MHP Kadın Kolları Başkanı Serap Şule Kalın Açıklaması
Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Kadın Kolları Başkanı Serap Şule Kalın, ‘5 Aralık Türk Kadını’na Seçme ve Seçilme Hakkı’ tanınmasının yıldönümü dolayısıyla yazılı bir açıklama yaptı.
Türk tarihinde kadının geri planda kalmadığını belirten Başkan Serap Şule Kalın, açıklamasında şu ifadelere yer verdi :
"Nene Hatun, Asker Saime, Hatice Hanım, Rahime Hanım, Fatma Seher Hanım, Binbaşı Ayşe, Gördesli Makbule, Süreyya Sülün Hanım, Nezahat Hanım ve isimlerini saymakla bitiremeyeceğimiz Türk kadınları, savaşta ve barışta, bağımsızlığımız ve egemenliğimiz için son nefeslerine kadar gayret etmişlerdir. Türk milletini ve devletini yok etmek isteyen güçlere karşı verilen Kurtuluş Savaşı, şüphesiz Türk kadınının desteği ile destanlaşmıştır. Top mermilerini çocuğunun battaniyesiyle saran fedakar annelerimiz, cephelere kağnıları ile erzak taşıyan ninelerimiz gibi milyonlarca kahraman kadınlarımız bugün yine aynı ruhla bu coğrafyada yaşamaktadır. Millet olarak omuz omuza Kurtuluş Savaşı’nı kazanan kahraman milletimiz, 5 Aralık 1934 tarihinde Türk kadınına seçme ve seçilme hakkının verilmesini sağlamıştır. Bu kapsamda, kadınların da oy kullandığı ve 5. Dönem Türkiye Büyük Millet Meclisinin belirlendiği 8 Şubat 1935’de 17 kadın milletvekili Meclise girmiştir. Türk kadınlarına verilen seçme ve seçilme hakkı bütün dünya ülkelerinden önce Türkiye’de gerçekleştirilmiştir. Kadının yeri ve önemi Türkiye için oldukça kadim bir tarihe sahiptir. Türk kadını bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da her alanda onurlu bir şekilde mücadelesini verecek, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün emanetlerinin yılmaz bekçileri olduğunu ve her alanda en ön safta yılmadan çalışacağını her fırsatta gösterecektir."
Kaynak: İHA
"Nene Hatun, Asker Saime, Hatice Hanım, Rahime Hanım, Fatma Seher Hanım, Binbaşı Ayşe, Gördesli Makbule, Süreyya Sülün Hanım, Nezahat Hanım ve isimlerini saymakla bitiremeyeceğimiz Türk kadınları, savaşta ve barışta, bağımsızlığımız ve egemenliğimiz için son nefeslerine kadar gayret etmişlerdir. Türk milletini ve devletini yok etmek isteyen güçlere karşı verilen Kurtuluş Savaşı, şüphesiz Türk kadınının desteği ile destanlaşmıştır. Top mermilerini çocuğunun battaniyesiyle saran fedakar annelerimiz, cephelere kağnıları ile erzak taşıyan ninelerimiz gibi milyonlarca kahraman kadınlarımız bugün yine aynı ruhla bu coğrafyada yaşamaktadır. Millet olarak omuz omuza Kurtuluş Savaşı’nı kazanan kahraman milletimiz, 5 Aralık 1934 tarihinde Türk kadınına seçme ve seçilme hakkının verilmesini sağlamıştır. Bu kapsamda, kadınların da oy kullandığı ve 5. Dönem Türkiye Büyük Millet Meclisinin belirlendiği 8 Şubat 1935’de 17 kadın milletvekili Meclise girmiştir. Türk kadınlarına verilen seçme ve seçilme hakkı bütün dünya ülkelerinden önce Türkiye’de gerçekleştirilmiştir. Kadının yeri ve önemi Türkiye için oldukça kadim bir tarihe sahiptir. Türk kadını bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da her alanda onurlu bir şekilde mücadelesini verecek, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün emanetlerinin yılmaz bekçileri olduğunu ve her alanda en ön safta yılmadan çalışacağını her fırsatta gösterecektir."