Hdp Eş Genel Başkanı Demirtaş, İzmir'de Açıklaması
HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, seçimde başka bir partiyle ittifak yapacakları söylentilerinin gerçekleri yansıtmadığını belirterek, "Ne AKP ne CHP ne başkasıyla pazarlık da yapmayız, kirli oyunların içine de girmeyiz" dedi.
Partisinin İzmir İl Teşkilatının İzmir Fuarı 3 numaralı holde düzenlenen kongresine katılan Demirtaş, HDP'yi Türkiye'nin temel sorunlarını çözmek adına kurduklarını, partilerinin "tıkanmış ve boğulmuş Türkiye siyaseti"ne güneş gibi doğduğunu ifade etti.
Türkiye'de insanların, artık mezhep ve etnik kimliklerinden dolayı birbirinden korkar hale geldiğini ileri süren Demirtaş, "Bölücülük yapanlar, kutuplaştırıp nefreti topluma enjekte edenler görülüyor. Sırf Alevi olduğu, mezhebi ve inancı Başbakanla aynı değil diye insanlar hakarete uğruyor, kapılarına çarpılar konuluyor. Maraş, Sivas, Gazi ve Gezi'de katlettikleri gibi, katliam tehdidiyle dize getirmeye çalışıyorlar" iddiasında bulundu.
"Bugüne kadar Türkiye'de hiçbir siyasi parti, farklılıkları kucaklayan, işçi, esnaf ve çiftçiden yana politika savunamadı. Hele hiçbir hükümet, devlet yöneticisi, söylediklerimizi savunmaya cesaret edemedi" diyen Demirtaş, şöyle devam etti:
"Söylediklerimizi yapabilmek için güce ihtiyacımız var. Artık hükümetten bir şeyler isteyen olmayalım, bizzat hükümetin kendisi olalım, devleti biz yönetelim. Kürt'ü, Türk'ü, Alevisiyle el ele verip bu ülkeyi yönetme zamanıdır. (Halkın içinden çıkanlar, koskoca devleti nasıl yönetir) diyorlar. Zannedersin ki devlet Allah'ın lütfü, sadece Allah'ın seçtiği özel insanlar yönetir. Devleti halk yönetecek. Nasıl Çanakkale'de göğüs göğüse çarpıştınız, orada mezar taşları yan yanadır, o halde bu devletin sahibi orada yan yana yatanlar olmalıdır."
Demirtaş, seçim barajının, herkesten önce AK Parti tarafından savunulduğunu ileri sürerek, şöyle konuştu:
"Artık bizim için yüzde 10 seçim barajı sıkıntı değildir. Baraj getiren Kenan Evren ve savunan iktidar başta olmak üzere barajı üstlerine yıkacağız. Birileri (HDP ve AKP anlaştı, barajın altında kalıp 30-40 milletvekilini AKP'ye verecek) diyor. Hiç böyle alçaklık olur mu? Elinde en küçük delil olmadan partimize iftira atmak, ucuzluktur. Halkımızın iradesini, gençlerin, kadınların fedakarlıkla, binbir emekle sandığa götürdüğü oyları AKP'ye satacak kadar alçak mıyız, bizi kendinizle mi karıştırıyorsunuz? Bunların tamamı, partimizi tartışmalı hale getirip yıpratmak için ortaya atılmış iftiralardır. Bırakın ittifak görüşmelerini, tüm toplumsal kesimleri kucaklayacak milletvekili aday listesiyle çıkacağız ki asıl ittifakı halkımızla yaptığımızı göreceksiniz. Ne AKP ne CHP ne başkasıyla pazarlık da yapmayız, kirli oyunların içine de girmeyiz. Göreceksiniz, seçimde herkesi şaşırtacak sonuçlar ortaya çıkacak."
Demirtaş, Cumhurbaşkanlığı Sarayı'nın yapılmasını da eleştirerek, ''Her biri bin liralık altın kaplama bardaklardan su içenler ayda 700-800 liraya 30 gün çalışanın halinden anlayamaz. Artık onlar, bu ülkeyi yönetmeye layık değiller'' görüşünü savundu.
Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez'e alınan makam aracına da tepki gösteren Demirtaş, ''Sen İslamiyet'i temsil eden bir numaralı resmi din adamısın. Bunu yaparsan İslamiyet'e zarar verirsin. Ya istifa edeceksin ya makam aracını iade edeceksin'' dedi.
Partililerden seçime kadar ev ev gezmeleri ve kendilerini anlatmalarını isteyen Demirtaş, diğer partilere oy verenleri de ön yargılarının kırılması için teşkilat binalarına çay içmeye davet etti.
Kaynak: AA
Türkiye'de insanların, artık mezhep ve etnik kimliklerinden dolayı birbirinden korkar hale geldiğini ileri süren Demirtaş, "Bölücülük yapanlar, kutuplaştırıp nefreti topluma enjekte edenler görülüyor. Sırf Alevi olduğu, mezhebi ve inancı Başbakanla aynı değil diye insanlar hakarete uğruyor, kapılarına çarpılar konuluyor. Maraş, Sivas, Gazi ve Gezi'de katlettikleri gibi, katliam tehdidiyle dize getirmeye çalışıyorlar" iddiasında bulundu.
"Bugüne kadar Türkiye'de hiçbir siyasi parti, farklılıkları kucaklayan, işçi, esnaf ve çiftçiden yana politika savunamadı. Hele hiçbir hükümet, devlet yöneticisi, söylediklerimizi savunmaya cesaret edemedi" diyen Demirtaş, şöyle devam etti:
"Söylediklerimizi yapabilmek için güce ihtiyacımız var. Artık hükümetten bir şeyler isteyen olmayalım, bizzat hükümetin kendisi olalım, devleti biz yönetelim. Kürt'ü, Türk'ü, Alevisiyle el ele verip bu ülkeyi yönetme zamanıdır. (Halkın içinden çıkanlar, koskoca devleti nasıl yönetir) diyorlar. Zannedersin ki devlet Allah'ın lütfü, sadece Allah'ın seçtiği özel insanlar yönetir. Devleti halk yönetecek. Nasıl Çanakkale'de göğüs göğüse çarpıştınız, orada mezar taşları yan yanadır, o halde bu devletin sahibi orada yan yana yatanlar olmalıdır."
Demirtaş, seçim barajının, herkesten önce AK Parti tarafından savunulduğunu ileri sürerek, şöyle konuştu:
"Artık bizim için yüzde 10 seçim barajı sıkıntı değildir. Baraj getiren Kenan Evren ve savunan iktidar başta olmak üzere barajı üstlerine yıkacağız. Birileri (HDP ve AKP anlaştı, barajın altında kalıp 30-40 milletvekilini AKP'ye verecek) diyor. Hiç böyle alçaklık olur mu? Elinde en küçük delil olmadan partimize iftira atmak, ucuzluktur. Halkımızın iradesini, gençlerin, kadınların fedakarlıkla, binbir emekle sandığa götürdüğü oyları AKP'ye satacak kadar alçak mıyız, bizi kendinizle mi karıştırıyorsunuz? Bunların tamamı, partimizi tartışmalı hale getirip yıpratmak için ortaya atılmış iftiralardır. Bırakın ittifak görüşmelerini, tüm toplumsal kesimleri kucaklayacak milletvekili aday listesiyle çıkacağız ki asıl ittifakı halkımızla yaptığımızı göreceksiniz. Ne AKP ne CHP ne başkasıyla pazarlık da yapmayız, kirli oyunların içine de girmeyiz. Göreceksiniz, seçimde herkesi şaşırtacak sonuçlar ortaya çıkacak."
Demirtaş, Cumhurbaşkanlığı Sarayı'nın yapılmasını da eleştirerek, ''Her biri bin liralık altın kaplama bardaklardan su içenler ayda 700-800 liraya 30 gün çalışanın halinden anlayamaz. Artık onlar, bu ülkeyi yönetmeye layık değiller'' görüşünü savundu.
Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez'e alınan makam aracına da tepki gösteren Demirtaş, ''Sen İslamiyet'i temsil eden bir numaralı resmi din adamısın. Bunu yaparsan İslamiyet'e zarar verirsin. Ya istifa edeceksin ya makam aracını iade edeceksin'' dedi.
Partililerden seçime kadar ev ev gezmeleri ve kendilerini anlatmalarını isteyen Demirtaş, diğer partilere oy verenleri de ön yargılarının kırılması için teşkilat binalarına çay içmeye davet etti.