Muzaffer Yurttaş, insan hakları ve demokrasi yolunda yeni anayasanın çok önemli bir aşama olduğunu kaydetti.Yurttaş, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bilindiği üzere Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu, 10 Aralık 1948 yılında İnsan Hakları Evrensel Bildirisini kabul etmiştir. 10 Aralık ile başlayan hafta Birleşmiş Milletlere üye ülkelerde İnsan Hakları Haftası olarak kutlanmakta. AK Parti iktidarı dönemiyle başlayan daha demokrat, daha insan haklarından yana, daha özgürlükçü Türkiye’yi yaratma mücadelemiz ilk günkü kararlığından bir adım dahi sapmamıştır. Ne var ki ortaya çıkan tablo ve aritmetik hesaplarına göre şu anki durum tek başına AK Parti`ye anayasayı değiştirme imkânını vermiyor. Yeni sivil, demokrat ve özgürlükçü bir anayasa sözümüzden vazgeçmiş değiliz. Tüm tarafların katılımı ile Türk insanına dar gelmeyecek bir anayasayı yapma azmindeyiz."AK Parti Manisa Milletvekili Dr. Muzaffer Yurttaş, tüm dünyada geçmiş dönemlerde yaşanan insan hakları ihlalleri konusunda daha çok iyileştirilmeye devam edilse de hala bu ihlallerin tam olarak önüne geçilemediğini belirtti. Yurttaş, “Yaşadığımız dünya perspektifinde insan hakları kat kat fazlasıyla çiğnenmiş ve halende çiğnenmeye devam etmektedir. Ülkemizde de, insan hakları konusunda bir çok sıkıntı ve insan hakları ihlalleri yaşanmıştır. Başbakanımızın Sayın Recep Tayip Erdoğan önderliğinde başlatılan insan hakları ve demokrasi mücadelesinde 10 yıl içerisinde Türkiye çok önemli aşamalar kat etmiştir” dedi. Yurttaş, “Kula kulluk üreten, her türlü ideolojik, katı devlet yapılarının, insana hizmet üretecek demokratik devlet yapılarına dönüştürülmesi gerekir. Öncelikle bize benzemeyen, etnik, dinsel, renk, dil ve düşünsel farklılıklarımızı, zenginlik sayarak, bir arada kardeşçe barış içinde yaşamayı kabullenmemiz gerekir. Birbirimizin farklılıklarını yok etmeye çalıştıkça, insanların en temel hakkı olan kardeşçe ve barış içinde yaşamanın yerini, düşmanlıklar ve savaşlar alacaktır. Tüm savaşların gerçek sebebi, insanlar arasındaki, ekonomik, etnik, din, dil düşünce ve ideolojik farklılıklardır. İnsanlar sayılan bu temel farklılıklar konusunda birbirlerine ne kadar çok katlanabilirlerse; o nispette `Demokrat` sayılacaklardır. Unutulmasın ki, demokratik yönetim sistemlerini, demokrat insanlar oluşturacaktır. Bu duygu ve düşüncelerle İnsan hakları ve demokrasi haftasını kutluyorum” şeklinde konuştu.
