Kılıçdaroğlu Aktütün'ü Ziyaret Etti
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, bu ülkede bırakın ölmeyi hiç kimsenin burnunun dahi kanamasını istemediklerini söyleyerek, "Bu sorun hepimizin ortak sorunudur.
Bu sorunu çözmek için hepimizin ortak hareket etmesi lazım" dedi.
Sınır birliklerini ziyaret etmek üzere sabah saatlerinde Van'a gelen Kemal Kılıçdaroğlu, beraberindeki yardımcılarından Ayten Kayalıoğlu ve Yakup Akkaya ile birlikte askeri helikopterle Hakkari'nin Şemdinli ilçesindeki Aktütün Karakolu'nu ziyaret etti. Beraberindeki Van Jandarma Asayiş Kolordu Komutanı Korgeneral Yıldırım Güvenç ile birlikte sınır birliğindeki subay, astsubay, erbaş ve erlerle bayramlaşan Kılıçdaroğlu, tekrar geri geldiği Van'da, parti binasında bir basın toplantısı düzenledi. Bazıgörevler vardır ki çok zor şartlar altında yerine getirildiğini ifade eden Kılıçdaroğlu, "Bu görevlerden birisi de askerliktir. Bugün Aktütün Karakolu'na gittik. Aktütün'de askerlerle beraber olduk. Nereli olduklarını sorduğumuzda Gaziantepli, Burdurlu, İstanbullu, Mardinli, Tekirdağlı, Ordulu ve Kastamonulu asker arkadaşlar görev yapıyorlardı. Hepsi inançlı, hepsi kararlı, hepsi görevlerinin bilincinde. Kendileri ile beraber öğle yemeği yedik. Son derece mutlu oldular. Zor koşullarda görev yapıyorlar,ama sonuçta görevlerini tamamlayacaklar, onun azim ve kararlılığı içerisindeler. Kendilerine teşekkür ettik ve sonra Van'a döndük" dedi. Bir gazetecinin 'Neden Aktütün Karakolu'nu seçtiniz?' sorusuna ise Kılıçdaroğlu, "Aktütün'ü biz seçmedik. Sadece sınır karakollarında görev yapan askerlerimizi ziyaret etmek ve bir bayram günü onlarla beraber olmak istedik. Bu talebimizi ilettik. Dediler ki 'Aktütün'e gidelim'. Orayı tercih ettiler. Bizim için fark etmez. Çok zor koşullarda görev yapıyorlar. Aktütün daha önce 3 kez saldırıya uğramış karakollardan birisi, inisiyatif tümüyle karşı tarafta" diye cevap verdi. Askerin moralinin gayet iyi olduğunu da ifade eden Kemal Kılıçdaroğlu, "Gayet iyi koşullardalar. Yeni bir bina yapılmış, binayı da gezdirdiler bize. Donanım olarak da son derece iyi, askerin de morali iyiydi" diye konuştu
"BU SORUN SİLAHLA ÇÖZÜLMEZ" Yaşanan çatışmalarla ilgili de konuşan Kemal Kılıçdaroğlu, bu ülkede bırakın ölmeyi hiç kimsenin burnunun dahi kanamasını istemediklerini söyledi. Kılıçdaroğlu, "Aynı havayı teneffüs ediyoruz, aynı coğrafyada yaşıyoruz, aynı suyu içiyoruz. Peki o zaman neden düşmanız? Niye bir birimizi öldürüyoruz? Bu sorun bir yılın sorunu değil, iki yılın sorunu değil, on yılın sorunu değil. Çözüm üretmeyen kim, siyaset kurumu. Defalarca söyledim, 9 yıldır iktidarda olan AK Parti bu sorunu çözmek için parlamentoya biröneri ile geldi mi, hayır. Peki CHP olarak şu çağrıda bulunduk. Defalarca, gelin destek verelim. Bu sorun nasıl çözülecekse destek verelim, ama öneri gelmiyor. Şu algının değişmesini istiyorum. 'Efendim AK Parti bu sorunu çözecek, CHP engel oluyor', tam tersi. Sorunu çözmek isteyen CHP, sorunun önündeki en ciddi engel de AK Parti'dir. 9 yılda bu sorunu çözmeyen bir siyasi iktidara artık bölge halkının da güven duymaması lazım. Bu sorun siyaset kurumunun ortak paydasını oluşturmaktadır. Bakın altınıçiziyorum, ortak paydasıdır. Bu sorun hepimizin ortak sorunudur. Bu sorunu çözmek için hepimizin ortak hareket etmesi lazım. Defalarca söyledik. Biz kendi çözümümüzü de söyledik. Parlamentoda ortak akıl heyeti kuralım dedik. Nasıl çözülür, gelin masaya oturalım dedik. AK Parti geldi mi, gelmedi. Gelmek istiyor mu, hayır gelmek istemiyor. O nedenle sorunun önündeki en ciddi engel AK Parti'dir. Sorunu akılcı yolla, insan haklarına dayalı yöntemlerle çözmek isteyen, çözüm için her türlü çabayı harcayanpartide CHP'dir. Bu kadar açık söylüyorum. CHP'nin Gelen Başkanı olarak söylüyorum. O nedenle hani siyasiler çözmek istemiyor. Siyasiler şöyle yaptı değil. Bu soruyu soracaksanız CHP'yi bu sorunun dışında tutun. Diğer partilere ne söylersiniz bilmem, ama sorunun çözümü için en sağlıklı tavrı takınan parti CHP'dir. Her yerde şunu söylüyor muyuz. Bu sorun silahla çözülmez. Bizim dışımızda silahla çözülmez diyen var mı, AK Parti mi söylüyor hayır. Peki şu soruyu ben sormak isterim. Bu sorunun çözümü için AKParti'nin getirdiği öneri nedir? Bilen bir tek Allah'ın kulu çıkıp söylesin. Bu sorunu çözmek için biz şöyle bir yol izliyoruz. Desinler bizde bilelim. Kimse bilmiyor, vatandaşlar dönüp dolaşıp gelip bize soruyorlar, 'Bu sorunun çözümüne siz katkı verin'. Katkı vereceğiz de neyine katkı vereceğiz. Yolunu bilmiyoruz, yöntemini bilmiyoruz, haritasını bilmiyoruz, programını bilmiyoruz. Kimse bir şey bilmiyor. Bizim arzu ettiğimiz şu, siyaset kurumu üzerine düşen görevi yapsın ve bu sorunun çözümüne ilişkinyolunu yöntemini ortayla koysun" dedi
"BM RAPORU İLE ORTAYA ÇIKAN SONUÇ, TÜRKİYE AYAĞINA KURŞUN SIKMIŞTIR" Birleşmiş Milletlerin (BM) 'Mavi Marmara' ile ilgili basına sızan raporunu da değerlendiren Kemal Kılıçdaroğlu, "Mavi Marmara olayı beklenen sonucu doğurmadı. AK Parti olayı BM'ye taşıdı. BM'den çıkan rapor Türkiye'yi tatmin etmedi, bizi de tatmin etmedi. Yani eğer o rapora bakıp Türkiye cephesinde değerlendirirseniz, sıfıra sıfır elde var sıfır. Hatta sıfırda değil negatif. Çünkü Gazze'nin abluka altına alınmasını BM meşru gördü. Oysa Gazze'nin abluka altına alınması bir insanlık dramıdır ve meşrugörülemez. Orantısız güç kullanıldı. Yurttaşlarımız yaşamlarını yitirdiler. Özür bile dilemedi İsrail, tazminat bile ödemiyor. Şimdi ne yapıyoruz. Ne kararı aldık. Efendim İsrail'le ilişkileri 2. katip düzeyine indireceğiz. Geçmişte de olmuştu, ne oldu. Güvenlikle ilgili anlaşmaları askıya alacağız. Zaten daha önceden de askıdaydı. Hiç ticari ilişkilerinden söz eden var mı, söz eden yok. Niye söz eden yok. Kapalı kapılar ardında Bürüksel'de İsrailli yetkililerle yaptıkları görüşmeleri biliyorsunuz.Basına da yansıdı. Yani BM raporu ile ortaya çıkan srunu çözmek için parlamentoya bir öneri ile geldi mi, hayıronuç, Türkiye ayağına kurşun sıkmıştır. Yarın İsrail alacak BM'nin raporunu, diyecek ki 'Kardeşim abluka altına aldım Gazze'yi, işte BM'nin raporu'. AK Parti bu konuda sınıfta kalmıştır, faturayı da Türkiye Cumhuriyeti'nin yurttaşları ödeyecektir" şeklinde konuştu. Yapılan basın toplantısının ardından parti binasında dinlenmeye çekilen Kemal Kılıçdaroğlu, akşam saatlerinde beraberindekilerle Van'dan ayrılması bekleniliyor.
Kaynak: İHA
Sınır birliklerini ziyaret etmek üzere sabah saatlerinde Van'a gelen Kemal Kılıçdaroğlu, beraberindeki yardımcılarından Ayten Kayalıoğlu ve Yakup Akkaya ile birlikte askeri helikopterle Hakkari'nin Şemdinli ilçesindeki Aktütün Karakolu'nu ziyaret etti. Beraberindeki Van Jandarma Asayiş Kolordu Komutanı Korgeneral Yıldırım Güvenç ile birlikte sınır birliğindeki subay, astsubay, erbaş ve erlerle bayramlaşan Kılıçdaroğlu, tekrar geri geldiği Van'da, parti binasında bir basın toplantısı düzenledi. Bazıgörevler vardır ki çok zor şartlar altında yerine getirildiğini ifade eden Kılıçdaroğlu, "Bu görevlerden birisi de askerliktir. Bugün Aktütün Karakolu'na gittik. Aktütün'de askerlerle beraber olduk. Nereli olduklarını sorduğumuzda Gaziantepli, Burdurlu, İstanbullu, Mardinli, Tekirdağlı, Ordulu ve Kastamonulu asker arkadaşlar görev yapıyorlardı. Hepsi inançlı, hepsi kararlı, hepsi görevlerinin bilincinde. Kendileri ile beraber öğle yemeği yedik. Son derece mutlu oldular. Zor koşullarda görev yapıyorlar,ama sonuçta görevlerini tamamlayacaklar, onun azim ve kararlılığı içerisindeler. Kendilerine teşekkür ettik ve sonra Van'a döndük" dedi. Bir gazetecinin 'Neden Aktütün Karakolu'nu seçtiniz?' sorusuna ise Kılıçdaroğlu, "Aktütün'ü biz seçmedik. Sadece sınır karakollarında görev yapan askerlerimizi ziyaret etmek ve bir bayram günü onlarla beraber olmak istedik. Bu talebimizi ilettik. Dediler ki 'Aktütün'e gidelim'. Orayı tercih ettiler. Bizim için fark etmez. Çok zor koşullarda görev yapıyorlar. Aktütün daha önce 3 kez saldırıya uğramış karakollardan birisi, inisiyatif tümüyle karşı tarafta" diye cevap verdi. Askerin moralinin gayet iyi olduğunu da ifade eden Kemal Kılıçdaroğlu, "Gayet iyi koşullardalar. Yeni bir bina yapılmış, binayı da gezdirdiler bize. Donanım olarak da son derece iyi, askerin de morali iyiydi" diye konuştu
"BU SORUN SİLAHLA ÇÖZÜLMEZ" Yaşanan çatışmalarla ilgili de konuşan Kemal Kılıçdaroğlu, bu ülkede bırakın ölmeyi hiç kimsenin burnunun dahi kanamasını istemediklerini söyledi. Kılıçdaroğlu, "Aynı havayı teneffüs ediyoruz, aynı coğrafyada yaşıyoruz, aynı suyu içiyoruz. Peki o zaman neden düşmanız? Niye bir birimizi öldürüyoruz? Bu sorun bir yılın sorunu değil, iki yılın sorunu değil, on yılın sorunu değil. Çözüm üretmeyen kim, siyaset kurumu. Defalarca söyledim, 9 yıldır iktidarda olan AK Parti bu sorunu çözmek için parlamentoya biröneri ile geldi mi, hayır. Peki CHP olarak şu çağrıda bulunduk. Defalarca, gelin destek verelim. Bu sorun nasıl çözülecekse destek verelim, ama öneri gelmiyor. Şu algının değişmesini istiyorum. 'Efendim AK Parti bu sorunu çözecek, CHP engel oluyor', tam tersi. Sorunu çözmek isteyen CHP, sorunun önündeki en ciddi engel de AK Parti'dir. 9 yılda bu sorunu çözmeyen bir siyasi iktidara artık bölge halkının da güven duymaması lazım. Bu sorun siyaset kurumunun ortak paydasını oluşturmaktadır. Bakın altınıçiziyorum, ortak paydasıdır. Bu sorun hepimizin ortak sorunudur. Bu sorunu çözmek için hepimizin ortak hareket etmesi lazım. Defalarca söyledik. Biz kendi çözümümüzü de söyledik. Parlamentoda ortak akıl heyeti kuralım dedik. Nasıl çözülür, gelin masaya oturalım dedik. AK Parti geldi mi, gelmedi. Gelmek istiyor mu, hayır gelmek istemiyor. O nedenle sorunun önündeki en ciddi engel AK Parti'dir. Sorunu akılcı yolla, insan haklarına dayalı yöntemlerle çözmek isteyen, çözüm için her türlü çabayı harcayanpartide CHP'dir. Bu kadar açık söylüyorum. CHP'nin Gelen Başkanı olarak söylüyorum. O nedenle hani siyasiler çözmek istemiyor. Siyasiler şöyle yaptı değil. Bu soruyu soracaksanız CHP'yi bu sorunun dışında tutun. Diğer partilere ne söylersiniz bilmem, ama sorunun çözümü için en sağlıklı tavrı takınan parti CHP'dir. Her yerde şunu söylüyor muyuz. Bu sorun silahla çözülmez. Bizim dışımızda silahla çözülmez diyen var mı, AK Parti mi söylüyor hayır. Peki şu soruyu ben sormak isterim. Bu sorunun çözümü için AKParti'nin getirdiği öneri nedir? Bilen bir tek Allah'ın kulu çıkıp söylesin. Bu sorunu çözmek için biz şöyle bir yol izliyoruz. Desinler bizde bilelim. Kimse bilmiyor, vatandaşlar dönüp dolaşıp gelip bize soruyorlar, 'Bu sorunun çözümüne siz katkı verin'. Katkı vereceğiz de neyine katkı vereceğiz. Yolunu bilmiyoruz, yöntemini bilmiyoruz, haritasını bilmiyoruz, programını bilmiyoruz. Kimse bir şey bilmiyor. Bizim arzu ettiğimiz şu, siyaset kurumu üzerine düşen görevi yapsın ve bu sorunun çözümüne ilişkinyolunu yöntemini ortayla koysun" dedi
"BM RAPORU İLE ORTAYA ÇIKAN SONUÇ, TÜRKİYE AYAĞINA KURŞUN SIKMIŞTIR" Birleşmiş Milletlerin (BM) 'Mavi Marmara' ile ilgili basına sızan raporunu da değerlendiren Kemal Kılıçdaroğlu, "Mavi Marmara olayı beklenen sonucu doğurmadı. AK Parti olayı BM'ye taşıdı. BM'den çıkan rapor Türkiye'yi tatmin etmedi, bizi de tatmin etmedi. Yani eğer o rapora bakıp Türkiye cephesinde değerlendirirseniz, sıfıra sıfır elde var sıfır. Hatta sıfırda değil negatif. Çünkü Gazze'nin abluka altına alınmasını BM meşru gördü. Oysa Gazze'nin abluka altına alınması bir insanlık dramıdır ve meşrugörülemez. Orantısız güç kullanıldı. Yurttaşlarımız yaşamlarını yitirdiler. Özür bile dilemedi İsrail, tazminat bile ödemiyor. Şimdi ne yapıyoruz. Ne kararı aldık. Efendim İsrail'le ilişkileri 2. katip düzeyine indireceğiz. Geçmişte de olmuştu, ne oldu. Güvenlikle ilgili anlaşmaları askıya alacağız. Zaten daha önceden de askıdaydı. Hiç ticari ilişkilerinden söz eden var mı, söz eden yok. Niye söz eden yok. Kapalı kapılar ardında Bürüksel'de İsrailli yetkililerle yaptıkları görüşmeleri biliyorsunuz.Basına da yansıdı. Yani BM raporu ile ortaya çıkan srunu çözmek için parlamentoya bir öneri ile geldi mi, hayıronuç, Türkiye ayağına kurşun sıkmıştır. Yarın İsrail alacak BM'nin raporunu, diyecek ki 'Kardeşim abluka altına aldım Gazze'yi, işte BM'nin raporu'. AK Parti bu konuda sınıfta kalmıştır, faturayı da Türkiye Cumhuriyeti'nin yurttaşları ödeyecektir" şeklinde konuştu. Yapılan basın toplantısının ardından parti binasında dinlenmeye çekilen Kemal Kılıçdaroğlu, akşam saatlerinde beraberindekilerle Van'dan ayrılması bekleniliyor.