'Eğitim Sistemindeki Haksızlıklara Son Verin'

Hanefi Bostan yaptığı yazılı açıklamada Kur'an-ı Kerim'den ayetlere yer vererek, "Allah (c.c) şöyle buyurmaktadır: 'Zulmedenlere en küçük bir meyil dahi göstermeyin; yoksa Cehennem ateşi size de dokunur ','İnkâr edenleri ve zalimleri Allah şüphesiz bağışlamaz, onları içinde temelli ve ebediyen kalacakları Cehennem yolundan başka bir yola eriştirmez' (Nisa Suresi / 168-169). Zulüm, başka bir ifade ile haksızlık toplumları felakete götüren önemli bir hastalıktır. Tarih, zulüm hastalığına bulaşan toplumların kurtuluşuna şahit olmamıştır. Bu nedenle haksızlık ve zulümle mücadele etmek insanım diyen her ferdin görevidir" dedi.

Türkiye'de başta Milli Eğitim, Üniversiteler ve Sağlık Kurumları başta olmak üzere hemen hemen bütün Devlet Kurumlarında çalışanların haklarının gasp edildiğini iddia eden Bostan, "Bu haksızlık ve zulümleri görmezlikten gelmemiz, aldırmazlık etmemiz ya da bunları alkışlamamız mümkün değildir. Bilindiği üzere 04.08.2013 tarih ve 28728 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Milli Eğitim Bakanlığı Eğitim Kurumu Yöneticileri Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliği ile okul yöneticisi olacak olanların yazılı sınav yanında sözlü sınav sonucunda belirlenmesi ön görülmüştür. Müdür atamalarına esas teşkil eden yazılı sınavın yüzde 70’i, mülakatın yüzde 30’u ve ek 1 puanlarıdır. Buna göre, sınavdan 100 puan alan bir adayın mülakatta 50 alması durumunda atanma şansı kalmamaktadır. Bu sistem tam anlamıyla kişi kayırmaya yönelik sübjektif ve bir zulüm sistemidir" diye konuştu.

Kamu Kurum ve Kuruluşlarında Görevde Yükselme Ve Unvan Değişikliği Esaslarına Dair Genel Yönetmelikte Değişiklik ile Şube Müdürlüğü, Müdür ve emsal görevlere yükselebilmek için yazılı sınav yanında sözlü sınav getirildiğini ve 70 puan alma şartı konulduğunu kaydeden Bostan, "Yapılan değişikliklerle, Şef, Şube Müdürü, Uzman gibi unvanlı kadrolara devlette hizmet süresi aranmaksızın atama yapılmasının yolu açılmıştır. Görevde yükselmeler sübjektif kıstaslara bağlanarak yetkili amirlerin kişisel tercihlerine bırakılmıştır. Daha doğrusu görevde yükselmek için bilgi, birikim, tecrübe ve liyakat gibi unsurlar devre dışı bırakılarak yandaş memur ve idareci dönemi başlatılmıştır. Nitekim son günlerde Anadolu’nun değişik illerinde okul müdürlükleri için yapılan sözlü sınavlarda haksızlık ve zulüm arş-ı alaya ulaştı. Yazılıdan 95, 100 alan adaylara sözlü de 45, 50, 60 puan verilerek elenmekte, yandaşlara ise sözlü sınavdan 95-100 puan verilmektedir. Sayın Başbakan ve Sayın Bakanlar bu rezalet, zulme rıza değil de nedir? Yine bugün İstanbul’da yapılacak olan okul müdürlüğü sözlü sınav komisyon üyeleri Bakanlık tarafından sarı sendikanın isteği doğrultusunda son dakikada değiştirildiği bilgisi sendikamıza ulaşmıştır" ifadelerini kullandı.

Açıklamasında Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı'ya da seslenen Bostan, "12 yıldır Milli Eğitim ve diğer Bakanlıklara 76. Madde ile atadığınız kurum müdürleri ve şube müdürleri yetmedi mi? Okullar açılırken yeni huzursuzluklara meydan vermenin, öğretmenlere haksızlık ve zulmü reva görmenin anlamı nedir? Hak edenlerin hakkını yiyerek hak etmeyenleri yükseltmek ya da önemli görevlere getirmek Toplumsal Çözülmenin en önemli nedenidir. Kaosa ve infiale neden olan hak yeme politikalarından bir an önce vazgeçilerek zulüm ve haksızlıklara son verilmelidir. Bilinmelidir ki, haksızlık ve zulümle abat olunmaz" şeklinde konuştu.