GAÜN'de 'Kadına Yönelik Şiddete Karşı Hep Birlikte El Ele' Paneli
Gaziantep Üniversitesi (GAÜN) Sağlık Bilimleri Fakültesi tarafından “Kadına Yönelik Şiddete Karşı Hep Birlikte El Ele” konulu panel GAÜN Atatürk Kültür Merkezi’nde gerçekleşti.
Panelin açılışında konuşan GAÜN Rektörü Prof. Dr. Yavuz Coşkun, kadının hayatın, yaratılışın tabii olarak bir parçası ve yarısı olduğunu vurgulayarak, “Erkek biyolojik olarak bazı avantajları kendisinde toplasa da onsuz yapamayacağını, hayatın devamının zaten mümkün olmadığını ve çocuk sahibi olacaksanız, yaşayacaksanız bu dünyada insanlık sürecekse ve bunun yüzde 50 sorumluluğu kadına aitse kadını sadece cinsiyet yönünden ötekileştirmeyip veya hafife almak, şiddet uygulamak asla kabul edilemez” dedi.
Bütün istatistiklere bakıldığında, on kadından birinin ancak yüksekokul mezunu olabildiğini aktaran Prof. Dr. Coşkun, “Bunlar kabul edilebilir değil, kadının eğitimsiz bırakılması asla kabul edilemez. Kadın hayatın olmazsa olmaz bir parçasıdır. Hayatın içerisinde, her türlü etik sınırlar içerisinde var olacak her yerde her türlü göreve layıktır. Biyolojik olarak bazı dezavantajları olduğu için bazı görevlerden muaf tutulabilir ama kadın bu toplumda en az bizim kadar yer almak durumundadır” diyerek, toplumun gelişmişliği için, gelecekteki kaderinin daha iyiye çevrilmesi noktasında hayati olduğunu sözlerine ekledi. Eğitimsizliğin şiddette önemli bir neden olduğunu belirten GAÜN Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Kıvanç Güngör, “Kırsal bölgelerde yaşayanlar özellikle 15-24 yaş arası kadınlar, düşük gelir seviyesinde olan kadınlar daha fazla şiddete uğruyorlar. Bunun en büyük nedeni, kadınlardaki çaresizlik, bazı gelenekler, örf ve adetler, hukuki yolların kullanılamaması ancak ne var ki bu grup dışındaki kadınlar da şiddete maruz kalıyor” diye konuştu.
Şiddet ve kadın konulu sunum yapan GAÜN Sağlık Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Döndü Çuhadar, çok boyutlu bir sorun olan kadına yönelik şiddeti ortadan kaldırmanın ancak, toplumun tüm kesimlerinin ortak, kararlı mücadelesi ve bütüncül bir yaklaşımla mümkün olduğunu ifade etti.
Kişinin bedensel ve ruhsal açıdan zarar görmesine sebep olan ya da sebep olabilecek tutum, davranış ve hareketlerin tümünü şiddet olarak tanımlayan Koza Şiddet Önleme ve İzleme Merkezinde Sosyolog Ayşe Ergün, şiddetin tanımındaki en önemli boyutlardan birinin içerisinde bir kasıt yani acı verme anlamı taşıması olduğunu ifade etti.
Ergün konuşmasında şiddete uğrayanların başvurabilecekleri merciler ve Şiddet Önleme ve İzleme Merkezleri (ŞÖNİM) hakkında katılımcıları bilgilendirdi. GAÜN Hukuk Fakültesi Dekan Yardımcısı Yrd. Doç. Dr. Ayşe Almıla Pazarcı, “Toplumda değişmesi gereken bazı şeyler var. İstediğimiz kadar önleyici, cezalandırıcı düzenlemeler getirelim, bu tek başına yeterli olmayacaktır. Anne çocuğunu yetiştirirken bir bilince sahip olarak çocuğunu yetiştirirse, o genç bir yaşa geldiğinde evlilik yaptığında çok daha farklı bir birey olacaktır. Ya da çalışma hayatına bir kadın dahil olduğunda çok daha farklı bir bilinçle davranacaktır. Bu anlamda Türk Ceza Kanununa ya da hukuktaki bu düzenlemelere belli oranda ihtiyaç kalmayacaktır. Dolayısıyla bu işi birlikte çözebiliriz. Hukuk elbette ki bir araç olarak varlık gösterecek” diye konuştu.
Her geçen gün sağlık çalışanlarına karşı şiddetin gittikçe arttığını ve sağlık personelinin şiddet yönünden risk altında olduğunu aktaran Şahinbey Uygulama ve Araştırma Hastanesi Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Eğitim Hemşiresi Fatma Gökpınar, yapılan çalışmalarda şiddetin diğer iş yerlerine göre en çok sağlık alanında ortaya çıktığının vurgulandığını söyledi.
Konuşmaların sonrasında Rektör Prof. Dr. Yavuz Coşkun, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Ali Gür ve Prof. Dr. Cahit Bağcı tarafından panelistlere hediye takdim edildi.