Kafes Filmi Özel Gösterimle Sunuldu

Adriana Lima'ya bozkurt işareti yaptıran milli boksör kardeşler Buğra Öner ve Alptuğ Öner ile senarist, yazar Haşim Akten, "Kafes" filmini izledi

İSTANBUL - Dünyaca ünlü model Adriana Lima'ya bozkurt işareti yaptırdıkları fotoğrafı sosyal medyada paylaşarak dikkatleri çeken milli boksör kardeşler Buğra Öner ve Alptuğ Öner ile senarist, yazar Haşim Akten, özel gösterimle "Kafes" filmini izledi.

Hikayesi Lütfü Şehsuvaroğlu'na ait filmin Profilo AVM'deki gösterimini izleyen Buğra Öner, yapımcı Yasemin Nak'ın filmde büyük bir iş başardığını dile getirdi.

Buğra Öner, 3 kere izlediği Kafes'in çok büyük başarılara imza atacağına inandığını kaydederek, "Biz ülkücü militan bir babanın çocuklarıyız. Daha sonra boksa başladık, ilerledik. Bizler profesyonel sporcuyuz. Bizim için önemli olan boks değil. Önemli olan Türklük, Milliyetçilik, Türk Milliyetçiliği" dedi.

"Türk Milliyetçiliği" sözüyle siyasetten bahsetmediğinin altını çizen Öner, şunları aktardı:

"Türk Milliyetçiliği, siyaset üstü bir kavramdır. Bilinçtir, inançtır. Bizler Türkçüyüz. Bu film de buna çok güzel bir kapı açıyor. Bizlere sadece vurdu, kırdı ve ölümlerle ilgili olmadığını gösteriyor bu film. Aynı Aziz Sancar hocamız gibi. Çok güzel bir başarıya imza attı.  Bizler de profesyonel sporcular olarak, Türk'ün sesini dünyaya duyuracağımızın Allah'ın izniyle sözünü veriyoruz."

Kardeşi Alptuğ Öner de film ekibinin çok zor bir görev aldıklarını ifade ederek, filmde en ufak rolde oynayan oyuncuların bile, sosyal ve iş yaşamlarında büyük zorluklarla karşılaşacaklarını, kendilerinin de bunu yaşadıklarını söyledi.

Öner, bu filmin, Aziz Sancar'ın ve kendi başarılarının sonraki nesillere örnek olacağını vurgulayarak, "Sinema, spor ve bütün sektörlerde kendi Türk kimliğimizi savunarak ilerlememiz gerekiyor. Bunu yavaş yavaş bizler başarıyoruz. Bizden sonraki nesillerin de başaracağına inanıyoruz" ifadelerini kullandı.

- "İstiklal Marşı'nı bize bir kırbaç olarak kullanıyorlardı"

Mamak Cezaevi'nde 1980'de işkence gören ve döneme tanıklık eden isimlerden senarist, yazar Haşim Akten ise filmin söz konusu dönemde yaşanan acıyı hissettirdiğini aktardı.

Akten, Mamak Cezaevinde kendilerine kan kusturduklarını dile getirerek, şunları kaydetti:

"Bize işkence yaparlarken hiçbirinin yüzünü göremiyorduk. Tavanda bir yazı vardı, zorla onu okutturuyorlardı. Biz ülkücüydük. İşkence yaparken İstiklal Marşı'nı okutuyorlardı. İstiklal Marşı'nı bize bir kırbaç olarak kullanıyorlardı. Koğuşun mazgalından elimizi uzatırdık. Copla defalarca vururlardı. Elimiz şişerdi, tekrar mazgaldan içeri geri sokamazdık."

Hapishanede yıllarca fısıltıyla konuştuklarının altını çizen Akten, "Normal sesle konuşmamız yasaktı. O yüzden Kuran-ı Kerim'i okurken yüksek sesle okuyorum artık" diye konuştu.

Senaryosunu Bektaş Topaloğlu'nun yazdığı filmi Mahmut Kaplan yönetti. Başrollerinde İsmail Hacıoğlu, Nilay Duru ve Fırat Şahin gibi isimler yer aldığı film, 12 Eylül Darbesi döneminde, cezaevinde işkencelere maruz kalan gençlerin hayatını ele alıyor.
Kaynak: AA