'Akabe-İskenderun Ro-Ro Seferleri İhracata 'Can Simidi' Olur'
Başbakan Davutoğlu’nun Ürdün ziyaretinde yaptığı 'Akabe ile İskenderun arasında RoRo seferleri başlatmayı düşünüyoruz.' açıklamasını değerlendiren ihracatçılar, bu seferlerin ihracata 'can simidi' olacağını belirtiyor TİM Başkanı Büyükekşi: 'Akabe’ye düzenlenmesi planlanan seferlerle Arap dünyası ve Ürdün ile ticari ilişkilerimizin daha da gelişeceğine inanıyorum. Seferlerden hem Türkiye hem de Ürdün önemli kazançlar sağlayacaktır' 'RoRo feribot taşımacılığı ile Akabe, Türkiye için Ürdün'ün yanı sıra Körfez ve Arap yarımadasına açılan bir kapı görevi görecek. Bu sayede gelişen ticari ilişkiler, farklı yatırım fırsatlarını da beraberinde getirecek' AKİB Koordinatör Başkanı Aymen: 'Akabeİskenderun arasında RoRo seferlerinin düzenlenmesi, daralan ihracatımız için adeta bir 'can simidi' olacaktır. Özellikle yaş meyvesebze ve gıda gibi çabuk bozulan ürünler için hayati önem taşımaktadır'
Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mehmet Büyükekşi, AA muhabirine yaptığı değerlendirmede, Ro-Ro taşımacılığının, uluslararası taşımacılıkta mesafeyi kısaltması, yükleme ve boşaltmanın hızı ve maliyetlerinin düşüklüğü ile ciddi avantajlar sunduğunu belirtti.
Ro-Ro seferlerinin ayrıca nakliyeciler açısından da hem sağladığı kolaylıklar hem de güvenlik risklerinin az oluşu nedeniyle tercih edilen bir taşımacılık şekli olduğunu anlatan Büyükekşi, Akabe-İskenderun arasında Ro-Ro seferlerinin başlamasını, bu anlamda önemli gördüklerini vurguladı.
Büyükekşi, şunları kaydetti:
'Akabe’ye düzenlenmesi planlanan seferlerle Arap dünyası ve Ürdün ile ticari ilişkilerimizin daha da gelişeceğine inanıyorum. Seferlerden hem Türkiye hem de Ürdün önemli kazançlar sağlayacaktır. Ayrıca seferlerin İskenderun’dan yapılacak olmasının, bölgesel dinamikler üzerinde de etkiler yaratacağına inanıyorum. Seferlerle İskenderun Limanı cazibesini artıracaktır. Aynı zamanda İskenderun çevresinde gerçekleştirilecek altyapı yatırımlarıyla Ro-Ro seferlerinin, İskenderun’a yakın bölgelerdeki ihracatçılarımıza da önemli avantajlar sağlayacağını düşünüyorum. Bu seferler ile biz ayrıca Türk hacıların önce Amman ve Ürdün'ü görmesini, Amman üzerinden Kudüs'e gitmesini istiyoruz. Bahse konu seferler iki ülke arasında özellikle turizm sektörüne de olumlu katkılar sağlayacaktır.'
Büyükekşi, Akabe Limanı'nın stratejik bir öneme sahip olduğunun altını çizdi.
Ro-Ro feribot taşımacılığı ile Akabe'nin, Türkiye için Ürdün'ün yanı sıra Körfez ve Arap yarımadasına açılan bir kapı görevi göreceğini dile getiren Büyükekşi, 'Bu sayede gelişen ticari ilişkiler farklı yatırım fırsatlarını da beraberinde getirecek.' dedi.
- 'Orta Doğu'ya ticarette Ürdün kilit rol oynayacak'
Büyükekşi, Suriye'de yaşanan gelişmelerin taşımacılık sektörünü kötü etkilediğini anımsattı.
Bu olumsuzluğu, 2013’ten itibaren İçel Limanı'ndan Mısır’a ve Suudi Arabistan’a Ro-Ro seferleri başlatarak atlatmayı denediklerini ve başarılı olduklarını hatırlatan Büyükekşi, 'Ama yoğunluktan dolayı seferler ortalama 45 gün sürdüğü için bazı sektörlerde sorunlar devam etmişti. Bu bakımdan, başlaması planlanan Ro-Ro seferlerinin Arap dünyasıyla ticaretimize ivme kazandıracağını düşünüyoruz. Orta Doğu’da ticarette zorluklar yaşadığımız ülkelerle ticaretimizde Ürdün kilit rol oynayacak.' diye konuştu.
Büyükekşi, Ürdün Başbakanı Abdullah en-Nusur'un iki ülke sanayicilerinin ortak üretim yapmasını arzu ettiğinin hatırlatılması üzerine, ticari ilişkilerde yaşanan gelişmelerin, hem iki ülkenin birbirinde gerçekleştirdiği yatırımların artmasına hem de üçüncü ülkelerde ortak yatırımlar gerçekleştirmesine fırsat sağlayacağına dikkati çekti.
Ürdün’ün enerji projelerini yakından takip ettiklerini belirten Büyükekşi, 'Ürdün’ün, 2018 yılı sonuna kadar güneş ve rüzgar enerjisinden elde edilmiş 1000 megavat kurulu güce ulaşılması hedefi, enerji şirketlerimizi heyecanlandırıyor. Ürdün’ün su sorununu çözmek için hayata geçirilecek Kızıldeniz-Ölüdeniz ve Amman su şebekesi projelerini de yakından takip ediyoruz. Dolayısıyla iki ülkenin, altına birlikte imza atabileceği birçok potansiyel proje ve iş birliği bulunmakta.' ifadelerini kullandı.
- 'İhracata can simidi olur'
Akdeniz İhracatçı Birlikleri (AKİB) Koordinatör Başkanı ve TİM Lojistik Konseyi Başkanı Bülent Aymen, bu konuya çok sevindiklerini belirterek, 'Kriz öncesi 23 milyar dolarlık Orta Doğu pazarına karayolundan tek giriş kapımız maalesef Suriye idi. Suriye’deki iç karışıklığın ardından bu kapı bize kapandı. Suriye’deki iç karışıklıklardan ve karayolu ile geçiş kapandıktan sonra hükümetimizin desteği ve Mısır hükümetinin de geçiş ücretlerinde indirim yapması ile firmalar İskenderun’dan Suudi Arabistan’a, Mısır üzerinden Ro-Ro seferleri yaptı. Ancak daha sonra verilen desteğin son bulması ve Mısır ile aramızın bozulması sonrası Ro-Ro maliyetleri yükseldi.' bilgilerini verdi.
Hatay’dan özel bir firmanın, İskenderun’dan Suudi Arabistan'ın Duba Limanı'na Ro-Ro seferleri düzenlediğini fakat taşıma maliyetlerinin yüksek olduğunu ifade eden Aymen, bir tın Ro-Ro ile taşınmasının 5 bin 100 dolara mal olduğunu anlattı.
Aymen, Ro-Ro gemilerinin mecburen Süveyş Kanalı’ndan geçtiğini hatırlatarak, şunları söyledi:
'Kanal geçiş ücretlerinin yüksek olması da Türk mallarının Orta Doğu pazarına ulaşmasını engelliyor. 150 tırlık bir geminin kanaldan geçiş maliyeti minimum 400 bin dolar civarında bulunuyor. Suudi Arabistan üzerinden yapılan taşımacılıkta bir başka sorun da tırlar ile şoförlerin de seyahat etmesine imkan veren 'Ropax' gemilerin kiralama ücretlerinin yüksek olması. Bunun üzerine normal Ro-Ro seferleri düzenleniyor. Bu kez de tırlar gemi ile giderken, şoförler uçak ile Cidde’ye, oradan da Duba Limanı'na gitmek zorunda kalıyor. Ancak Suudi Arabistan bu şoförlerin limana gitmesi için vize vermiyor. Her türlü sorun yaşanıyor.'
Aymen, Akabe-İskenderun arasında Ro-Ro seferlerinin düzenlenmesinin, daralan ihracat için adeta bir 'can simidi' olacağını, özellikle yaş meyve-sebze ve gıda gibi çabuk bozulan ürünler için hayati önem taşıdığını belirtti.
- 'Tır başına maliyet 3 bin dolara düşürülmeli'
Sadece Ro-Ro seferlerini başlatmanın çözüm için yeterli olmayacağını, iki ülkenin de bu taşımacılığı desteklemesi gerektiğini aktaran Aymen, 'Ürdün, geçiş ücretlerinde indirim yapmalıdır. Hükümetimizin de Ro-Ro taşımacılığına parasal destek vermesi şarttır. Tır başına maliyetin 5 bin 100 dolarlardan 3 bin dolarlara düşürülmesi işin cazibesini artıracaktır.' değerlendirmesinde bulundu.
Aymen, Ro-Ro seferlerinin başlamasının, iki ülke için yeni iş birliği imkanlarını da gündeme getirebileceğini ifade ederek, 'Orta Doğu’ya tek geçiş kapımız olan Suriye’deki karışıklığın daha uzun bir süre devam edeceği dikkate alınırsa Ro-Ro seferleri hem ihracatımızın artmasını sağlayacak hem de üretim ve istihdama olumlu yansıyacaktır. Akdeniz bölgesi olarak konuşmak gerekirse daralan ihracat nedeniyle artan iflasların yavaşlayacağı, yeni işletmelerin kurulacağını söyleyebilirim. Akabe-İskenderun arasında Ro-Ro seferlerinin düzenlenmesi bölge ve Türkiye ekonomisini canlandıracak.' görüşünü de paylaştı.