Mavi Marmara Mağduru Mahkemede İfade Verdi
2010 yılında, Türkiye’den Filistin’in Gazze şehrine insani yardım malzemeleri getirirken İsrail Ordusu tarafından saldırıya uğrayıp el konulan Mavi Marmara Gemisinde yaralanan Zonguldak İHH Yetkilisi Dr. Salih Merdivan mahkemede ifade verdi.
İstanbul 7. Ağır Ceza Mahkemesi'nde devam eden dava kapsamında, 2010 yılında Türkiye’den Filistin’in Gazze şehrine insani yardım malzemeleri getirirken İsrail Ordusu tarafından saldırıya uğrayıp el konulan Mavi Marmara Gemisinde yaralanan Zonguldak İHH Yetkilisi Dr. Salih Merdivan, bugün Zonguldak 2. Ağır Ceza Mahkemesinde mağdur olarak ifade verdi.Dr. Salih Merdivan, mahkemede verdiği ifadesinde şunları söyledi: “Biz mağdur olan insanlara yardım için gidiyorduk. Ben diş hekimiyim. Kendi muayenemde bulunan diş malzemelerini yardım için yanımda götürüyordum. Yola çıktıktan sonra uluslararası sularda sabah namazı kıldığımız sırada saldırıya geçtiler. Biz toplu olarak karşı koymaya çalıştık. Denizden zodyak botlarla gemiye girmeye çalışırlarken, havadan da helikopterlerle gemiye asker indirmeye çalışıyorlardı. Bu esnada silahlarla ateş açıyorlardı. Direniş esnasında onları gemiye sokmamaya çalışıyorduk. Biz de sadece sopa vardı silah yoktu." Yaklaşık bir saat direndiklerini anlatan Merdivan, şöyle konuştu: "Bir saatte açılan ateş sonucu ölenler oldu. Gemiyi ele geçirdiklerinde hâla silah sesleri gelmeye devam etti. Bizim bulunduğumuz kısıma da ateş açıldı. Ben bu esnada hafif yaralandım. Ölenleri ve ağır yaralıları alıp götürdüler. Hafif yaralılar ve diğerlerine kelepçe takıp ertesi güne kadar beklettiler. Güvertedeyken bazı insanlara tazyikli su sıktılar. Bizi de dışarıda sıcak havada 2-3 saat beklettiler. Gemide kaldığım sürede kelepçeleri ihtiyaç için bile çıkarmadılar. Namaz kılarken, yemek yerken ve tuvalet ihtiyacı için bile kelepçeleri çıkarmadılar. Bizi silahlarla ve bağırarak taciz ettiler. Gemide 24 saat kaldıktan sonra Aştod limanına götürdüler. Sorgu esnasında ellerim kelepçeli olmasına rağmen tekmelerle ayaklarım kanlar içinde kaldı. İstemediğimiz halde zorla kâğıt imzalatmaya çalıştılar. Bazısını imzaladım bazısını imzalamadım. Daha sonra bizi cezaevine sevk ettiler. Cezaevinde bana fiziki eziyet değil manevi eziyet gördüm. İmkanlar kısıtlıydı. Sürekli sayım yapıp üzerimizde baskı kurmaya çalışıyorlardı. Daha sonra Türkiye’ye iade edildik. Cezaevinde iki gece kaldım. Şikâyetçiyim.” Merdivan ayrıca, bütün şahsi eşyalarına el konulduğunu geri iade edilmeğini ve akıbetleri hakkında bilgisinin olmadığını ifade etti.
Mahkemece alınan ifadenin İstanbul 7. Ağır Ceza Mahkemesine gönderileceği bildirildi.