İzmir'de Çok Uluslu Uçuş Eğitim Merkezi Açıldı
Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necdet Özel, 2. Ana Jet Üs Komutanlığında dost ve müttefik ülkelerin pilot adaylarının yetiştirilmesi amacıyla kurulan Çok Uluslu Uçuş Eğitim Merkezi'ne ilişkin "Yakın bir zamanda pek çok ülkenin pilotlarını ve platformlarını da ortak olarak kullanacağı ve havacılığın gelişimine önemli katkı sağlayacağına inandığım bu merkez, hepimizin ortak kazancı olacaktır" dedi.
Çiğli 2. Ana Jet Üs Komutanlığındaki Çok Uluslu Uçuş Eğitim Merkezi (ÇUUEM) açılış töreninde konuşan Orgeneral Özel, günümüzün güvenlik sorunlarının ülkelerin müşterek çalışmasına ihtiyaç duyulacak şekilde kapsamlı ve karmaşık hal aldığına dikkati çekerek, azalan savunma bütçeleri ve tehditlerin sınırlardan bağımsız olmasının ülkeler arasında işbirliğini zorunlu kıldığını ifade etti.
Özel, ittifakın kuruluşundan bu yana küresel güvenlik ortamında meydana gelen değişikliklere çok başarılı bir şekilde adapte olduğunu ve ihtiyaç duyduğu yetenekleri kazanabilmek için tedbirler aldığını kaydederek, 1952 yılından bu yana NATO'ya aktif katkı sağlayan Türkiye'nin bu değişimin önemli bir aktörü haline geldiğini ifade etti.
Orgeneral Özel, şöyle devam etti:
"NATO'nun yeni savunma konsepti çerçevesinde ülkelerin daha az maliyetle, daha fazla güvenlik elde etmek maksadıyla işbirliği içerisinde çalışması şeklinde tanımlanan akıllı savunma girişimi, ülkeler arasındaki ortak çalışma ve paylaşım konusunda önemli bir platform oluşturmuştur. Çok Uluslu Yetenek Geliştirme Yaklaşımı ile NATO'nun ihtiyaç duyduğu yeteneklerin, çok uluslu ve maliyet-etkin bir şekilde gerçekleştirilmesi sağlanabilmektedir. Akıllı savunma yaklaşımı, mevcut kaynaklar ile en etkin yetenek geliştirilmesi anlamına gelmektedir."
Türkiye'nin Çok Uluslu Deniz Güvenliği Mükemmeliyet Merkezi ve Çok Uluslu Uçuş Eğitim Merkezi ile NATO'ya katkılarını sürdürdüğünü aktaran Özel, "Bu merkezin, yetenek paylaşımı kapsamında verilecek eğitimlerin yanı sıra, bölgesel barışın ve istikrarın sağlanmasına da katkı sağlayacağına inanıyorum. Bu merkezin amacı; Türkiye'nin önderliğinde, dost ve müttefik ülke personeline, döner ve sabit kanatlı çeşitli hava vasıtaları ile eğitim vermek, eğitim sahalarını ve araçlarını, havacılık alanında yetişmiş personelin bilgi ve tecrübe birikimini paylaşmak, konuya ilişkin konsept, doktrin ve standartların belirlenmesinde etkin rol üstlenmek suretiyle bölgesel ve küresel bir eğitim merkezi olmak, ayrıca bölge ve dünya güvenliğine katkı sağlamaktır" diye konuştu.
Özel, bu merkezin NATO ve ilişkide olduğu ülkelerin ortak paylaşım merkezi olacağına inandığını dile getirerek, "Yakın bir zamanda pek çok ülkenin pilotlarını ve platformlarını da ortak olarak kullanacağı ve havacılığın gelişimine önemli katkı sağlayacağına inandığım bu merkez, hepimizin ortak kazancı olacaktır" dedi.
- "Merkezimiz için belirlenen ilk harekat kabiliyeti hedefi elde edilmiştir"
Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Akın Öztürk de merkezin bölge ve dünya barışına daha fazla katkı sağlamak, eğitim alanında dost ve müttefik ülkelerle sinerji oluşturmak, karşılıklı tecrübe paylaşımında bulunmak, hem kendi hem de diğer ülke ve NATO personeline eğitim vermek ve böylece birlikte çalışabilirliğe katkı sağlamak üzere tesis edildiğini belirtti.
Öztürk, Türk Hava Kuvvetleri'nin icat edilmiş en etkili silahın, eğitilmiş ve inandırılmış insan olduğu prensibinden hareketle, her alanda en ileri seviyede eğitim usullerini geliştirdiğini ve personelin eğitiminde kullandığını dile getirerek, şöyle devam etti:
"Türk Hava Kuvvetlerinin bu özelliği, dost ve müttefik ülkelerin de dikkatini çekmiş, pilotaj başta olmak üzere pek çok alanda eğitim talebi gelmiş ve ülkemiz bu alanda bir cazibe merkezi olmuştur. Türk Hava Kuvvetleri, sahip olduğu bu seviyeyi devam ettirme konusunda son derece titiz davranmaktadır. Bu kapsamda son yıllarda havacılık eğitimine yönelik önemli bir modernizasyon süreci yürütülmüştür. Yakın dönemde yaşanan krizlere, çeşitli uluslararası kuruluşlar ve ülkelerin oluşturduğu koalisyonlar müdahil olmuştur. Bu husus, sadece bir organizasyona üye silahlı kuvvetlerin değil, krizlere müdahil tüm tarafların ortak çalışabilirliğini gündeme getirmiştir."
Çok Uluslu Uçuş Eğitim Merkezi'nin en önemli özelliğinin, dost ve müttefik ülkelerin öğretmen, öğrenci ve gelecekte platform katkılarına açık olması olduğunu dile getiren Orgeneral Öztürk, "Bugüne kadar sürdürülen temaslar neticesinde ABD, Bangladeş, Kore Cumhuriyeti, Pakistan, Azerbaycan, Türkmenistan, Güney Afrika Cumhuriyeti projeye öğretmen ve öğrenci pilot katkısında bulunacaklarını bildirmişlerdir. Bu katkılarla proje zenginleşmiştir. Merkezimiz için belirlenen ilk harekat kabiliyeti hedefi elde edilmiştir. 2018 yılı için hedeflediğimiz tam harekat kabiliyetini de NATO müttefiklerimiz ve dost ülkelerin destekleriyle sorunsuz elde edeceğimize inancım tamdır" ifadelerini kullandı.
Çok Uluslu Uçuş Eğitim Merkezi'nin Türk Silahlı Kuvvetleri'yle birlikte dost ve müttefik ülkelerin silahlı kuvvetlerine uçuş eğitiminde kapsamlı çözümler sağlamayı amaçladığını aktaran Öztürk, Türkiye'nin bu sayede, NATO ve uluslararası standartlarda uçuş eğitimi sağlayarak önemli bir inisiyatife ev sahipliği yapacağını, aynı zamanda uçuş eğitim ve yer eğitimleri bir yerde toplanacağından eğitim maliyetinin azaltılacağını ve kolektif bir kazanımın önünün açılacağını vurguladı.
Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Hulusi Akar, Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Bülent Bostanoğlu, Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Orgeneral Abdullah Atay, İzmir Valisi Mustafa Toprak, Ege Ordusu ve Garnizon Komutan Orgeneral Galip Mendi ile yabancı ülkelerden hava kuvvetleri komutanlarının da katıldığı törende projeye öğretmen ve öğrenci pilot ile katılan ülkelerle mutabakat muhtırası imzalandı.
Kaynak: AA
Özel, ittifakın kuruluşundan bu yana küresel güvenlik ortamında meydana gelen değişikliklere çok başarılı bir şekilde adapte olduğunu ve ihtiyaç duyduğu yetenekleri kazanabilmek için tedbirler aldığını kaydederek, 1952 yılından bu yana NATO'ya aktif katkı sağlayan Türkiye'nin bu değişimin önemli bir aktörü haline geldiğini ifade etti.
Orgeneral Özel, şöyle devam etti:
"NATO'nun yeni savunma konsepti çerçevesinde ülkelerin daha az maliyetle, daha fazla güvenlik elde etmek maksadıyla işbirliği içerisinde çalışması şeklinde tanımlanan akıllı savunma girişimi, ülkeler arasındaki ortak çalışma ve paylaşım konusunda önemli bir platform oluşturmuştur. Çok Uluslu Yetenek Geliştirme Yaklaşımı ile NATO'nun ihtiyaç duyduğu yeteneklerin, çok uluslu ve maliyet-etkin bir şekilde gerçekleştirilmesi sağlanabilmektedir. Akıllı savunma yaklaşımı, mevcut kaynaklar ile en etkin yetenek geliştirilmesi anlamına gelmektedir."
Türkiye'nin Çok Uluslu Deniz Güvenliği Mükemmeliyet Merkezi ve Çok Uluslu Uçuş Eğitim Merkezi ile NATO'ya katkılarını sürdürdüğünü aktaran Özel, "Bu merkezin, yetenek paylaşımı kapsamında verilecek eğitimlerin yanı sıra, bölgesel barışın ve istikrarın sağlanmasına da katkı sağlayacağına inanıyorum. Bu merkezin amacı; Türkiye'nin önderliğinde, dost ve müttefik ülke personeline, döner ve sabit kanatlı çeşitli hava vasıtaları ile eğitim vermek, eğitim sahalarını ve araçlarını, havacılık alanında yetişmiş personelin bilgi ve tecrübe birikimini paylaşmak, konuya ilişkin konsept, doktrin ve standartların belirlenmesinde etkin rol üstlenmek suretiyle bölgesel ve küresel bir eğitim merkezi olmak, ayrıca bölge ve dünya güvenliğine katkı sağlamaktır" diye konuştu.
Özel, bu merkezin NATO ve ilişkide olduğu ülkelerin ortak paylaşım merkezi olacağına inandığını dile getirerek, "Yakın bir zamanda pek çok ülkenin pilotlarını ve platformlarını da ortak olarak kullanacağı ve havacılığın gelişimine önemli katkı sağlayacağına inandığım bu merkez, hepimizin ortak kazancı olacaktır" dedi.
- "Merkezimiz için belirlenen ilk harekat kabiliyeti hedefi elde edilmiştir"
Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Akın Öztürk de merkezin bölge ve dünya barışına daha fazla katkı sağlamak, eğitim alanında dost ve müttefik ülkelerle sinerji oluşturmak, karşılıklı tecrübe paylaşımında bulunmak, hem kendi hem de diğer ülke ve NATO personeline eğitim vermek ve böylece birlikte çalışabilirliğe katkı sağlamak üzere tesis edildiğini belirtti.
Öztürk, Türk Hava Kuvvetleri'nin icat edilmiş en etkili silahın, eğitilmiş ve inandırılmış insan olduğu prensibinden hareketle, her alanda en ileri seviyede eğitim usullerini geliştirdiğini ve personelin eğitiminde kullandığını dile getirerek, şöyle devam etti:
"Türk Hava Kuvvetlerinin bu özelliği, dost ve müttefik ülkelerin de dikkatini çekmiş, pilotaj başta olmak üzere pek çok alanda eğitim talebi gelmiş ve ülkemiz bu alanda bir cazibe merkezi olmuştur. Türk Hava Kuvvetleri, sahip olduğu bu seviyeyi devam ettirme konusunda son derece titiz davranmaktadır. Bu kapsamda son yıllarda havacılık eğitimine yönelik önemli bir modernizasyon süreci yürütülmüştür. Yakın dönemde yaşanan krizlere, çeşitli uluslararası kuruluşlar ve ülkelerin oluşturduğu koalisyonlar müdahil olmuştur. Bu husus, sadece bir organizasyona üye silahlı kuvvetlerin değil, krizlere müdahil tüm tarafların ortak çalışabilirliğini gündeme getirmiştir."
Çok Uluslu Uçuş Eğitim Merkezi'nin en önemli özelliğinin, dost ve müttefik ülkelerin öğretmen, öğrenci ve gelecekte platform katkılarına açık olması olduğunu dile getiren Orgeneral Öztürk, "Bugüne kadar sürdürülen temaslar neticesinde ABD, Bangladeş, Kore Cumhuriyeti, Pakistan, Azerbaycan, Türkmenistan, Güney Afrika Cumhuriyeti projeye öğretmen ve öğrenci pilot katkısında bulunacaklarını bildirmişlerdir. Bu katkılarla proje zenginleşmiştir. Merkezimiz için belirlenen ilk harekat kabiliyeti hedefi elde edilmiştir. 2018 yılı için hedeflediğimiz tam harekat kabiliyetini de NATO müttefiklerimiz ve dost ülkelerin destekleriyle sorunsuz elde edeceğimize inancım tamdır" ifadelerini kullandı.
Çok Uluslu Uçuş Eğitim Merkezi'nin Türk Silahlı Kuvvetleri'yle birlikte dost ve müttefik ülkelerin silahlı kuvvetlerine uçuş eğitiminde kapsamlı çözümler sağlamayı amaçladığını aktaran Öztürk, Türkiye'nin bu sayede, NATO ve uluslararası standartlarda uçuş eğitimi sağlayarak önemli bir inisiyatife ev sahipliği yapacağını, aynı zamanda uçuş eğitim ve yer eğitimleri bir yerde toplanacağından eğitim maliyetinin azaltılacağını ve kolektif bir kazanımın önünün açılacağını vurguladı.
Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Hulusi Akar, Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Bülent Bostanoğlu, Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Orgeneral Abdullah Atay, İzmir Valisi Mustafa Toprak, Ege Ordusu ve Garnizon Komutan Orgeneral Galip Mendi ile yabancı ülkelerden hava kuvvetleri komutanlarının da katıldığı törende projeye öğretmen ve öğrenci pilot ile katılan ülkelerle mutabakat muhtırası imzalandı.