'Elimde Bir Mucize Olsa, Adanalıya Müteşebbislik Ruhu Aşılardım'
AK Parti Adana İl Başkanı Ziyaettin Yağcı, “Paçamızdan çekmeye çalışanlar olsa da, söylemlerimizi yanlış yorumlayıp tavır alanlar olsa da görevimizi en iyi şekilde yapmaya devam edeceğiz" dedi.
Gazeteciler Adnan Kulak, Bilal Öğütçü, Mahmut Korkmaz, Nedim Soylu ve Selahattin Sekin’in, birlikte yaptıkları Gazeteci Programına konuk olan Ziyaettin Yağcı, ilçe kongreleri, kadın ve gençlik kolları kongreleri ile il başkanlığı kongrelerini yapıp yenilenme yaşadıklarını belirtti.
Yağcı, “Göreve geldikten sonra ilk iş olarak il başkanlığında yaşanan dağınıklığı toparladık. Kongrelerden sonra ise umduğumun da ötesinde taşlar yerine oturdu. Genel Merkezimizin verdiği hedefler doğrultusunda tüm teşkilatlarımızla birlikte çalışmalarımıza devam ediyoruz. Mesela partimize üye kazandırma hedefinde 61. sıradaydık, yüzde 50 oranında bir artış yaparak 45. sıraya yükseldik. Bu artış elbette yeterli değil. Biliyorsunuz Adana’da yaz aylarında nüfus azalır. Bu kadar üye yapabildik. Bundan sonra daha hızlı üye artışı olacaktır" dedi.
AK Parti Adana’da İl Başkanlığı değişiminin kendisiyle son bulamayabileceğini ifade eden Yağcı, "Mahkeme kadıya mülk değil lafını bilirsiniz. Benim içinde bu görev bir gün biter. Ayrıca il başkanı değişim sayısı aslında fazla değil. Aralarda, vekaleten yenisi belli olana kadar kısa süreli görev yapanlar oldu doğrudur. Ama baktığımız zaman birçok il başkanımız aday olmak için görevlerinden ayrılmış. Tabi ki bir il başkanı başarısız olursa orada tutmaya da gerek yok" diye konuştu.
Her yeniliğin bir heyecan uyandıracağını söyleyen Yağcı, "Ben göreve gelince de böyle oldu. Tabi zamanla bazı sıkıntılar olur, normaldir de. Bazen parti içi çekişmeler yaşanabilir. Buda doğaldır ve her yerde olan şeylerdir. Bunlar alışılagelmiş işlerdir. Genel manada il yönetimimizde hiçbir sıkıntı yoktur. Ben şahit olmadım. Partimizin içinde hiç olmamış bir olayı varmış gibi yazanlar, çizenler çıkıyor. Az önce dediğim gibi; partimizin içinde bir sıkıntı yok, partimizde huzurda var, sevgi, saygıda var” ifadesini kullandı.
Medyanın bazen olmadık şeyleri yazdığını bunun üzüntü verici olduğunu söyleyen Yağcı şöyle devam etti.
"Kongre yapmadan kongremizi yazanlar oldu. Hatta talimatla yazı yazdığını söyleyen bile çıktı. Talimatla yazı yazan, bir kurgunun devamı olanlara ben bir şey demiyorum, daha doğrusu diyemiyorum. İsmi bende saklı bir gazeteci benim hakkımda bir yazı yazdı. Aradım, dedim ki; ‘bu yazdıkların doğru değil işin aslı şu.’ Özür diledi düzeltme yazacağını söyledi ama daha sonra daha da kötüsünü yaptı. Aynı kişi bir başka gazeteciyle beni ziyarete geldi. O zamanda yüzüne söyledim. Sustu kaldı. Bana mesaj attı sonra, mesajı da hala duruyor. Yazıyı talimatla yazdığını ve talimatı kimlerden aldığını yazmıştı o mesajında. Şimdi bu hale ben ne diyeyim? Medyamız kendini sorgulamalı.”
"ADAYLIKTA DÜRÜSTLÜK ÖNEMLİ"
Adaylık sürecinde işin püf noktasının dürüstlük olduğunu vurgulayan Yağcı, sözlerini şöyle sürdürdü: "Önemli olan geride bir eser bırakmaktır. Meselenin önemlisi dürüst insan bulmadadır. Çünkü onlara şehri emanet ediyorsunuz, onlarda kendilerine verilen kaynağı yerli yerince sarf etsin ve şehirlerine hizmet üretsinler. Bunun en güzel örnekleri AK Parti iktidarında yaşandı. İktidarımız öncesiyle sonrasını kıyaslarsak her şey ortaya çıkıyor, farkımız belli oluyor zaten. 10 yıldır çalmadan, çırpmadan, çaldırmadan hizmet ürettik. Şimdi ne oldu, nasıl oldu da bu hizmetleri ürettik? Gökten paramı yağdı? Tabiî ki hayır. Bakın biz hizmet üretirken milletin başına yeni borçlar açmadık. Tam tersi hem yatırım yaptık, hem hizmet ürettik hem de borçları bitirdik. Merkez Bankası rezervleri ortada, borç yok para var ve bu kadar büyük yatırımlar yapılmış. Yani anlaşılıyor ki; işin aslı dürüst adam bulmak. Partimizde her kesimden insanlar var ama artık 10 yıl oldu kadromuz oturdu. İlk başlarda devşirme adaylar da olmuştu. 10 yılın sonunda partilimiz olan herkes neredeyse bu oluşumu anladı ve özümsedi. Ayrıca adaylık süreci içinde adayımızı il teşkilatının tespit etmesini, il başkanına danışılmasını isterim.”
“Paçamızdan çekmeye çalışanlar olsa da, söylemlerimizi yanlış yorumlayıp tavır alanlar olsa da görevimizi en iyi şekilde yapmaya devam edeceğiz" diyen Yağcı, daha sonra şunları kaydetti: "Bizim sıkıntımız birlikte hareket etmemekten kaynaklanıyor. Adana için bir şeyler yapmak isteyenler öyle ya da böyle bir araya gelmeli. İl Başkanlığına gelenler ya iş istiyor, ya tayin. Projeyle gelen nerdeyse yok. Ankara’da hallolacak bir iş varsa, kim olursa olsun onunla Ankara’ya gider, Adana’ya gelecek hizmetin bir an evvel gelmesi için gerekeni yaparım. Biz Adanalılar olarak işimizi el birliğiyle takip etmeliyiz. Durduk yere kimse ‘Adana’ya gidelim, şu meseleyi halledelim’ demez. Bakın size bir örnek vereyim. Birinin Adana’ya tayin işi var, benim yakamı işini çözene kadar bırakmıyor. İşte Adana’nın dinamikleri de böyle yapmalı. Bizi Adana için faydalı işlere koştursunlar. Ben Hi-Man değilim ki tek başıma işlerin üstesinden geleyim.”
"VAATLERİN HEPSİNİ TAKİP EDİYORUZ"
Başbakan Recep Tayip Erdoğan'ın Adana vaatlerini takip ettiklerini ve hiç birisinde savsaklama olmadığını ifade eden Yağcı, "Hepsi üzerinde çalışmalara devam ediyor. Biliyorsunuz ki maalesef mevzuat sorunu bu kadar uğraşa rağmen hala bitirilemedi. Ama yatırımların hepsi belli bir aşamaya geldi. Güney kuşak çevre yolu projesi hazır, o projeye tren yolu ekledik. Mesela bu bir örnek daha önceki projede bu yoktu. İşte düşündükçe akıl danıştıkça yeni ve güzel bir şeyler ekleniyor. Stadyumda aynı keza artık son çalışmalar yapılıyor. Metro belediyede kalacak. Yenisini yani devamını devlet yapacak. Onunda güzergahı neresi olsun diye iki alternatif yol çıkartıldı. En karlı ve en çok kişiye hitap edecek olanı tercih edilecek. İşte bunun fizibilite çalışmaları yapılıyor. Biliyorsunuz, hem Üniversiteye gitsin hem hastaneye gitsin hem daha çok yolcu taşısın hem de karlı olsun isteniyor. Yakında son hali ortaya çıkar.” şeklinde konuştu.
İl Başkanları ziyaretlerinin nezaket ziyaretinden öteye geçmediğini vurgulayan Yağcı, şunları dile getirdi: "O zamanda söyledim; ‘Bizler düşman değiliz, sadece siyasi rakibiz. Birbirimize yardımcı olmalıyız’ diye. Adana’ya gelecek yatırımların önü kesilmesin istediğim için bir açıklama yaptım. Ama karşılık bulmadı ve yanlış yorumlara girildi. Bakın Yumurtalığa 10 bin kişinin çalışacağı Petro kimya tesisi yapılacaktı engellendi. Yine başka bir firma 200-300 milyon dolarlık bir yatırım yapacaktı o da engellendi. Benin anlamadığım hem yatırım gelmiyor, fabrikalar kapanıyor diye ağlayıp sızlanacağız hem de gelen yatırımcının önünü keseceğiz. Böyle bir mantık ve böyle bir şehir başka yerde yoktur.”