SBS Aileler İçin De Stres Ve Kaygı Kaynağı
9 Haziran’da yapılacak Seviye Belirleme Sınavı (SBS) gençler kadar aileler için de stres ve kaygı kaynağı. Gençlerin hayatının bu önemli döneminde ailelere büyük görevler düşüyor.
Ailenin, okul-aile-dershane üçgeninin içinde büyük bir emekle SBS 'ye hazırlanan ve bir taraftan da ergenlik döneminin değişimlerini yaşayan çocuğunun stres ve kaygılı durumunu gözlemlemesi gerekiyor.
Anadolu Sağlık Merkezi Psikolojik Danışmanı Necmiye Doğruer, “Unutkanlık, dikkatini toplayamama, düşüncelerini organize edememe, yemek ve uyku düzeninde farklılıklar, duygulanımda gerginlik, karamsarlık, güvensizlik gözlemleniyorsa sınava yönelik bir kaygıdan bahsetmek mümkündür” diyor. Bazı durumlarda bu belirtilere çarpıntı, titreme, ağrılar gibi fiziksel semptomların da eşlik edebildiğinin altını çizen Doğruer, kaygı yoğunlaştıkça kendini çaresiz ve çözümden uzak hissetmenin de söz konusu olabileceğini belirtiyor.
Sözler kadar tavır da önemli
“Çocuğa, sınav sonucunun kişisel değerini ve yaşamın bütününü belirlemediğini hissettirmek gerekir” diyen Doğruer, bu konuda söylenen sözlerden çok, sergilenen tavır ve satır aralarında geçen anlamların belirleyici olduğunu hatırlatıyor.
Anne babaları uyaran Doğruer, çocuklarının başarısını kendi başarıları gibi algılayıp algılamadıklarını tartmaları gerektiğini belirtiyor: “Anne-babanın beklentilerini, performansı ve başarısıyla karşılayamayan çocuk, ciddi bir özgüven problemine düşebilir. Bu anlamda hedeflediği okulun çocuğunuzun da tercih ettiği bir okul olması önemlidir.”
Çocuğunuzdan önce kendi kaygınızı azaltın
Doğruer, anne babaların yaşamı askıya alıp, bu süreçte çocuğuna daha fazla zaman ayırabilmek için işten ayrılma, sosyal yaşamına son verme gibi davranışlar içine girmelerini de önermiyor. Doğruer, bu gibi fedakarlıkların gencin üzerindeki baskıyı artırdığını belirtiyor.
Ailelere çocuklarından önce kendi kaygı ve endişelerini azaltmayı öneren Doğruer, “hiçbir çocuğun anne - babanın hayallerini gerçekleştirmek zorunda olmadığını kabul etmek gerekir” diyor.
Aileler öneriler
•Çocuğunuza duygusal destek verin.
• Onu yapabileceği kadarıyla kabul edin ve ona bunu hissettirin.
• Haksız eleştiriler ve ümit kırıcı cümlelerden kaçının.
• Başkalarıyla kıyaslamayın, çocuğunuz zaten kendini fazlasıyla kıyaslıyor.
• Sevginizin koşullara bağlı olmadığını hissettirin.
• Yapamadıklarına değil, yapabildiklerine odaklanın. Kaç yanlışı olduğu yerine kaç doğrusu olduğunu sorun .
• Çocuğunuzun duygusal seyrini dikkatle takip edin. İpuçları yaşam rutini ve alışkanlıklarında yer alacaktır.
• Başarısının sadece bugüne ait değil, eğitim yaşamının başından bu yana süregelen detaylarla bağlantılı olduğunu unutmayın.
Sınava girecek gençlere öneriler
• Sınava hazırlık sürecinde, duygusal olarak sizi besleyen kaynakları (arkadaş vb)zaman sıkıntısı nedeniyle tamamen terk etmeyin.
• SBS sınavının sonucu yaşamınızda önemli bir yer tutacaktır. Ancak kişiliğinizin ve varlığınızın bütünü olarak değerlendirmekten kaçının.
• Ders çalışmaktan bunaldığınız durumlarda, size keyif verecek molalar verin.
• Sınava iki-üç gün kala çalışmayı bırakın ve tamamen rahatlamaya yönelik aktiviteler yapın.
• Zamanı kullanmada sorunlar yaşıyorsanız, bu sorunu nasıl hafifletebileceğinizle ilgili çözümler araştırın.
• Aileniz için değil kendiniz için bu süreci yaşadığınızı kendinize sık sık hatırlatın.
• Kaygı ve endişeniz arttığında bunu aileniz ve çevrenizle muhakkak paylaşın.
• Uyku ve beslenmenize özen gösterin.
• Sınav öncesi fiziksel olarak yorucu aktivitelerden kaçının.
• Bu sınavın yaşamınızda bir “son” değil, ara bir kesit olduğunun farkında olun.
Anadolu Sağlık Merkezi Psikolojik Danışmanı Necmiye Doğruer, “Unutkanlık, dikkatini toplayamama, düşüncelerini organize edememe, yemek ve uyku düzeninde farklılıklar, duygulanımda gerginlik, karamsarlık, güvensizlik gözlemleniyorsa sınava yönelik bir kaygıdan bahsetmek mümkündür” diyor. Bazı durumlarda bu belirtilere çarpıntı, titreme, ağrılar gibi fiziksel semptomların da eşlik edebildiğinin altını çizen Doğruer, kaygı yoğunlaştıkça kendini çaresiz ve çözümden uzak hissetmenin de söz konusu olabileceğini belirtiyor.
Sözler kadar tavır da önemli
“Çocuğa, sınav sonucunun kişisel değerini ve yaşamın bütününü belirlemediğini hissettirmek gerekir” diyen Doğruer, bu konuda söylenen sözlerden çok, sergilenen tavır ve satır aralarında geçen anlamların belirleyici olduğunu hatırlatıyor.
Anne babaları uyaran Doğruer, çocuklarının başarısını kendi başarıları gibi algılayıp algılamadıklarını tartmaları gerektiğini belirtiyor: “Anne-babanın beklentilerini, performansı ve başarısıyla karşılayamayan çocuk, ciddi bir özgüven problemine düşebilir. Bu anlamda hedeflediği okulun çocuğunuzun da tercih ettiği bir okul olması önemlidir.”
Çocuğunuzdan önce kendi kaygınızı azaltın
Doğruer, anne babaların yaşamı askıya alıp, bu süreçte çocuğuna daha fazla zaman ayırabilmek için işten ayrılma, sosyal yaşamına son verme gibi davranışlar içine girmelerini de önermiyor. Doğruer, bu gibi fedakarlıkların gencin üzerindeki baskıyı artırdığını belirtiyor.
Ailelere çocuklarından önce kendi kaygı ve endişelerini azaltmayı öneren Doğruer, “hiçbir çocuğun anne - babanın hayallerini gerçekleştirmek zorunda olmadığını kabul etmek gerekir” diyor.
Aileler öneriler
•Çocuğunuza duygusal destek verin.
• Onu yapabileceği kadarıyla kabul edin ve ona bunu hissettirin.
• Haksız eleştiriler ve ümit kırıcı cümlelerden kaçının.
• Başkalarıyla kıyaslamayın, çocuğunuz zaten kendini fazlasıyla kıyaslıyor.
• Sevginizin koşullara bağlı olmadığını hissettirin.
• Yapamadıklarına değil, yapabildiklerine odaklanın. Kaç yanlışı olduğu yerine kaç doğrusu olduğunu sorun .
• Çocuğunuzun duygusal seyrini dikkatle takip edin. İpuçları yaşam rutini ve alışkanlıklarında yer alacaktır.
• Başarısının sadece bugüne ait değil, eğitim yaşamının başından bu yana süregelen detaylarla bağlantılı olduğunu unutmayın.
Sınava girecek gençlere öneriler
• Sınava hazırlık sürecinde, duygusal olarak sizi besleyen kaynakları (arkadaş vb)zaman sıkıntısı nedeniyle tamamen terk etmeyin.
• SBS sınavının sonucu yaşamınızda önemli bir yer tutacaktır. Ancak kişiliğinizin ve varlığınızın bütünü olarak değerlendirmekten kaçının.
• Ders çalışmaktan bunaldığınız durumlarda, size keyif verecek molalar verin.
• Sınava iki-üç gün kala çalışmayı bırakın ve tamamen rahatlamaya yönelik aktiviteler yapın.
• Zamanı kullanmada sorunlar yaşıyorsanız, bu sorunu nasıl hafifletebileceğinizle ilgili çözümler araştırın.
• Aileniz için değil kendiniz için bu süreci yaşadığınızı kendinize sık sık hatırlatın.
• Kaygı ve endişeniz arttığında bunu aileniz ve çevrenizle muhakkak paylaşın.
• Uyku ve beslenmenize özen gösterin.
• Sınav öncesi fiziksel olarak yorucu aktivitelerden kaçının.
• Bu sınavın yaşamınızda bir “son” değil, ara bir kesit olduğunun farkında olun.