Türk Ocağı’nda ‘Büyükşehire Doğru Nazilli’ Söyleşisi

Haftalık sohbetler ile üyelerine her konuda bilgilendirme ve bilinçlendirmelerde bulunan Türk Ocağı Nazilli Şubesi, konuk ettiği bürokrat ve belediyeci Fuat Aktaş ile ‘Büyükşehire Doğru Nazilli’ konulu söyleşi gerçekleştirdi.

Türk Ocağı’nda ‘Büyükşehire Doğru Nazilli’ Söyleşisi
Türk Ocağı Başkanı Ahmet Çekim’in ev sahipliğinde Nazilli Belediye Başkan Yardımcısı Mustafa Akkaya ve MHP Nazilli İlçe Başkanı K.Engin Özcan’ın da katıldığı söyleşide Büyükşehir ve Nazilli başta olmak üzere Anadolu’da İlk Belediyecilik, Osmanlı’da Belediyecilik, Cumhuriyet Dönemi’nde Belediyecilik ve Yeni Yasa konuları konuşuldu.

Türk Ocağı İlçe binasında gerçekleştirilen sohbetin açılış konuşmasında Türk Ocağı Başkanı Ahmet Çekim, Büyükşehir konusunda görüşleri basına yansımış olan siyasi partiler ve milletvekillerinin görüşlerinden bölümler okuyarak görüşlerini aktarırken, konuşmacı Fuat Aktaş ise yeni hazırlanan ve meclise sunulan büyükşehir yasası, yeni yasayla Nazilli’de neler değişecek konusunda açıklamalar yaptı.

ANADOLU DA İLK BELEDİYECİLİK
Anadolu’da ilk belediyecilik M.Ö. Bandırma yakınlarındaki Kyzikos’ta gerçekleşmiştir diyen Aktaş; “M.Ö. 490-300 yıllarına ait olan Bandırma Arkeoloji Müzesinde sergilenen 300 yıllarına ait olan ekmeklere standart getirmek için kullanılan mühürler belediyecilik faaliyetlerinin çok eski zamanlara dayandığını göstermektedir.”

OSMANLIDA BELEDİYECİLİK
Osmanlı dönemini belediyecilik faaliyetleri bakımında ikiye ayırabiliriz diyen Aktaş; “Birincisi Geleneksel Dönem(1299-1839). İkincisi Tanzimat Sonrası Dönemdir. Geleneksel dönemde en önemli husus hizmetlerin yürütülmesinde yerel örgütlenmelerden olan vakıfların, yoncaların ve mahallenin etkin olarak görev üstlenmesidir. Osmanlıda geleneksel şehir hizmetlerinin merkezi otoritenin iktidar alanına girer . Kamusal bir iş olduğu anlayışı vardır. Bundan dolayı tanzimata kadar Avrupa şehirlerinde görülen yerel yönetim yapılanması bizde oluşmamıştır. Kadılık müessesesi Osmanlı’da önemli görevler üstlenmiştir. Kendisine bağlı Kasaba ve köylerden oluşan kazanın başında bulunan kadı bu bölgede hem şer-i ve idari yargının başı hem belediye başkanı hem de merkezi yönetimin temsilcisidir. Türk belediyecilik tarihinde önemli olan bir gelişmede 1826 yılında yapılan idari düzenleme ile İhtisap Nazırlığının kuruluşudur. Böylece kadının emrinde çalışan muhtesibin görev ve yetkileri taşradaki İhtisap Müdürlüklerine devredilmiştir. Vakıflar ve lonca teşkilatlarına da önemli görevler üstlenmiştir. Batılılaşma ve 1 . Dünya Savaşı Dönemi 1839 - 1923 içinde 1854 tarihinde batılı anlamda ilk belediye örneğini oluşturan İstanbul şehri emaneti kurulmasıyla sonuçlanmıştır. 1858 tarihinde Galata ve Beyoğlu’nda 6. Daire belediye oluşturulmuştur. Bunun masrafları çevredeki evlerden ve dükkanlardan elde edilen gelirlerle karşılanmıştır. 1877 yılında Dersaadet Belediye Kanunu çıkmış 1930 yılına kadar uygulanmıştır.”

CUMHURİYET DÖNEMİ
Cumhuriyet Dönemine geçilmesi ile 389 belediye devralındı diyen Aktaş; “Ancak 20 tanesinde düzenli içme suyu, 4 tanesinde elektrik tesisatı, 17 tane mezbahane, 7 tanesinde spor alanı, 29’unda park, 90 tanesinde Pazar alanı mevcut bulunmuştur. Cumhuriyetimiz kurulduğunda belediyecilik açısından elde avuçta olan bunlardı. Mevcut yapılmış kanunlar belediyelerin yönetimlerini, ihtiyaçlarını karşılayamamış belediyecilik hizmetlerinin daha iyi yürütülebilmesi için 1930 yılından itibaren yeni kanunlar yapılmıştır. 2000’li yıllara doğru bu kanunlar ihtiyaca cevap vermemiş yeni düzenlemeler yapılmıştır. Büyükşehir Kanunu bu sebepten yapılmıştır.”

BÜYÜKŞEHİR VE NAZİLLİ
Bizde yerel yönetimler merkezi yönetimin benimsediği tarza yani şehir hukukunu merkeze karşı korumak için değil tam tersi merkezin tüm şehri denetim altına alması için oluşturulduğunu belirten Aktaş; “Batıda belediyeler şehirlerin merkeze karşı koruma kalkanı iken bizde merkezin şehirleri şehirliye karşı koruma kalkanıdır. Yeni hazırlanan yasada Aydın Büyükşehir olursa Aydın Büyükşehir olarak daha çok gelir elde edecek. Bu geliri Aydın iline harcadığında ilimiz daha iyi yaşanabilir hale gelecektir.”

YENİ YASA
Bu yöndeki reform çalışmalarının özü yerel yönetimlere daha çok yetki, daha çok mali kaynak ve daha az denetim şeklinde ifade edilebileceğini söyleyen Aktaş; “Yeni kanunda belediyeleri güçlendirmeyi amaçlayan ve belediyelerin tabi olduğu işlemleri basitleştiren, yetkilerini artıran, vesayetten arındıran, mali hizmetleri ilke olarak belediyelere bırakan bir metin hazırlamaya çalışılmıştır. Kanunlarda açıkça şart koşulmadıkça ilke olarak Meclis kararlarının tasdike tabi olmadığı hükmü getirilmiştir. Genel katma ve özel bütçeli idareler gerek gördükleri takdirde kendilerine ait bazı hizmetleri ödenekleri ile birlikte belediyelere devredebileceklerdir. Yeni yasa ile yurtdışı belediyeler ile karşılıklı iş birliği ve kardeş kent ilişkileri kurmak yetkisi meclisin iradesine bırakılmıştır. Yeni yasa ile meclis toplantı halinde değil ise yazılı soru sorulabilir başkanda en geç 1 ay içinde cevap vermekle yükümlüdür. Personel giderlerinin yüzde 30’u aşmaması kuralı getirilmiştir. Temsil, ağırlama ve tören giderleri belediyelerin yasala gider ödemeleri arasına girmektedir” şeklinde konuştu.

NAZİLLİ MEVCUT DURUMUNU KORUYAMAYACAK
Konuşmacı Fuat Aktaş, sohbet sırasında dinleyicilerin sorduğu soruları cevaplandırırken, toplantıda bulunan Nazilli Belediyesi Başkan Yardımcısı Mustafa Akkaya da sohbetin sonunda “Nazillimiz 46 vilayetten büyük bir şehirdir. Aydın büyükşehir yasası çıktığında şehrimizin bu mevcut durumunu koruyamayacağını daha da küçüleceğinden endişeliyim. Bu yasa böyle çıkarsa Nazillimizin vilayet olma özlemi ortadan kalkacaktır” ifadelerini kullandı .
Kaynak: İHA