Çavuşuyla yaşadığı tartışmayla hayatta kaldı
Askerden döndükten sonra yeniden madende iş başı yapan Ceyhan Bağdatlı, daha bir haftasını doldurmadan Türkiye'yi yaralayan felaketi yaşadı.
Ceyhan Bağdatlı, Soma'daki facia öncesinde içeride bulunan 800 kadar madenciden biri. 22 yaşında ve 9 aylık evli. Askerden döndükten sonra yeniden madende iş başı yaptı. Daha bir haftasını doldurmadan, Türkiye'yi yaralayan felaketi yaşadı.
Bağdatlı, o gün madendeydi, çavuşuyla tartıştı ve işi bıraktı. Tartışma sonrasında verdiği bu karar genç madencinin hayatta kalmasında büyük rol oynadı. Bağdatlı, onu "hayata bağlayan tartışmasını" Anadolu Ajansı (AA) muhabirine anlattı.
Facianın yaşam panosunda çalışan Bağdatlı, çavuşun 4 işçiyi yer üstüne gönderip, kendisine izin vermemesi üzerine başlayan tartışmasını şöyle anlattı:
"Yer üstüne gidip ne yapacaksınız" dedi, "yorulduk" dedik. Israr etti. Öbür arkadaşım "ben gidiyorum" dedi, ben de "geliyorum" dedim. "Gidemezsiniz bir yere" dedi. Ben "giderim" dedim. "Ben çavuşum yollamazsam gidemezsin" dedi. Ben "giderim" dedim. "Nasıl gideceksin" dedi. "Bak dedim, böyle giderim", aldım çantamı yer üstüne doğru gidiyorum."
Askerden döndükten sonra yolların kısmen değiştiğini söyleyen Bağdatlı, yer üstene ilerlerken rampalarda tıkandığını, o sırada uzaktan bağırışmalar duyduğunu belirtti. Çavuşla tartışan diğer arkadaşının banttan gittiğini, kendisinin ise tehlikeli olduğu için o yolu tercih etmediğini kaydeden Bağdatlı şöyle devam etti:
"Yukarı doğru koştururken tıkanmaya başladım. Yer üstüne 1-2 kilometre vardı, görev yaptığımız yer ocağın sonu. Yanımdan da nakil bandı geçiyor ama gidemiyorsun. O da tehlikeli olduğu için yaya gitmeyi tercih ettim. Bağırış, çağırış ve yanık kokusu geliyor ama duman göremiyorsun, biraz da panik oldum gaz maskemi taktım yer üstüne 200 metre kaldı gaz maskesi benim elimde alev topuna döndü. Üstüm başım zaten ıslak ıslak, penyemi ısırdım. Kapıyı zorlamaya başladım amirler koşturmaya başlıyorlardı. 20 dakika orada durdum, yoruldum. Kapılardan çıktıktan sonra yer üstüne çıktım, o zaman ambulans, sedye gelmişti, millet bağırıyordu. Ben kapılara çıktım ama 20 dakika durdum dışarı çıktığımda iş arkadaşlarımı revirlere götürdüler."
"Kavga etmeseydim, ben de olmayabilirdim"
Tartıştığı çavuşunun ve tartışan diğer arkadaşının hayatını kaybettiğini belirten genç madenci, "Kendimi şanslı hissediyorum ama sevinemiyorum. Bu saatten sonra da benim sağlığım önemli trilyonlar da versinler ben çalışmam" dedi.
"Çavuşla kavga yapmasaymışım ben de olmayabilirdim" sözleriyle hayatta kalmasında yaşadığı tartışmanın rolünü anlatan Ceyhan Bağdatlı, "Kendimi yeniden doğmuş gibi hissediyorum. Düşen uçağı kaçıran yolcu gibi hissediyorum. Alnımızda ne yazılıysa o" dedi.
Anne Bağdatlı: Mucize
Anne Hanife Bağdatlı, düğün borcunu ödemek için madende çalışan oğlunun tartışma sonucu madenden çıkmaya karar vermesini ve hayatta kalmasını "bir mucize" olarak yorumladı.
Sık sık gözyaşları içinde oğlunu alnından öpen Korkmaz, facia haberiyle koştuğu madendeki bekleyişini şöyle anlattı:
"7 saat beklediğimiz akrabalarımız oldu, 2 saat de... Bunu da bekleyince malzeme taşıyormuş, feryat ettim herkes bana baktı. Herkesin kendine göre acısı var. Evlat acısı çok zor. 2 oğlum var tanede de kızım (gelin) var. İstemedim madene gitmesini, istemedim. Yeni girdi işe babasına yük olmamak için. Rabbim bize bağışladı, herkesi annesine, babasına bağışlasın."
Hayata dönüş hikayesini AA çalışanlarına anlatan genç madenci ile annesi ve eşi Merve Bağdatlı objektiflere "mutluluk pozu" verdi.
Kaynak: AA
Bağdatlı, o gün madendeydi, çavuşuyla tartıştı ve işi bıraktı. Tartışma sonrasında verdiği bu karar genç madencinin hayatta kalmasında büyük rol oynadı. Bağdatlı, onu "hayata bağlayan tartışmasını" Anadolu Ajansı (AA) muhabirine anlattı.
Facianın yaşam panosunda çalışan Bağdatlı, çavuşun 4 işçiyi yer üstüne gönderip, kendisine izin vermemesi üzerine başlayan tartışmasını şöyle anlattı:
"Yer üstüne gidip ne yapacaksınız" dedi, "yorulduk" dedik. Israr etti. Öbür arkadaşım "ben gidiyorum" dedi, ben de "geliyorum" dedim. "Gidemezsiniz bir yere" dedi. Ben "giderim" dedim. "Ben çavuşum yollamazsam gidemezsin" dedi. Ben "giderim" dedim. "Nasıl gideceksin" dedi. "Bak dedim, böyle giderim", aldım çantamı yer üstüne doğru gidiyorum."
Askerden döndükten sonra yolların kısmen değiştiğini söyleyen Bağdatlı, yer üstene ilerlerken rampalarda tıkandığını, o sırada uzaktan bağırışmalar duyduğunu belirtti. Çavuşla tartışan diğer arkadaşının banttan gittiğini, kendisinin ise tehlikeli olduğu için o yolu tercih etmediğini kaydeden Bağdatlı şöyle devam etti:
"Yukarı doğru koştururken tıkanmaya başladım. Yer üstüne 1-2 kilometre vardı, görev yaptığımız yer ocağın sonu. Yanımdan da nakil bandı geçiyor ama gidemiyorsun. O da tehlikeli olduğu için yaya gitmeyi tercih ettim. Bağırış, çağırış ve yanık kokusu geliyor ama duman göremiyorsun, biraz da panik oldum gaz maskemi taktım yer üstüne 200 metre kaldı gaz maskesi benim elimde alev topuna döndü. Üstüm başım zaten ıslak ıslak, penyemi ısırdım. Kapıyı zorlamaya başladım amirler koşturmaya başlıyorlardı. 20 dakika orada durdum, yoruldum. Kapılardan çıktıktan sonra yer üstüne çıktım, o zaman ambulans, sedye gelmişti, millet bağırıyordu. Ben kapılara çıktım ama 20 dakika durdum dışarı çıktığımda iş arkadaşlarımı revirlere götürdüler."
"Kavga etmeseydim, ben de olmayabilirdim"
Tartıştığı çavuşunun ve tartışan diğer arkadaşının hayatını kaybettiğini belirten genç madenci, "Kendimi şanslı hissediyorum ama sevinemiyorum. Bu saatten sonra da benim sağlığım önemli trilyonlar da versinler ben çalışmam" dedi.
"Çavuşla kavga yapmasaymışım ben de olmayabilirdim" sözleriyle hayatta kalmasında yaşadığı tartışmanın rolünü anlatan Ceyhan Bağdatlı, "Kendimi yeniden doğmuş gibi hissediyorum. Düşen uçağı kaçıran yolcu gibi hissediyorum. Alnımızda ne yazılıysa o" dedi.
Anne Bağdatlı: Mucize
Anne Hanife Bağdatlı, düğün borcunu ödemek için madende çalışan oğlunun tartışma sonucu madenden çıkmaya karar vermesini ve hayatta kalmasını "bir mucize" olarak yorumladı.
Sık sık gözyaşları içinde oğlunu alnından öpen Korkmaz, facia haberiyle koştuğu madendeki bekleyişini şöyle anlattı:
"7 saat beklediğimiz akrabalarımız oldu, 2 saat de... Bunu da bekleyince malzeme taşıyormuş, feryat ettim herkes bana baktı. Herkesin kendine göre acısı var. Evlat acısı çok zor. 2 oğlum var tanede de kızım (gelin) var. İstemedim madene gitmesini, istemedim. Yeni girdi işe babasına yük olmamak için. Rabbim bize bağışladı, herkesi annesine, babasına bağışlasın."
Hayata dönüş hikayesini AA çalışanlarına anlatan genç madenci ile annesi ve eşi Merve Bağdatlı objektiflere "mutluluk pozu" verdi.