MHP'nin bayram ziyaretinde konu referandumdu

12 Eylül Pazar günü yapılacak anayasa değişikliği referandumu, MHP'deki bayramlaşma ziyaretlerinin de gündemini oluşturdu. -TBMM Anayasa Komisyonu Başkanı Ahmet İyimaya, "13 Eylül, aslında 12 Eylül Anayasası'nın yürürlükten kaldırılması için bir araya geleceğimiz günün başlangıcıdır" derken MHP Genel Başkan Yardımcısı İsmet Büyükataman, AKP'yi topluma ağız tadıyla bayram geçirtmemekle suçladı ve "Türkiye'nin süratle normalleşmesi lazım. Referandum 12 Eylül'de neticelenecek. Takdir milletin" diye konuştu.

12 Eylül Pazar günü yapılacak anayasa değişikliği referandumu, MHP'deki bayramlaşma ziyaretlerinin de gündemini oluşturdu. TBMM Anayasa Komisyonu Başkanı Ahmet İyimaya, "13 Eylül, aslında 12 Eylül Anayasası'nın yürürlükten kaldırılması için bir araya geleceğimiz günün başlangıcıdır" derken MHP Genel Başkan Yardımcısı İsmet Büyükataman, AKP'yi topluma ağız tadıyla bayram geçirtmemekle suçladı ve "Türkiye'nin süratle normalleşmesi lazım. Referandum 12 Eylül'de neticelenecek. Takdir milletin" diye konuştu.
MHP'ye, AKP Ankara Milletvekili ve TBMM Anayasa Komisyonu Başkanı Ahmet İyimaya, AKP Ankara Milletvekili Aşkın Asan, AKP Kadın Kolları Başkan Yardımcısı Mürşide Balaban ve AKP Gençlik Kolları Başkan Yardımcısı Mustafa Demir'den oluşan heyet bayram ziyaretinde bulundu. Heyeti, MHP'den Genel Başkan Yardımcısı ve Bursa Milletvekili İsmet Büyükataman, MHP Çankırı Milletvekili Ahmet Bukan ve MYK üyesi Kadir Şekerci karşıladı. Konuklara çikolata ve çay ikram edilen ziyarette sohbet konusunu ise referandum oluşturdu. AKP'li İyimaya, referandum nedeniyle zorlu günlerden geçildiğini belirterek sonucun hayırlı olmasını diledi. MHP'li Büyükataman ise Başbakan'ın referandum sürecinde hayır kelimesini yasakladığını belirterek "Sizin söylediğinizi duymasın" dedi. İyimaya ise "Sözcükler de insanlar gibi özgündür. Özgün anlamlarda sapma olmaz ama farklı anlamlar yüklenirse o başka. Öyle bir yasak yok" diye karşılık verdi. Büyükataman AKP'yi ağız tadıyla bir Ramazan geçirtmemekle ve toplumu germekle suçlayarak "Bunda siyaset aktörlerinin kullandığı dil de son derece önemliydi. Türkiye'nin süratle normalleşmesi lazım. Referandum 12 Eylül'de neticelenecek. Takdir milletin" dedi. Siyasetin itibar kaybettiğini, saygınlığının artırılması ve dokunulmazlıkla ilgili yeni bir düzenleme yapılması gerektiğini de vurgulayan Büyükataman yargıyı tartışmalardanuzak tutacak bir reforma ihtiyaç olduğunu kaydetti ve "21. asrın ihtiyaçlarını karşılayacak yeni bir anayasanın da uzlaşmayla hazırlanması lazım" dedi.

"HALKIN EN AZ YÜZDE 80'İNİN ONAYI GEREKİYOR"

AKP'li İyimaya ise referandum sürecinde tepede hararetin yüksek olduğunu kaydederek bu hararetin aşağıya yansımadığını, toplumun daha hoşgörülü ve demokratik olduğunu söyledi. Referandumda hakemin millet olduğunu belirten İyimaya, "Referandumla, milletin kabul etmesi halinde, sistem değişiyor" dedi. MHP Çankırı Milletvekili Ahmet Bukan "Bir anayasa değişikliğinin kabulü için halkın en az yüzde 80'inin onayı gerekmeli" diye konuştu. İyimaya ise "Bana göre 13 Eylül, aslında 12 Eylül Anayasası'nın yürürlükten kaldırılması için bir araya geleceğimiz günün başlangıcıdır. Millet referandumda ortaya koyacağı iradeyle bizi o noktaya çekecek" diye konuştu.

"MİLLETİN KİMYASI BOZULDU"

MHP'li Büyükataman diğer partilerin ziyaretinde yaptığı konuşmada, Türkiye'nin süratle normalleşmeye ihtiyacı olduğunu belirterek ülkenin bu kadar gerginliği taşımasının mümkün olmadığını kaydetti. Büyükataman "Görünen o ki, Sayın Başbakan'ın bozulan kimyası, vatandaşları da etkilemiş. Milletin kimyası bozulmuş vaziyette. Türkiye'nin süratle normalleşmesi lazım. Bu kadar gerginliği ülkenin taşıması mümkün değil. Sayın Başbakan ve ekibi, çok sistemli bir şekilde, bilerek ve maksatlı bir tarzda gerginlik stratejisi icra etmeye çaba sarf ediyor. Bunun sonucunda toplum ayrışıyor, kutuplaşıyor"diye konuştu. Büyükataman, Başbakan Erdoğan'ın, Anayasa paketinin TBMM'deki görüşmeleri öncesinde, 17 Nisan'da bir televizyon programına katılarak, "Bizim Anayasa değişikliğinden maksadımız, açılımın önündeki engelleri kaldırmak, açılımın hukuki altyapısını hazırlamaktır" beyanında bulunduğunu anlatarak, "Sayın Başbakan yalan söyleyecek değil. Koskoca Türkiye Cumhuriyetinin Başbakanını yalancı mı şeklinde değerlendireceğiz? İfadeleri gayet net. Endişelenmemek mümkün değil" dedi.

"AKP BAYRAM GÜNÜNÜ BİLE SİYASİ ŞOVA DÖNÜŞTÜRDÜ"

MHP'yi, AKP'nin yanısıra CHP Ankara Milletvekili ve Genel Sekreter Yardımcısı Tekin Bingöl, Parti Meclisi (PM) Üyeleri Behçet Çağlar ve Ayhan Yalçınkaya'dan oluşan CHP heyeti de ziyaret etti. CHP'li Bingöl ziyarette AKP'nin ramazan ve bayramda, "din ile siyaseti müthiş şekilde kaynaştıran bir çalışma yürüttüğünü" söyledi. Cumhuriyet tarihi boyunca hiçbir seçim ya da referandum sürecinde, son günlerde yaşanılana benzer bir sürecin yaşanmadığını ifade eden Bingöl, "Müthiş bir baskı, müthiş bir gerginlik söz konusu. Başta Başbakan olmak üzere, AKP'nin kadrolarının tamamı gerginliği, baskıyı, şiddeti fütursuzca kullanıyor. Devlet olanakları, olağan dışı şekilde, bu kampanya süresince AKP tarafından kullanıldı. Devletin en üst makamındaki görevliler, başta birçok vali ve kaymakam, adeta AKP'nin milletvekili, il başkanı, ilçe başkanı gibi davrandılar. Bunları da yüksek sesle ifade etmekten geri durmadılar. Bir vali, Türkiye Cumhuriyeti tarihinde ilk kez 'Ben devletin değil, hükümetin valisiyim' diyecek cesareti kendisinde buldu. AKP, bayram gününü bile siyasi şova dönüştürecek bir anlayış sergiledi. Başbakan, cami avlusuna kadar siyaseti soktu. Orada, bayramın ilk günü, huşu içinde bayramı idrak etmeye çalışan yurttaşlarımız, bir anda karşılarında devletin resmi araçlarını, AKP'nin bayraklarını, evet afişlerini ve daha da ilginci, caminin içine kadar AKP'nin broşürlerini ve materyallerini görüp, müthiş bir şaşkınlık içinde kendilerini buldular. AKP, iktidar elinden gider kaygısıyla davranıyor ve bunun sonucunda dini siyasi çıkarlarına alet ediyor" diye konuştu.
MHP'yi AKP ve CHP'nin yanısıra Demokrat Parti, Saadet Partisi ve BBP heyetleri de ziyaret etti.