Diyarbakır’da “Eğitimde Anadilin Önemi” Çalıştayı
Diyarbakır’da, Demokratik Toplum Kongresi’nin (DTK) Kürt Dil Bayramı etkinlikleri kapsamında düzenlediği "Eğitimde Anadilin Önemi Çalıştayı” başladı.
Kürt Dil Bayramı etkinlikleri çerçevesinde DTK öncülüğünde TZP Kurdi, Diyarbakır Kürt Enstitüsü, Kürt Yazarlar Derneği ile Eğitim-Sen'in katkılarıyla Ehmede Hani Dil Akademisi'nde düzenlenen "Eğitimde Anadilin Önemi" konulu çalıştay başladı.
Birden fazla konunun masaya yatırılacağı 2 günlük çalıştayın açılış konuşmasını yapan DTK Koordinasyon Kurulu üyesi ve BDP Van Milletvekili Özdal Üçer, 40’ı aşkın anadilin Türkiye’de günlük yaşamda kullanıldığını, ancak bu dillerin günlük yaşam dışında eğitim, toplumsal ya da kamusal alanlarda kullanılmadığını söyledi.
Kimi azınlık dili olarak kabul edilen azınlık dilleri dışında fiili olarak yaşamda hiçbir kültürün var olarak kabul edilmediğini savunan Üçer, “İşte yok sayılan bu dilleri ve kültürleri yaşayan insanlar, kendi yaşam alanını bir şekilde geliştirmek için kendi dil ve kültürlerine sahip çıkabilmek için gayret içerisinde olmak zorundadır. DTK olarak ta Anayasa’nın yeniden yapılanması süreci içinde taleplerimizi net olarak dile getirmiştik. Dil ve kültür haklarının anayasal güvenceye kavuşturulması, anadilde eğitimin anayasal güvenceye kavuşturulması ile birlikte demokratik özerkliğin kabul edilmesi gibi temel taleplerimizle birlikte kamuoyuna deklare etmiştik” dedi.
Eğitim, dil ve kültür olgusunun statik olmayan kavramlar olduğunu, dinamik kavramlar olması nedeniyle de dinamizmi içerisinde dili ve kültürü korumaya dönük DTK’nın kimi aktif çalışmaları bulunduğunu belirten Üçer, bunların dil, kültür, anadilde eğitim gibi çalıştaylar olduğunu sıraladı. Düzenlendikleri çalıştayın ise anadilin olgusal temelde irdelenmesinin dışında anadilde eğitim konusu olmasına yönelik yapıldığını ifade eden Üçer, “Yani bu ülkede dilleri resmi dillerden farklı olan Kürt çocukları var. Ama bu çocuklar Türkmüş gibi kabul edilmekte ve 7 yaşına kadar Kürtçe konuşan çocuklar 6-7 yaşından sonra zorunlu olarak bilmedikleri dilden eğitim almak zorunda. Bu durum bir insanın benliğini tümü ile yok saymak demektir” diye konuştu
Var olan sorunlar karşısında Kürt halkının anadilde eğitimi nasıl gerçekleştireceği, çocukların eğitim yaşamı ile ilgili nasıl bir düzenleme hayata geçirileceği, eğitim konularının eğitim müfredatının belirlenebilmesi ile ilgili hangi adımların atılması gerektiği konularını tartışacaklarını belirten Üçer, yine toplumsal yaşamda dilin korunup geliştirilmesi, daha bir aktive edilmesi için hangi tedbirlerin alınması gerektiği, dini toplumsal yaşamda dil kültür motiflerinin nasıl korunacağına konularının konuşulacağını ifade etti.
ÇALIŞTAYIN SONUÇ BİLDİRGESİ ANAYASA KOMİSYONU’NA İLETİLECEK
Çalıştayın temel amacının ise anadilde eğitimin çocuklar ve çocuklarla birlikte toplumsal yaşam üzerindeki etkisine ilişkin değerlendirmelerde bulunacaklarını ifade eden Üçer, “Sizde takdir edersiniz ki birçok yerde işte deniliyor ki biz anadilde eğitim verirsek nasıl yapacaklar. İşte biz anadilde eğitim verildiğinde nasıl yapacağımızı, bu işi nasıl başaracağımızı tartışacağımız bir çalıştay yapıyoruz. Nasıl ki Meclis bu güne kadar Kürtleri ve farklı kültürleri yok saymışsa, bu günümüz itibariyle de toplumun bütün değerlerini kendinde barındıran, bütün dinamik yapıları kendinde barındıran DTK’yı yok saymaktadır. Ama biz yine de komisyonda yer alan arkadaşlarımız aracılığıyla, BDP’li milletvekilleri aracılığı ile ve BDP milletvekili olup ta DTK bileşeni olan milletvekilleri aracılığı ile bu çalıştayın sonuçlarını Anayasa Komisyonu’na ileteceğiz” dedi.
Çalıştay, açılış konuşmasının ardından Siirt eski Milletvekili ve DTK Dil Komisyonu üyesi Osman Özçelik'in moderatörlüğünde "Dillerde Eğitimin Önemi" konusu ile start aldı .
Kaynak: İHA
Birden fazla konunun masaya yatırılacağı 2 günlük çalıştayın açılış konuşmasını yapan DTK Koordinasyon Kurulu üyesi ve BDP Van Milletvekili Özdal Üçer, 40’ı aşkın anadilin Türkiye’de günlük yaşamda kullanıldığını, ancak bu dillerin günlük yaşam dışında eğitim, toplumsal ya da kamusal alanlarda kullanılmadığını söyledi.
Kimi azınlık dili olarak kabul edilen azınlık dilleri dışında fiili olarak yaşamda hiçbir kültürün var olarak kabul edilmediğini savunan Üçer, “İşte yok sayılan bu dilleri ve kültürleri yaşayan insanlar, kendi yaşam alanını bir şekilde geliştirmek için kendi dil ve kültürlerine sahip çıkabilmek için gayret içerisinde olmak zorundadır. DTK olarak ta Anayasa’nın yeniden yapılanması süreci içinde taleplerimizi net olarak dile getirmiştik. Dil ve kültür haklarının anayasal güvenceye kavuşturulması, anadilde eğitimin anayasal güvenceye kavuşturulması ile birlikte demokratik özerkliğin kabul edilmesi gibi temel taleplerimizle birlikte kamuoyuna deklare etmiştik” dedi.
Eğitim, dil ve kültür olgusunun statik olmayan kavramlar olduğunu, dinamik kavramlar olması nedeniyle de dinamizmi içerisinde dili ve kültürü korumaya dönük DTK’nın kimi aktif çalışmaları bulunduğunu belirten Üçer, bunların dil, kültür, anadilde eğitim gibi çalıştaylar olduğunu sıraladı. Düzenlendikleri çalıştayın ise anadilin olgusal temelde irdelenmesinin dışında anadilde eğitim konusu olmasına yönelik yapıldığını ifade eden Üçer, “Yani bu ülkede dilleri resmi dillerden farklı olan Kürt çocukları var. Ama bu çocuklar Türkmüş gibi kabul edilmekte ve 7 yaşına kadar Kürtçe konuşan çocuklar 6-7 yaşından sonra zorunlu olarak bilmedikleri dilden eğitim almak zorunda. Bu durum bir insanın benliğini tümü ile yok saymak demektir” diye konuştu
Var olan sorunlar karşısında Kürt halkının anadilde eğitimi nasıl gerçekleştireceği, çocukların eğitim yaşamı ile ilgili nasıl bir düzenleme hayata geçirileceği, eğitim konularının eğitim müfredatının belirlenebilmesi ile ilgili hangi adımların atılması gerektiği konularını tartışacaklarını belirten Üçer, yine toplumsal yaşamda dilin korunup geliştirilmesi, daha bir aktive edilmesi için hangi tedbirlerin alınması gerektiği, dini toplumsal yaşamda dil kültür motiflerinin nasıl korunacağına konularının konuşulacağını ifade etti.
ÇALIŞTAYIN SONUÇ BİLDİRGESİ ANAYASA KOMİSYONU’NA İLETİLECEK
Çalıştayın temel amacının ise anadilde eğitimin çocuklar ve çocuklarla birlikte toplumsal yaşam üzerindeki etkisine ilişkin değerlendirmelerde bulunacaklarını ifade eden Üçer, “Sizde takdir edersiniz ki birçok yerde işte deniliyor ki biz anadilde eğitim verirsek nasıl yapacaklar. İşte biz anadilde eğitim verildiğinde nasıl yapacağımızı, bu işi nasıl başaracağımızı tartışacağımız bir çalıştay yapıyoruz. Nasıl ki Meclis bu güne kadar Kürtleri ve farklı kültürleri yok saymışsa, bu günümüz itibariyle de toplumun bütün değerlerini kendinde barındıran, bütün dinamik yapıları kendinde barındıran DTK’yı yok saymaktadır. Ama biz yine de komisyonda yer alan arkadaşlarımız aracılığıyla, BDP’li milletvekilleri aracılığı ile ve BDP milletvekili olup ta DTK bileşeni olan milletvekilleri aracılığı ile bu çalıştayın sonuçlarını Anayasa Komisyonu’na ileteceğiz” dedi.
Çalıştay, açılış konuşmasının ardından Siirt eski Milletvekili ve DTK Dil Komisyonu üyesi Osman Özçelik'in moderatörlüğünde "Dillerde Eğitimin Önemi" konusu ile start aldı .