Muhsin Yazıcıoğlu'nun Ölümüne İlişkin Dava

Eski Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu ile 5 kişinin hayatını kaybettiği helikopter kazasına ilişkin, hakkında "görevi kötüye kullanmak suçundan" dava açılan dönemin emniyet amiri Dursun Özmen'in yargılanmasına devam edildi.

Kahramanmaraş'ta görülen davada tutuksuz yargılanan Özmen, Isparta Emniyet Müdürlüğünde görevli olduğu için Isparta 5. Asliye Ceza Mahkemesi duruşma salonundan Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığı ile katıldı.

Duruşmayı BBP Merkez Karar Yürütme Kurulu (MKYK) üyesi Mehmet Efe, BBP Isparta İl Başkanı Şener Taşören, Yazıcıoğlu ailesinin avukatları Adnan Can ve Hulusi Kızılkaya, partililer ve Alperen Ocakları Vakfı üyeleri de izledi.
Duruşmada sanık Özmen'e Muhsin Yazıcıoğlu'nun ölmediğine, ayağının kırık olduğuna dair dönemin Kayseri Valisi Mevlüt Bilici'ye ulaştırılan ikinci bilgi notunun nasıl hazırlandığı, bu bilgiyi kimden aldığı, bilgi notunun sonradan talimatla üretilip üretilmediği soruldu.
Özmen, bilgi notlarını sahada görevlendirdiği 3 ayrı ekipten gelen bilgiler, 112 kayıtları ve istihbarat şubeye gelen ihbar telefonları değerlendirilerek emniyet haber merkezindeki görevli polislerle hazırladıklarını, ardından üstlerine verdiklerini söyledi.

Bunun teyit edilmemiş bilgi notları olduğunu vurgulayan Özmen, bu bilgilerin de sadece yetkili kişilere bilgi amaçlı üçüncü şahıslarla paylaşmamak üzere verildiğini kaydetti.

"Notlarımız Kayseri Valisi'nin açıklama yapmasına dayanak teşkil etmez" diyen Özmen, o dönem bir milletvekilinin Kayseri Valisi ile görüştüğünü, kendisine bu bilgiyi başka kaynaklardan almasına rağmen sıkıştığı için emniyetten aldığı yönünde bilgi verdiği şeklinde beyanatlarının bulunduğunu ifade etti.

- "Akyürek ve Temizöz'ü tanıyor musunuz" sorusu
Sanık Özmen'e mahkemede dönemin Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Daire Başkanı Ramazan Akyürek'in bilgi notu gönderilmesi yönünde talimatı olup olmadığının sorulması üzerine Özmen, kendisine herhangi bir talimat vermediğini söyledi.

Ankara İstihbarat Dairesinde görevli polis memuru Mehmet Gül ile kaza günü neden 39 kez telefonla görüştüğünün sorulması üzerine Özmen, "O gün çok sayıda kişi bilgi için beni aradı. Kimlerin aradığını hatırlamıyorum" dedi.

Sanığa, Albay Cemal Temizöz ile tanışıklığının olup olmadığı da soruldu. Özmen, o dönemde bölgede çok sayıda rütbeli personel bulunduğunu, rütbelilerle kendisinin üstü olan müdürlerin görüştüğünü, Temizöz'ün doğrudan görüştüğü bir kişi olup olmadığını hatırlamadığını ifade etti.

Temizöz'ü resmi veya gayriresmi dinleyip dinlemediklerinin sorulması üzerine Özmen, kesinlikle dinleme yapmadıklarını belirtti.

- "Günah keçisi ilan ediliyorum"
Bütün suçlamaları reddeden sanık Özmen, "Günah keçisi ilan ediliyorum, mağdur edildiğime inanıyorum. Ben kurtarma çalışmalarına katkı ve bir an evvel yapılması için gerekeni yaptım. Kayseri Valisi beni hedef gösterdiği için bu durumla karşı karşıyayım" diye konuştu.

Duruşmada avukatlar, sanık Özmen'in örgüt üyesi olduğu ve delilleri karartma ihtimali bulunduğu gerekçesiyle tutuklu yargılanmasını istedi. Özmen, örgüt iddialarını reddetti.
- "Bu davanın son noktasına kadar takipçisiyiz"
MKYK üyesi Efe, duruşma sonrasında gazetecilere yaptığı açıklamada, Muhsin Yazıcıoğlu davası ile ilgili nerede bir ihmal, nerede bir kasıt varsa sonuna kadar açıklığa kavuşması ve adaletin tecellisi için Isparta'da olduklarını söyledi.

Duruşma salonunda sanık Özmen'i dinlediklerini, yaptığı açıklamalardan tatmin olmadıklarını ifade eden Efe, şöyle konuştu:
"Sanığın açıklamaları gerçekten bizi tatmin etmedi. Çünkü o bilgi notunu (Yazıcıoğlu'nun ölmediği ve yaralı olduğuna dair) televizyonlardan sizler de bizler de izledik. Vali beyin açıklaması (Dönemin Kayseri Valisi Mevlüt Bilici), ilk bilgi notu farklı, ikinci not farklı. İkinci notta 'ayağı kırık, kaburgası kırık, hayati tehlikesi yok, hastaneleri teyakkuz haline geçirdik' diye bir açıklama var. Bu bilgi notunu mahallinde olmayan, çünkü Kahramanmaraş'ta oluyor kaza, ne hikmetse Kayseri Valisinin böyle bir açıklaması var. Dolayısıyla bu açıklamayla ilgili sanığın ifadelerini tatmin edici bulmadık. Bu hadiseleri sonuna kadar takip edeceğiz."
Efe, davayı kimseyi suçlamadan, hakaret etmeden, ötekileştirmeden ama milletin hukukunu da ortaya çıkarmak için sonuna kadar takip edeceklerinin altını çizerek, "Bizim davamız kin, garaz noktasında değildir, intikam duygusu noktasında değiliz ama milletin hukukunu, hakkını tesis etme noktasında buradayız. Bu davayı son noktasına kadar takip edeceğiz" dedi.

- AYM'de görülen seçim barajına ilişkin dava
Efe, Anayasa Mahkemesinde (AYM) gündeme alınan seçim barajı ile ilgili dava ile ilgili de şu değerlendirmelerde bulundu:
"6 ay önce seçim yardımı ve barajla ilgili AYM'ye müracaatımız oldu. İktidar yetkilileri, 12 yıldır bu ülkeyi idare etmelerine ve seçim beyannamelerinde tekrar tekrar söz vermelerine rağmen bir türlü 30 yıllık, 12 Eylül ürünü bu anayasayı değiştirmedi. Biz Anayasa Mahkemesi'ne müracaat etmişiz. Anayasa Mahkemesi iktidarın işine gelenleri ortaya koyup işine gelmeyenleri örtbas mı etmeli? Biz adalete güveniyoruz, hukukumuzu sonuna kadar arayacağız."
Kaynak: AA