlarda bulundum. Bunlardan pişmanım. Biz 17-25 Aralık sürecinden sonra siyasete çok fazla karıştık.''
İddia makamının 'cemaat' adıyla anılan terör örgütüne mensubiyetiniz var mıdır?' sorusu üzerine Y.T ''İnsani yönden katkıda bulundum. Gönüllülük esasına dayanan bir hareketti.'' yanıtını verdi.
Mahkeme Başkanının 'emniyet sorgusunda terör örgütü üyelerine 'Korkmayın her şey daha güzel olacak' diye moral verdiğiniz iddiaları mevcut' demesi üzerine Y.T, ''Ben o sözü Adana Anadolu Girişimci İşadamları Derneği (AGİD) üyeleri için söyledim, terör örgütü üyelerine yönelik değil. Bu yapı 15 Temmuz'da yoldan çıkmıştır'' diye konuştu.
- Sanık, gizli tanık olduğu iddiası
Duruşmada etkin pişmanlık yasasından yararlanmak istediğini belirten tutuksuz sanıklardan D.E. de dosya kapsamındaki gizli tanıklardan birisinin kendi olduğunu belirterek, Y.T'nin adı zikredilen derneğin en aktif üyesi olduğunu söyledi.
Terör örgütünün kripto mesajlaşma sitemi olan 'ByLock'u yüklemediğini ve kullanmadığını aktaran D.E, ''Devletimi ve milletimi seviyorum. Ben üyesi olduğum SAMADER'in terör örgütü ile ilgisinin bulunduğunu bilseydim kapısının önünden dahi geçmezdim.'' ifadesini kullandı.
Mahkemede savunma veren diğer tutuklu ve tutuksuz sanıklar da FETÖ/PDY terör örgütü üyesi olmadıklarını, örgütsel toplantı ve sohbetlere katılmadıklarını öne sürerek beraatlerini talep etti.
Mahkeme heyeti ise tutuksuz sanık Y.T'nin tutuklanmasına ve tutuklu sanıkların mevcut hallerinin devamına karar vererek duruşmayı 10 Temmuz'a erteledi.