Ab Bakanı ve Başmüzakereci Bağış'tan Olimpiyat Değerlendirmesi
ANKARA - Avrupa Birliği Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, Türkiye'nin 2020 olimpiyat oyunları adaylığıyla ilgili, "İstanbul, fethedildikten sonra nasıl dünya için karanlıktan aydınlığa açılan kapı olduysa bugün de o kapı olmaya adaydır. İnanıyorum ki alınacak kesin zafer ile İstanbul bir fetih daha gerçekleştirerek olimpiyatları en çok hak eden şehir olduğunu kanıtlayacaktır" dedi. Bağış, "İstanbul'u Gezi ile kirletebileceklerini sananlar sadece ellerini ve vicdanlarını kirlettiler. Gezi Parkı adı altında Türkiye'nin uluslararası itibarını zedelemeye yönelik menfur faaliyetlerden biri de Olimpiyat Komitesi'ne sunulan paçavra niteliğindeki karalama mektuplarıydı" diye konuştu.
AA muhabirinin gündeme ilişkin sorularını yanıtlayan Bağış, önümüzdeki süreçte İstanbul ve Türkiye için tarihi bir gün yaşanacağını ifade ederek, Türkiye'nin geldiği noktayı olimpiyatları düzenleyerek yeni bir seviyeye çıkarmak istediklerini belirtti.
Her biri bir kıtayı temsil eden olimpiyat halkalarının kesişim noktasında bulunan İstanbul'un bu organizasyonu düzenlemek için eşsiz bir şehir olduğuna dikkati çeken Bağış, İstanbul'un, Asya, Avrupa ve Afrika'yı birbirine bağlayan bir düğüm olduğunu kaydetti.
Bağış, bu düğümün gelecek ay yapılacak oylama neticesinde kardeşlik ve hoşgörünün menfaati için çözüleceğine dair ümitlerinin tam olduğunu söyledi.
İstanbul'un "bir medeniyetler senfonisi" olduğunu ifade eden Bağış, bu senfoninin icra edilebileceği en güzel sahnelerden birinin olimpiyatlar olduğunu vurguladı. Bağış, her din ve her kültürden ezgilerin bulunduğu İstanbul'da sadece güftelerin farklı olduğuna işaret ederek, müziğin kaynağının aynı olduğunu belirtti.
Bağış, şunları söyledi:
"İstanbul'daki müziğin esası insandır, insanca beraber yaşamaktır. İstanbul, beşerin insanlığa yükseldiği şehirdir. İstanbul fethedildikten sonra nasıl dünya için karanlıktan aydınlığa açılan kapı olduysa bugün de o kapı olmaya adaydır. İnanıyorum ki alınacak kesin zafer ile İstanbul bir fetih daha gerçekleştirerek olimpiyatları en çok hak eden şehir olduğunu kanıtlayacaktır. İstanbul diğer şehirlerden kaç gömlek üstün olduğunu Avrupa Kültür Başkenti ve Avrupa Spor Başkenti payelerini taşıyarak zaten kanıtladı. Şimdi bu başarıları olimpiyatlar ile taçlandırma zamanıdır."
-"Olimpiyat Komitesi'ne sunulan paçavra niteliğindeki mektuplar"
Bakan Bağış, geçmişte olduğu gibi bugün de Türkiye'nin hakkını gasp etmeye çalışanlar olduğuna işaret ederek, şöyle konuştu:
"Altın yere düşmekle değerinden bir şey kaybetmez. İstanbul'u Gezi ile kirletebileceklerini sananlar sadece ellerini ve vicdanlarını kirlettiler. Gezi Parkı adı altında Türkiye'nin uluslararası itibarını zedelemeye yönelik menfur faaliyetlerden biri de Olimpiyat Komitesi'ne sunulan paçavra niteliğindeki karalama mektuplarıydı. İstanbul'un hoşgörü ve birlikte yaşama kültüründen zerre kadar nasibini almayanlar, sevdiklerini iddia ettikleri bu şehri kötüleyecek kadar da zavallıdırlar. Yaydıkları yalan yanlış propaganda haberleri ile bütün ülkenin hakkına girenlerin samimiyetlerinden de iyi niyetlerinden de şüphe etmek gerekir."
-"Gözler CHP'yi arıyor"
Türkiye'ye karşı yöneltilen bu tür fiillerde "gözlerin CHP'yi aradığını" belirten Bağış, şöyle devam etti:
"Çünkü CHP, Türkiye'nin aleyhine eylemler gerçekleştiren bir odak varsa anında orada kendini konumlandırmıştır. O odakların amiral gemisi olmuştur. Nerede Türkiye'ye karşı bir hareketlenme var ise CHP'nin ayrık otu gibi orada bitiverdiğini görüyoruz. Bu toprakların en temel değerlerinden dahi nasibini alamayan CHP'nin ne kadar zavallı olduğunu Hacı Bektaş-ı Veli anma törenlerinde bu devletin bakanına saldıracak kadar gözü dönmüşlere sahip çıkmalarıyla bir kez saha gösterdiler. Hoşgörünün timsali Hacı Bektaş'tan dahi zerre kadar örnek almayanlar İstanbul'un hoşgörüsünden ne anlar?"
-"Bu millet CHP'nin susan adam rolü oynamasını istiyor"
Gezi ve türevlerinin değirmenine su taşıyanların Türkiye'nin yüz akı olan olimpiyat sürecine tek bir söz söylemeye haklarının olmadığını ifade eden Bağış, "Bu millet CHP'nin, çok iyi becerdiği duran adam rolüne devam etmesini, mümkünse de susan adam rolünü oynamasını istiyor. Çünkü CHP her ağzını açtığı vakit bu millete ve onun değerlerine karşı nefret akıyor" dedi.
Her adımı Türkiye'yi itibarsızlaştırma kampanyasına dönüştürülen Gezi olaylarının gerçek niyetinin açıkça görüldüğünü söyleyen Bağış, Türkiye ne zaman başarıya doğru pedal çevirse ülkenin zincirlerini attırmanın gayreti içine girenlerin olduğunu vurguladı.
Bağış, konuşmasına şöyle sürdürdü:
"Mısır'da, Suriye'de akan kana karşı dut yemiş bülbüle dönenlerin, iş Gezi olaylarına geldiğinde nasırlarına basılmış gibi yeri göğü inletmeleri bundandır. CHP bugün Mısır'da gezinen postalları gördükçe hayıflanıp, tank seslerinin hasretiyle yanıp tutuşmakta, aynı sonun Türkiye'nin başına gelmesini dilemektedir. Sandığı formalite, millet iradesini vakti geldiğinde ipe gönderilecek bir hiç olarak görenlerden sağduyu beklemek beyhudedir."
"Olimpiyatlar Türkiye'nin geldiği noktanın bir nişanesi olarak milletimize en güzel armağan olacaktır" diyen Bağış, "ne CHP ne de onunla aynı kaynaktan beslenen karanlık odakların" Türkiye'nin gelişmesini engellemesine izin vereceklerini bildirdi. Bu sürecin Türkiye'nin yeniden dirilişinin hızlanarak devam ettiği bir süreç olacağını belirten Bakan Bağış, "Muhteşem mayısta duyduğumuz büyük Türkiye'nin ayak seslerini eylülde tekrar fakat daha güçlü bir şekilde duyacağımızdan hiç mi hiç şüphem yoktur. Varsın birileri ekim ayı devrim ayı desin, onlar kendi karanlik devrimlerinin peşinden koşsun. Türkiye AK Parti'yle yeni devrimlere, ama gerçek devrimlere imza atmaya devam edecek. Allah yolumuzu ve bahtımızı açık eylesin" ifadelerini kullandı.
-"Türkiye'de olan her güzel şey birilerini ajite ediyor"
İstanbul'un olimpiyat adaylığı konusunda çeşitli eleştiriler olduğuna dikkati çeken Bağış, "Bazı siyasi kisvelerin altına bürünmüş militanların içlerindeki Türkiye düşmanlığını kustuğuna bir kez daha şahit olduk. Türkiye'de olan her güzel şey birilerini ajite ediyor. Ucuz çıkışlarla gündem olma çabalarının muhalefet cenahındaki cazibesini hiç yitirmediğini görüyoruz. Kimse merak etmesin bizim herkese yetecek sözümüz vardır. Lakin Mevlana'nın dediği gibi anlattıkların karşıdakinin anladığı kadardır" dedi.
Siyaset yapmayı insanları anarşiye, sandığa ihanete ve mahkeme eşkıyalığına teşvik olarak gören bir zihniyetten düzeyli diyalog beklemenin hayalcilik olduğunu belirten Bağış, şunları kaydetti:
"Yargıç cübbesi giyerken dahi militanlığını itiraf eden birini parlamentoya sokan CHP'ye de böyle parlamenterler yakışır. Millet çözüm sürecini destekliyor diyen bir bayan yöneticini istifa ettireceksin ama mahkeme eşkıyalığına soyunanı da baştacı edeceksin. Allah'tan CHP yönetiminin bu çelişkisine bizzat CHP milletvekilleri tepki koydu ve kendilerini böyle bir bayanın temsil etmesine geçit vermedi. İşte şimdi parti içi seçimler sırasında yediği darbenin kuyruk acısıyla sağa sola saldırmak ancak bir CHP mensubu bayana yakışır. Ama zaten kendi partisine mensup arkadaşları ona gereken cevabı verdikleri için ben çok da ciddiye almak istemiyorum."
-"Hadi başka kapıya"-
"Parti içi puan devşirme hevesiyle TOMA'ların önünde yoga yapanların Mısır'da ve Suriye'de olanlara karşı kayıtsız kalmalarını ancak Gezi zeka seviyesinde duyarlı olmalarıyla açıklayabileceklerini" ifade eden Bağış, "Belki kendilerine Mısır'da insanların yerine laiklik elden gidiyor denseydi kılları kıpırdardı. Mazlum ile zalimi, insan ile ağacı, sıkılan su ile kurşunu aynı kefeye koyan zihniyetten başka ne beklenir ki? Bizim onlara 'Hadi başka kapıya' demekten başka yapabileceğimiz bir şey yok" diye konuştu.
Kaynak: AA
Her biri bir kıtayı temsil eden olimpiyat halkalarının kesişim noktasında bulunan İstanbul'un bu organizasyonu düzenlemek için eşsiz bir şehir olduğuna dikkati çeken Bağış, İstanbul'un, Asya, Avrupa ve Afrika'yı birbirine bağlayan bir düğüm olduğunu kaydetti.
Bağış, bu düğümün gelecek ay yapılacak oylama neticesinde kardeşlik ve hoşgörünün menfaati için çözüleceğine dair ümitlerinin tam olduğunu söyledi.
İstanbul'un "bir medeniyetler senfonisi" olduğunu ifade eden Bağış, bu senfoninin icra edilebileceği en güzel sahnelerden birinin olimpiyatlar olduğunu vurguladı. Bağış, her din ve her kültürden ezgilerin bulunduğu İstanbul'da sadece güftelerin farklı olduğuna işaret ederek, müziğin kaynağının aynı olduğunu belirtti.
Bağış, şunları söyledi:
"İstanbul'daki müziğin esası insandır, insanca beraber yaşamaktır. İstanbul, beşerin insanlığa yükseldiği şehirdir. İstanbul fethedildikten sonra nasıl dünya için karanlıktan aydınlığa açılan kapı olduysa bugün de o kapı olmaya adaydır. İnanıyorum ki alınacak kesin zafer ile İstanbul bir fetih daha gerçekleştirerek olimpiyatları en çok hak eden şehir olduğunu kanıtlayacaktır. İstanbul diğer şehirlerden kaç gömlek üstün olduğunu Avrupa Kültür Başkenti ve Avrupa Spor Başkenti payelerini taşıyarak zaten kanıtladı. Şimdi bu başarıları olimpiyatlar ile taçlandırma zamanıdır."
-"Olimpiyat Komitesi'ne sunulan paçavra niteliğindeki mektuplar"
Bakan Bağış, geçmişte olduğu gibi bugün de Türkiye'nin hakkını gasp etmeye çalışanlar olduğuna işaret ederek, şöyle konuştu:
"Altın yere düşmekle değerinden bir şey kaybetmez. İstanbul'u Gezi ile kirletebileceklerini sananlar sadece ellerini ve vicdanlarını kirlettiler. Gezi Parkı adı altında Türkiye'nin uluslararası itibarını zedelemeye yönelik menfur faaliyetlerden biri de Olimpiyat Komitesi'ne sunulan paçavra niteliğindeki karalama mektuplarıydı. İstanbul'un hoşgörü ve birlikte yaşama kültüründen zerre kadar nasibini almayanlar, sevdiklerini iddia ettikleri bu şehri kötüleyecek kadar da zavallıdırlar. Yaydıkları yalan yanlış propaganda haberleri ile bütün ülkenin hakkına girenlerin samimiyetlerinden de iyi niyetlerinden de şüphe etmek gerekir."
-"Gözler CHP'yi arıyor"
Türkiye'ye karşı yöneltilen bu tür fiillerde "gözlerin CHP'yi aradığını" belirten Bağış, şöyle devam etti:
"Çünkü CHP, Türkiye'nin aleyhine eylemler gerçekleştiren bir odak varsa anında orada kendini konumlandırmıştır. O odakların amiral gemisi olmuştur. Nerede Türkiye'ye karşı bir hareketlenme var ise CHP'nin ayrık otu gibi orada bitiverdiğini görüyoruz. Bu toprakların en temel değerlerinden dahi nasibini alamayan CHP'nin ne kadar zavallı olduğunu Hacı Bektaş-ı Veli anma törenlerinde bu devletin bakanına saldıracak kadar gözü dönmüşlere sahip çıkmalarıyla bir kez saha gösterdiler. Hoşgörünün timsali Hacı Bektaş'tan dahi zerre kadar örnek almayanlar İstanbul'un hoşgörüsünden ne anlar?"
-"Bu millet CHP'nin susan adam rolü oynamasını istiyor"
Gezi ve türevlerinin değirmenine su taşıyanların Türkiye'nin yüz akı olan olimpiyat sürecine tek bir söz söylemeye haklarının olmadığını ifade eden Bağış, "Bu millet CHP'nin, çok iyi becerdiği duran adam rolüne devam etmesini, mümkünse de susan adam rolünü oynamasını istiyor. Çünkü CHP her ağzını açtığı vakit bu millete ve onun değerlerine karşı nefret akıyor" dedi.
Her adımı Türkiye'yi itibarsızlaştırma kampanyasına dönüştürülen Gezi olaylarının gerçek niyetinin açıkça görüldüğünü söyleyen Bağış, Türkiye ne zaman başarıya doğru pedal çevirse ülkenin zincirlerini attırmanın gayreti içine girenlerin olduğunu vurguladı.
Bağış, konuşmasına şöyle sürdürdü:
"Mısır'da, Suriye'de akan kana karşı dut yemiş bülbüle dönenlerin, iş Gezi olaylarına geldiğinde nasırlarına basılmış gibi yeri göğü inletmeleri bundandır. CHP bugün Mısır'da gezinen postalları gördükçe hayıflanıp, tank seslerinin hasretiyle yanıp tutuşmakta, aynı sonun Türkiye'nin başına gelmesini dilemektedir. Sandığı formalite, millet iradesini vakti geldiğinde ipe gönderilecek bir hiç olarak görenlerden sağduyu beklemek beyhudedir."
"Olimpiyatlar Türkiye'nin geldiği noktanın bir nişanesi olarak milletimize en güzel armağan olacaktır" diyen Bağış, "ne CHP ne de onunla aynı kaynaktan beslenen karanlık odakların" Türkiye'nin gelişmesini engellemesine izin vereceklerini bildirdi. Bu sürecin Türkiye'nin yeniden dirilişinin hızlanarak devam ettiği bir süreç olacağını belirten Bakan Bağış, "Muhteşem mayısta duyduğumuz büyük Türkiye'nin ayak seslerini eylülde tekrar fakat daha güçlü bir şekilde duyacağımızdan hiç mi hiç şüphem yoktur. Varsın birileri ekim ayı devrim ayı desin, onlar kendi karanlik devrimlerinin peşinden koşsun. Türkiye AK Parti'yle yeni devrimlere, ama gerçek devrimlere imza atmaya devam edecek. Allah yolumuzu ve bahtımızı açık eylesin" ifadelerini kullandı.
-"Türkiye'de olan her güzel şey birilerini ajite ediyor"
İstanbul'un olimpiyat adaylığı konusunda çeşitli eleştiriler olduğuna dikkati çeken Bağış, "Bazı siyasi kisvelerin altına bürünmüş militanların içlerindeki Türkiye düşmanlığını kustuğuna bir kez daha şahit olduk. Türkiye'de olan her güzel şey birilerini ajite ediyor. Ucuz çıkışlarla gündem olma çabalarının muhalefet cenahındaki cazibesini hiç yitirmediğini görüyoruz. Kimse merak etmesin bizim herkese yetecek sözümüz vardır. Lakin Mevlana'nın dediği gibi anlattıkların karşıdakinin anladığı kadardır" dedi.
Siyaset yapmayı insanları anarşiye, sandığa ihanete ve mahkeme eşkıyalığına teşvik olarak gören bir zihniyetten düzeyli diyalog beklemenin hayalcilik olduğunu belirten Bağış, şunları kaydetti:
"Yargıç cübbesi giyerken dahi militanlığını itiraf eden birini parlamentoya sokan CHP'ye de böyle parlamenterler yakışır. Millet çözüm sürecini destekliyor diyen bir bayan yöneticini istifa ettireceksin ama mahkeme eşkıyalığına soyunanı da baştacı edeceksin. Allah'tan CHP yönetiminin bu çelişkisine bizzat CHP milletvekilleri tepki koydu ve kendilerini böyle bir bayanın temsil etmesine geçit vermedi. İşte şimdi parti içi seçimler sırasında yediği darbenin kuyruk acısıyla sağa sola saldırmak ancak bir CHP mensubu bayana yakışır. Ama zaten kendi partisine mensup arkadaşları ona gereken cevabı verdikleri için ben çok da ciddiye almak istemiyorum."
-"Hadi başka kapıya"-
"Parti içi puan devşirme hevesiyle TOMA'ların önünde yoga yapanların Mısır'da ve Suriye'de olanlara karşı kayıtsız kalmalarını ancak Gezi zeka seviyesinde duyarlı olmalarıyla açıklayabileceklerini" ifade eden Bağış, "Belki kendilerine Mısır'da insanların yerine laiklik elden gidiyor denseydi kılları kıpırdardı. Mazlum ile zalimi, insan ile ağacı, sıkılan su ile kurşunu aynı kefeye koyan zihniyetten başka ne beklenir ki? Bizim onlara 'Hadi başka kapıya' demekten başka yapabileceğimiz bir şey yok" diye konuştu.