Uğur Arslan: Bugün benim ikinci doğum günüm

“Deniz Feneri Davası” kapsamında gözaltına alınan ve 4 gün gözaltında kaldıktan sonra serbest bırakılan sunucu Uğur Arslan, Üsküdar Belediyesi'nin düzenlediği etkinlikte şiir okudu.

Uğur Arslan: Bugün benim ikinci doğum günüm
Şiir dinletisi öncesi basın açıklaması yapan Uğur Arslan, “Bugün yeniden doğduğum gündür. Bundan sonra daha dikkatli davranacağım ve hayatıma beyaz bir sayfa açacağım.” dedi. Uğur Arslan gözaltına alındığı süreçte yaşadıklarını anlatırken gözyaşlarını tutamadı.

Sunucu Uğur Arslan, Deniz Feneri Davası kapsamında gözaltına alınıp serbest bırakıldıktan sonra bugün Üsküdar Belediyesi’nin Bağlarbaşı Kültür Merkezi’nde düzenlediği etkinlikte şiir okudu. Şiir dinletisi öncesi basın toplantısı yapan Uğur Arslan, dava ile ilgili düşüncelerini ve gözaltı sürecinde yaşadıklarını anlattı. “Bugün benim doğum günüm.” diye sözlerine başlayan Arslan, “Yaklaşık 4 yıldır bugünü iple çekiyorum. Bu yaşadığım 4 sene 10 yıllık televizyonculuk hayatıma çöreklenmiş günlerdi. 4 yıldan beri bugünü bekliyordum. O yüzden bugünü yeni doğum günüm kabul ediyorum. Mahkemeye bile çıkmadan serbest bırakıldım. O yüzden benim için ‘Deniz Feneri Davası’ bitmiştir. Beni seven insanların karşısında, geçmişte olduğu gibi temiz olmaya ve temiz kalmaya devam edeceğim.” dedi.

Yardım programı yapabilmek için kurulan derneğe başkan olduğunu hatırlatan Uğur Arslan, “2002 yılında sanat çalışmalarım nedeniyle derneğin başkanlığını devretmek zorunda kaldım. 2007 yılına kadar da Deniz Feneri programını sundum. Almanya’daki operasyondan sonra 2007 yılında program kaldırıldı.” şeklinde konuştu.

Geçtiğimiz hafta Salı sabahı gözaltına alındığını belirten Uğur Arslan, bu süreci de şöyle anlattı: “Kendimden emindim. Rahattım. Basın, havalimanında beni görüntüledi. Beni sevenler fotoğraf çektirmek istedi ben de kıramadım. Bazı siyasiler bu durumu eleştiri konusu yaptı. ‘Tatile mi gidiyor’ diye eleştirenler, gözaltı sürecinden sonra da çıkarken ağladığım için eleştirdi. Ne yapacağımı bilemedim. Ramazan ayında nezarette geçirdiğim 4 gün hayatımın en uzun günü idi. Beni 2 gün tuttular ve sonrasında ifademi alıp tekrar nezarete aldılar. Sayın savcılarımız 4 günlük gözaltı süresini sonuna kadar kullandı. 4 günün sonunda da teşekkür edip gönderdiler. Bu 4 günün sonunda yeniden doğmuş gibi oldum.”

Bu süreçten sonra kendisine beyaz bir sayfa açtığını ifade eden Uğur Arslan, “Beni sevenler, bana inanlar için bundan sonra hayatıma daha dikkat edeceğim. Hata yapmamak için elimden geleni yapacağım. Kendime beyaz bir sayfa açıyorum.” şeklinde konuştu.

Gözaltı sürecinde en çok kimi özlediğine ilişkin bir soru karşısında duygulanan Arslan gözyaşlarını tutamadı. Güçlükle konuşan Arslan, “En çok çocuklarıma sarılmayı özledim. Ailemi ve beni sevenleri özledim. Bana çok şey söylenmedi ama, 3 yaşındaki kızımın gece rüyasında ‘Baba’ diye sayıkladığını anlattılar. Bu beni çok duygulandırdı.” dedi. Uğur Arslan, nezarette de gözaltında olan insanlara şiir okuduğunu söyledi.

Davaya ilişkin görüşlerini aktaran Arslan, “Bu dava uluslar arası bir boyut kazanmış bir dava. Bu dava çok basit, ‘Birisi para almış, cebine koymuş’ davası değil.” dedi. Balyoz ve Ergenekon Davası’nın karşısına Deniz Feneri Davası’nı koymaya çalışanların olduğuna ilişkin bir soruya da, “Halk içinde bu soru bana çok soruluyor. Bilmiyorum böyle bir şey var mı? Şike Davası’nda Emre Belezeoğlu ve benim aynı anda gözaltına alınmam ilginç geliyor.” ifadelerini kullandı.

Uğur Arslan, emniyette kaldığı süre içerisinde polisi de gözlemlediğini söyleyen Arslan, “Dizilerde izlediğimiz polislerden çok daha iyi bir polisimiz var. Bu hale getiren büyüklerimize çok teşekkür ederim. Polis teşkilatını da tebrik ediyorum.” dedi

Basın toplantısından sonra sahneye çıkan Arslan, Üsküdarlılara şiirler okudu.