Çaykur, Devam Eden İkinci Sürgünde 3 Bin 783 Ton Yaş Çay Aldı

ÇAYKUR Genel Müdürü İmdat Sütlüoğlu, ikinci sürgünde şu ana kadar 3 bin 783 ton yaş çay alımı gerçekleştirdiklerini bildirdi.

ÇAYKUR Genel Müdürü İmdat Sütlüoğlu, ikinci sürgünde şu ana kadar 3 bin 783 ton yaş çay alımı gerçekleştirdiklerini bildirdi.

Sütlüoğlu, yaptığı yazılı açıklamada, 20 Mayıs‘ta başlayan ve 5 Temmuz‘da sona eren 1. sürgün alımlarında yaklaşık 238 bin ton yaş çay alımı gerçekleştirdiklerini hatırlattı.

İkinci sürgün alımlarının ise 11 Temmuz‘da başladığını kaydeden Sütlüğoğlu, "İkinci sürgün alımlarında 3 bin 783 ton yaş çay alımı gerçekleştirdik. Hızlı bir şekilde alımlarımız yükseliyor. Bir iki gün içerisinde günlük yaş çay işleme kapasitemize ulaşacağımızı tahmin ediyoruz." ifadelerini kullandı.

Olağanüstü şartlar nedeniyle birinci sürgünde izdiham yaşandığını vurgulayan Sütlüoğlu, şöyle devam etti: "Her bölgede aynı anda çay hasadına başlanması, özel sektörde bazı firmaların vatandaşı üzecek bir takım icraatlara girmesi, sıkıntıya sokması dolayısıyla biz de çok büyük bir fedakarlık yaparak kotamızı dönümde 425 kilogram olarak belirlemiştik. Özellikle son zamanlarda çay çok kartlaşmasına rağmen vatandaştan çaylarını aldık. Ancak birinci sürgün olağanüstü bir süreçti. İkinci sürgünde normal üretim faaliyetlerimize, normal çalışma çerçevemize dönüyoruz. Geçen yıl dönüm başına 370 kilogram olan kotamızı, bu yıl ikinci sürgünde 375 kilogram olarak belirledik. Alımlarımızı bu şartlarda sürdüreceğiz. "

İkinci sürgünde, birinci sürgünde aldıkları çayı tolere edecek şekilde iyi çay almaları gerektiğine dikkat çeken Sütlüoğlu, şunları kaydetti: "Vatandaşımız bize iyi çay vermez, çayını düzgün toplamaz, topladığı çayı elden geçirmez ve çayda olmayacak unsurları da satarsa bu, kurum açısından son derece zararlı ve sıkıntı olur. ÇAYKUR‘un dengesinin bozulması, sıkıntıya girmesi bölgenin de dengesinin bozulması ve üreticinin de sıkıntıya girmesi demektir. Vatandaşın bunu çok iyi bilmesi gerekiyor. Onun için üreticilerimiz evsaf dışı çayları bizlere vermesinler. Hep beraber kaliteyi yine en iyi şekilde sürdürelim ve sonuçta eğer bir olumsuzluk yaşanacak olursa ki kalite çok önemlidir, piyasa eğer kaliteyi görmez ise bu çayı içmez, çay tüketimi azalır gerek ÇAYKUR, gerekse diğer firmalar sıkıntıya girerler. Bu dalga piyasadan ters teper ve sonunda da bu dalga müstahsili vurur. Bunu herkesin çok iyi bilmesi gerekiyor. (Ben evsaf dışı çayı sattım aldılar) diye kimse sevinmesin. Bu tür davranış aslında müstahsilin kendi bindiği dalı kesmesidir, kendisine en büyük zararı vermesidir."